Forty eight

765 49 39
                                    





Çoook sevdiğim güzelim hikayemi sizler unutmadan hatırlatmaya geldim!!!

Herkese merhaba güzellerim, uzun zaman oldu umarım aynı hevesle yeni bölümü okumaya devam edersiniz. Lütfen bol bol bolcaaa yorum yapın ve beğenilerinizi eksik etmeyin. Sizleri kocaman çokça seviyorummm💚

İyi okumalar:")











ANNA'NIN AĞZINDAN:

Harry'nin parmakları saçlarımın arasında dolanıyorken ve burnum onun boynuna dayalı bir şekilde kokusunu ciğerlerime kadar çekiyorken kendimi dünyanın en şanslı insanı hissetmiştim. Gözlerimi yummuş, güzel kokusu beni mayıştırdığı sırada yumuşacık sesini duydum. "Uyudun mu?" Gözlerimi aralayıp gülümsedim ve, "Hayır, seninle biraz daha ilgilenmek varken bu zamanı uyuyarak harcamak istemiyorum." Dediğimde göğsü havalandı ve kıkırdadı. "Böyle konuşma." Dediğinde burnunu kaşıdı ve bana baktı, bende ona baktığımda bir kaç saniye yüzüme baktı ardından ise eğilip burnumun ucunu öptüğünde, "Hala birazcık utanıyorum." Diyerek itirafta bulunduğunda kocaman gülümsedim ve, "Benim koca bebeğim hala sevgilisinden utanıyormuş, öyle mi?" Dedim ve üzerine çıkıp yüzünü öpücüklere boğmaya başladığım sırada odada onun uğruna her şeyi feda edebileceğim o dünyanın en güzel sesi olan kahkahası yankılandı.

Öpücüklerim kahkahası sebebi ile durmuş ve gözlerim yanaklarındaki iki kocaman çukuru izlerken, "Sen gerçekten bana ve kalbime acımıyorsun." Dediğimde Harry'nin kızaran yanaklarına bakarak bu sefer kocaman gülümsedim ve sarıldım ona. "Seni seviyorum bebeğim." Dediğimde ellerini sıkıca belimde birleştirdi ve, "Bende seni seviyorum." Dedi. Dakikalar geçtiğinde ise üzerinde kafam göğsünde yaslı bir şekilde uzanmaya devam ederken onun üzgün ve aynı zamanda kırık sesini duyduğumda kafamı göğsünden kaldırıp yüzüne baktım. "Tom İtalya'ya gidiyor Anna, hem de mezuniyetten hemen sonra." Söylediği şey sertçe yutkunmamı sağlarken doğrulup tam karşısına bağdaş kurarak oturdum ve zaten Tom'un İtalya'ya gideceğini bilsem bile belli etmeyerek, "Ya, öyle mi..." diye fısıldadım.

O da doğruldu ve uzanarak komidinin üzerinden gözlüklerini alarak taktı ve ellerini saçlarının arasından geçirip geriye yatırdığında kafasını salladı. "Bilgisayarı açık kalmıştı, oradan gördüm." Diye fısıldadığımda titreyen sesi ve çenesine bakarak dudaklarımı sertçe dişledim. "Zaten bir gün gideceğini biliyordum çünkü annem ve babama daha fazla dayanamazdı ama bu çok erken oldu Anna ve birden bire neden gitmek istediğini anlamıyorum." Dediğinde Harry, yerimde kıpırdandım ve bir kez daha sertçe yutkundum. Harry'nin kırık yüzüne bakarken, "Benim yüzümden." Diyemedim. Onun yerine elimi dizine koyarak okşadım ve elimi çenesine götürüp eğmiş olduğu kafasını kaldırarak gözlerinin içerisine baktım ve, "O seni bırakamaz Harry, eminim sık sık seni görmeye gelecektir." Dedim.

Harry'nin yüz ifadesi şaşkınlığa uğrarken, "Sende onun beni gerçekten sevdiğini anladın değil mi?
Ne kadar bana berbat davransa bile beni sevdiğini gözlerinden anlayabiliyor insan. Saklıyorum sanıyor ama gözleri ele veriyor." Dediğinde Harry tebessüm ettim ve kafamı salladım. "Ne kadar göt herifin teki olsada evet anladım, seni seviyor. Ve-" dedim, dudaklarımı dişledim. "Ve evet, gözleri onu ele veriyor, sevdiğini anlıyorsun." Dediğimde hızla silkelenip kendime geldim ve ardından gülümseyerek Harry'nin yanağını okşadım. "Hadi kahve yapalım, hem de sütlü." Dedim ortamın havasını değiştirmek amacıyla. Harry'de gülümseyip beni onayladığında, "Hadi." Dediğim sırada bileğimi tutarak durdurdu Harry beni.

"Keşke Tom ile iyi anlaşabilseydiniz." Dediğinde Harry, yerimde gergince kıpırdanmama sebep oldu bu. Aklımda milyonlarca düşünce geçerken tek net bir düşünce vardı. Biz belki onunla zamanla anlaşır ve aramız iyi olabilirdi, eğer Tom bana aşık olmasaydı... Şimdiyse onunla arkadaş olmamız bile imkansızdı. O sırada gülümsemeye çalıştım ve Harry'nin elinden tutarak onu peşimden sürükleyerek odadan çıkarttığım sırada, "Kim bilir? Belkide zamanla aramız düzelir ve iyi anlaşırız." Dedim Harry'nin daha fazla üzülmesini istemediğim için. Bu Harry'yi gülümsetirken, "Umarım." Dedi.

Girl with luv || harrystyles. - texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin