''ben geldim.'' ji-min neşeli bir şekilde changbin'in odasına girince, changbin ağır şekilde kafasını kaldırıp gülümsedi.
''hoş geldin, beklemiyordum.''
''sevgilimi özledim belki.''
dedi elindeki poşetleri bırakıp changbin'e ilerken, changbin sandalyesini ji-min'e döndürünce ji-min hızlıca dizine oturdu.
''şirketteyiz ji-min biri görebilir.'' dedi kızı itmeye çalışarak.
''ne olmuş yani? burası senin değil mi? kim ne diyebilir, hem baban beni çok seviyor.''''böyle görmesi uygun değil, kalk.''
''changbin.'' dedi ji-min ayağa kalkarak, kaşlarını çatmıştı. ''sen beni sevmiyor musun?''
changbin duyduğu şeyle sıkıntılı bir nefes verip ellerini saçlarından geçirdi.
''ne alaka ji-min?''
''bana dokunmayı bırak bir kere bile öpmedin, üç aydır sevgiliyiz.''
''her şeyin zamanı var diye düşünüyorum, beni yanlış anlamandan korktum biraz da.''
''düşünceli sevgilim benim.seni seviyorum.''
''ben de seni seviyorum, her neyse çocuklara söyleyeyim seni eve bıraksın olur mu? benim işim var biraz.''
''changbin ben annemle konuştum.''
''ne konuda?'' dedi kaşlarını kaldırarak
''babanın benimle evlenmeni istediğini söyledim, seviyorsan evlen dedi.''
''ji-min daha erken değil mi? evet babam darlıyor ama evlenmemiz için çok erken.''
''neden changbin? beni seviyorsun ve ben de seni seviyorum.''
''daha sonra konuşuruz bu konuyu.'' dedikten sonra telefonunu alıp bir şeyler yaptı.
''aşağıda bekliyorlar seni eve bırakacaklar.''''tamam görüşürüz.'' dedi ji-min sinirle ve odadan çıktı.
changbin de peşinden odasından çıkıp chris'in odasına ilerledi, kapıyı çalmadan içeri girince chris ve jeongin'i öpüşürken gördü. pek umurunda olmadı çünkü bu ikiliyi böyle görmeye alışıktı.
''sonra öpüşün önemli bir konu var.''
jeongin hızla ayağa kalktı ama changbin'i görünce tekrar yerine geri oturdu.
''ne oldu?'' dedi chris gömleğinin düğmelerini bağlarken. ''şu babamın evlenmem için zorladığı kız var ya annesiyle konuşmuş evlen demiş.''
''bir dakika hangi kız , ben hiçbir şey bilmiyorum.'' dedi jeongin kafası karışmış bir şekilde.
''bu kız benim üniversiteden arkadaşımdı, babamı biliyorsun inatla gay olduğumu kabul etmiyor. bir gün zorladı kız bul kendine yoksa ben sana bulacağım diye. ben de o an sinirle kız arkadaşım var zaten dedim.ji-min de uzun zamandır beni seviyordu onu gösteririm diye düşündüm, kızla bir hafta konuşup sevgili oldum. babamla tanıştırdım yeter ki sussun diye, normalde bir boka yaramayan,çatlağın teki kız babamın yanında çiçek gibi oldu. babam da durur mu ? başladı evlenin demeye. kız annesiyle konuşmuş bana az önce dedi ki evlenebiliriz.''
''gülmemem lazım değil mi?''
''chris ağzını sikerim senin. sus.''
''evlenmek zorunda değilsin?'' dedi jeongin arkasına yaslanarak.
''evlenmezsem elimdeki her şeyi alacak babam.''
''evlen o zaman, kızı ikna edersin bir şekilde ayrı yaşarsınız.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
strawberries & cigarettes | changlix ✔️
Fanfictionchangbin,sevgilisinin ailesiyle tanışma yemeğinde; erkek kardeş felix'in kendini arzulayacağını bilmiyordu. seo changbin!lee felix