__________________
1 Hafta Sonra:
Buradan her gün kaçmaya çalışmıştım. Ama nafile.. Her zaman yakalıyorlardı. Sadece yemek veriyorlardı, iğrenç bir duruma düşmüştüm. Acınası bir duruma.. Klaus bizi ziyarete geliyordu ama kimin umurunda? Sanki yardıma muhtaç gibi hissediyordum. Asla. Buradan kurtulabilirim, evet.
"Lydia, geliyorlar. Duyabiliyorum." dedi Malia.
"Onları öldürmek istiyorum, gelsinler." ayağa kalktım. Beni mahvetmişlerdi. Artık burada durmak istemiyordum. Kapı açıldı. "Ah, uyanmışsınız aşkım." dedi Klaus.
"Aa gerçekten uyanmış mıyız? Yeni mi görüyorsun?" gülümseyen yüzü düşmüştü. Yanına yaklaştım. "Bizi bırak artık!"
"Oh, hayır tatlım olmaz. Bugün buradan çıkacaksın, ama bu evden çıkamayacaksın." bileklerimdeki iğrenç şeyleri çıkardı. Bileklerimi okşadım.
"Hadi Malia, gidiyoruz." dedi.
"Ben?" dedim soran gözlerle. Gülümseyerek bana baktı. "istersen sende gel." gözlerimi devirerek yürümeye başladım. Şu an keşke Beacon Hills'ten ayrılmasaydım diyorum. Kendime normal, düzgün bir hayat kurmaya çalışıyordum. Olmuyor. Klaus zorla da olsa bizi omzunun altına aldı. Salona girdi.
"Birbirinize çabuk alışmışsınız." dedi siyah saçlı bir adam. Ayağa kalktı. "Ben Elijah, Elijah Mikaelson." bana elini uzattı, elini sıktım.
"Yeter bu kadar." dedi Klaus. Ona bir süre baktım. Klaus da bana bakıyordu. Malia koltuğa attı kendini. Ben ise ayakta durmayı tercih ediyordum. İçeri Kol girdi. Hemen Malia'nın biraz yanına oturdu.
"Neden buradayız? Neden bizi kaçırdınız?" dedi koltuğa biraz yayılarak Malia.
"Geçmişiniz bizim için önemli, kurtların soyunu bitirmek istiyoruz." Malia hemen Klaus'a baktı. Benimde gözlerim büyüdü. Arkadaşlarımın neredeyse hepsi kurttu. Onları kurtarmam lazımdı.
"Eğer arkadaşlarıma zarar verecek olursan seni öldürürüm Klaus Mikaelson." gözleri parlamıştı, sinirlendiği belli oluyordu.
"Oh küçük çakal... Sinirlenme hemen." gülerek viskisinden bir yudum aldı. Dayanamayıp koltuğa oturdum. Buradan kaçmam gerekiyordu, ama nasıl? "Derek Hale, Scott McCall, Peter Hale, Stiles Sti-" kalbim daha hızlı atmaya başlamıştı. Klaus bakışlarını bana çevirdi. "Lütfen sus Klaus, lütfen."
"Stiles Stilinski ile eskiden sevgililerdi. Açıkçası baya baya yakışıyorlardı! Ama ayrılmak zorunda kaldılar. Bence Lydia hala onu seviyor."
"Malia!" Malia omzunu silkti. Göz devirdim. "Ergen aşıklar." dedi fısıltıyla Klaus. "Çeneni kapasan iyi edersin!" diye bağırdım. "Oww, sinirlendi.." dedi Kol.
Stiles hakkında bahsedilmesini istemiyordum. Onu çok sevmiştim, içimde hala bir şey var mı bilmiyorum. "Klaus, bir kadının asla kalbini kırma." dedi Elijah. Halimden anlayan tek kişi?
"Stiles ile aranızda ne geçti?" dedi Kol. Sinirlenmeye başlamıştım, bir yanım ağlamak istiyordu. Biri bana dokunsa şu an ağlayacaktım. Bir süre sessiz kaldım. "Kötü bir şey mi yaptım?" diye devam etti Kol.
"Biz çıkalım Kol." Malia ve Kol çıktı. Arkasından Elijah da çıktı. "Hey, gerçekten ne oldu?" dedi Klaus. Yanıma yaklaştı. Gözümden bir damla yaş aktı. "Oh, hayır." beni kendine çekip başımı boynuna soktu. Ağlamaya başladım. Ağlamak istiyorum. Herşey için. Stiles Stilinski için.
____________
Vote atmayı unutmayın ♡