Dirty Little Secret | chanbaek

Bölüm 20 : #gameover

Hayat berbat. Ve sonra daha iyi oluyor. Ve tekrar berbatlaşıyor.
-

1 HAFTA ÖNCE

"Chanyeol yine bizimle yemiyor anlaşılan," Yixing bıkmış bir sesle söyledi. "Ne oldu bu çocuğa anlamıyorum."

Videonun etkisi benim açımdan bitmişti ama Chanyeol hala çok popülerdi. Hatta benden daha popülerdi şu anda. Şarkı söylediğini görünce müzik grubu normalde asla almamalarına rağmen yıl ortasında gruba Chanyeol'u davet etmişti. Hepimiz şaşırmıştık ama Chanyeol'a özel davet gelince o da seve seve kabul etmişti.

Ve Changkyun'la çıkıyorlardı. Tam olarak sevgililer diyemezdim ama yemeğe çıktıklarını biliyordum. Çünkü bizzat ben ayarlamıştım. Ve bu tahmin ettiğimden daha acı vericiydi. Bütün günüm ikisini düşünmekle geçiyordu, onları düşünmemek için kendimi derse ya da film izlemeye veriyordum. Gün sonunda o kadar yorgun oluyordum ki onları düşünmeye halim kalmıyordu.

Okulda en azından Chanyeol'un yanında olabilirim diye düşünürken Chanyeol ani bir kararla bizimle değil katıldığı kulüptekilerle yemek yemeye karar vermişti. Hepimiz bir günlük bir şeydir diye düşünüyorduk ancak Chanyeol bir haftadır bizimle yemek yemiyordu.

"Ne oldu ona anlamıyorum. Bir haftadır değişti sanki." Yixing konuşmaya devam etti masadakilerden bir yanıt alamayınca. "Bunu bir tek ben fark etmiş olamam değil mi? Giyinişe bir baksanıza! Rock yıldızı olmuş sanki. Saçlar havada, dar pantolonlar falan...Popüleriteye kaptırdı kendini. Yeni Baekhyun oldu resmen!" Yixing'in son cümlesiyle ağzımdaki lokma boğazıma kaçtı ve öksürmeye başladım. Bunu böyle yüzüme vurması gerekmiyordu. Kyungsoo hemen sırtıma vurdu ve nefes alabildiğimi fark edince bir bardak su verdi.

"Yixing... Chanyeol yeni arkadaşlar edinebilir. Ayrıca yeteneğinin ilgi görmesi güzel bir şey," dedi Minseok. "Hem artık sevgilisi yok mu? Bakımlı olmak isteyebilir, bu normal." Minseok ve Yixing Chanyeol'un değişip değişmemesi hakkında tartışırken Kyungsoo sırtımı sıvazladı. Ne kadar bozulduğumu bir tek o fark etmişti. Gerçi Minseok ve Yixing'i suçlayamazdım, Chanyeol'u sevdiğimden haberleri yoktu.

"Ben doydum," dedim yemeğimin yarısı tabağımda durmasına rağmen. "Afiyet olsun." İştah falan kalmamıştı. Tepsimi diğer kirli tepsilerin yanına bırakırken kafeteryanın ortasındaki masalardan birinde olan Chanyeol ile göz göze geldik. İyi baktığını söyleyemezdim, sinirli gibiydi.

"Baekhyun iyi misin?" Arabama doğru yürürken arkamdan gelen Kyungsoo düşük enerjimi bir nebze olsun arttırmıştı.

"İyiyim...Sanırım."

"Chanyeol ile konuşmaya çalıştım ama b desem sinirleri geriliyor. Garip bir şeyler olmuş." Kyungsoo'nun endişelenmesi normaldi çünkü kaç yıllık arkadaşının kendi gibi davranmayışı diğerleri kadar onu da rahatsız ediyordu.

"Ben bir şey yapmadım. Anlaşmamızda özellikle onun üstüne basa basa söylediği görevi yerine getirdim. Zaten her şeyin başlama sebebi buydu. Şimdi kendi duygularımı hiçe sayıp ona birini ayarladım. Bunu yaptığım için bana kızacaksa kızabilir. Ayrıca kendisi bu işi istediğini söyledi Kyungsoo. Suçlu yine Baekhyun oldu. Harika!" Arabanın kapılarını açtıktan sonra binmeden son kez Kyungsoo'ya döndüm. "Benim için bir sorun yok. Ama kendisi artık benimle gezmek istemiyorsa...bir şey demiyorum. Çünkü gerçekten canım acıyor. Senin kafanı şişirdim, üzgünüm. Sonra görüşürüz."

Yolda giderken bana karşı olan Chanyeol'un anlamsız sinirini anlayamıyordum. O şeyi öğrenmiş olma imkanı yoktu. Öğrenseydi beni mahvedeceğini biliyordum.

Öpücükten dolayı olma ihtimali yoktu. Ama bilemiyordum. Acaba onu öptüğüm için sinirlenmiş olabilir miydi? O zaman niye karşılık vermişti? Orada bir tek ben öpmüş olsaydım saniyeler sürerdi ve biz orada dakikalarca öpüşmüştük. Hem bana karşılık verip hem de onu öptüğüm için bana sinirliyse asıl ben ona sinirlenmeliydim. Çünkü benim ona karşı hislerim vardı. Ben onu seviyordum. Sevdiğim kişiyle deli gibi öpüştükten sonra hiçbir şey olmamış gibi arkadaşça devam etmek her ne kadar belli etmemeye çalışsam da canımı yakıyordu. Geceleri o anın düşüncesiyle uyuyordum. Sonra sabah sanki hiç yaşanmamış gibi onunla konuşup şakalaşıyordum. Burada sinirlenmesi gereken biri varsa o bendim.