Beni bir arabaya bindirdi ve kendisi de şoför koltuğuna oturdu. Tam arabayı çalıştıracaktı ki aklına bir şey gelmiş gibi durdu ve benim üzerime eğildi.
Kalbim küt küt atıyordu. ’’Kalbinin sesini duyabiliyorum Rüya. Merak etme sana bir şey yapmayacağım. Kemerini takacaktım.’’ dedi kemeri göstererek.
Benim kemerimi taktıktan sonra geri çekildi. Tekrar üzerime eğildi ve yüzümü avuçlarının arasına alıp ’’ Sakın benden korkma Rüya. Sana asla zarar vermeyeceğim.’’ deyip geri çekildi ve kendi kemerini de takıp arabayı çalıştırdı.
Yolda aklıma annem geldi onun hiçbir şeyden haberi yoktu.
’’Berk annemi arayabilir miyim? Haberi yok da.’’ dedim çantamdan çıkardığım telefonumu göstererek.
’’Tabi arayabilirsin bu arada bu gece eve gelemeyeceğini de söyle. ’’ dedi. Şok olmuştum.
’’Merak etme sana bir şey yapmayacağım.’’ dedi. Ona güvenmek zorundaydım. Çünkü eve gitmek istemiyordum.
Telefondan rehbere girdim ve ‘My Mother’ tuşuna basarak annemi aradım. İkinci çalışta telefon açıldı.
‘’Efendim canım ? ’’
‘’Anne ben bu gece arkadaşımda kalacağım beni merak etme. Seni seviyorum.’’
‘’Tamam canım. Ben de seni seviyorum.’’ dedi. Bu sözler karşısında şaşırmıştım. Normalde annem nereye gideceğimi sorardı. Kesin yine babamla kavga etmişlerdi.
Bunları düşündükçe daha da üzülüyordum.
Berk ‘’Rüya bir şey mi oldu ?’’ diye sorunca ağlamaya başladım.
Arabayı durdurdu ve yüzümü avuçlarının içine alıp ‘’Rüya anlatmak ister misin ?’’ diye sordu.
‘’Dayanamıyorum Berk. Annemle babamın kavgaları bir türlü bitmek bilmiyor. Artık yaşamak istemiyorum. Bir gün birbirlerine zarar vermelerinden korkuyorum’’ dedim.
‘’Ağlama Rüya her şey geçecek. Senin bir damla gözyaşın için ben dünyayı yakarım.’’ dedi.
Bana değer veriyordu bundan emindim. Bu yüzden ona sıkıca sarıldım ve kokusunu içime çektim.
‘’Hadi gidelim Berk.’’ dedim zorla gülümseyerek. Arabayı çalıştırdı ve sürmeye başladı.
10 dakika sonra iki katlı bir evin önünde durduk. Eve giden yol taşlardandı. Berk’e dönüp gülümsedim o da bana gülümsedi.
İçeri girdiğimizde çantamı bir köşeye koydum. Tam karşıdaki duvar camdı. Sanırım orası salondu.
Oraya doğru yürüdüm. Arka bahçede havuz vardı. Berk gelip arkamdan bana sarıldı. Kafamı göğsüne yasladım.
‘’Hadi bir şeyler yiyelim, acıkmışsındır.’’ dedi Berk. Kafamı salladım ve Berk’in peşinden mutfağa gittim. Dolaba baktığımda sadece makarna vardı.
Bir paket aldım ve pişirmek için kolları sıvadım...
- - - - --
Yemeği hazırlarken Berk hep beni kapıya yaslanmış bir şekilde izlemişti.
En son bittiğinde konuşabildi ‘’Çok güzelsin.’’ Ben de ona gülümsedim.
Makarnayı afiyetle yedikten sonra ‘’Berk duş alabilir miyim?’’ diye sordum.
‘’Tabi ki.’’ dedi ve beraber yukarı çıktık.
Bana odayı gösterdi ve dışarı çıktı. Hiç oyalanmadan duşa girdim. Rahatlamıştım.
Çıkınca kafama bir soru takıldı. ‘Ben ne giyeceğim? ‘
Odada bulunan dolaba gözüm çarptı yanına gidip kapağı açtım. O da neydi?
Dolap baştan aşağı doluydu hem de kız eşyalarıyla.
Hızla dolabın kapağını çarptım ve kendimi yere attım. Berk hemen odaya daldı.
‘’ Rüya iyi misin? ‘’ dedi. Yanıma çöktü.
Karşısında bornozla duruyordum.
‘’Bana neden bunu yaptın Berk? Yattığın kızların kıyafetlerini giyeceğimi mi sanıyorsun? Şimdi beni hemen eve bırak! ‘’ dedim sinirle.
‘’Rüya o kıyafetler senin. Ben bu zamana kadar kimseyle yatmadım. Ayrıca sana bunu yapacak kadar da şerefsiz değilim’’ dedi. Şok olmuştum.
‘’B-berk özür dilerim. Bu kadar kısa sürede bunları nasıl yapabilirdin ki ?’’ diyerek kendimi savunmaya aldım.
‘’Senin için her şeyi yaparım Rüya.’’ dedi. Gittikçe bana doğru yaklaşıyordu. En sonunda dayanamayıp dudaklarıma yapıştı. Ben de onun öpüşüne karşılık verdim.
Ayrıldığımızda nefes nefese kalmıştık.
‘’Seni seviyorum Rüya.’’
‘’Seni seviyorum Berk.’’ . Sarıldık. Kokusunu içime çektim.
‘’Hadi sen git ben üzerimi giyineyim.’’ dedim sessizliği bozup.
‘’İstersen burad…..’’ demesine izin vermeden parmaklarımı dudaklarına koydum ve ‘’Aklından bile geçirme !’’ dedim ters bir bakış atarak.
‘’Tamam tamam prenses ama çabuk ol daha fazla bekleyemem ‘’ dedi ben de kafamı salladım. Dışarı çıktığında üzerime şort ve yarım bir t-shirt geçirdim.
Aşağı indiğimde Berk koltukta yatıyordu. Yanına gittim ve oturdum. Koltukta doğrulup ellerimi tuttu. ‘’Eğer benim yanımdan başka bir yerde böyle giyinirsen bütün şortlarını yakarım küçük hanım. ‘’ dedi iğneleyici bir tavırla.
Gülmeye başladık. Ama Berk sen çok güzel gülüyorsun…