Aradan günler geçiyor,Su düzenli olarak neredeyse hergün geliyor,ders çalışıp gidiyordu.
Akın onun MSN adresini çalıp arkadaşlık isteği göndermişti.Su kim olduğunu bilmediği bu adresi önce eklememiş ,Akın'a ait olduğunu ögrenince kabul etmişti.
Aralarında güzel bir arkadaşlık başlamıştı. Akın,Su hakkında Mert'ten bilgi almış, onun buranın yıllardır daimi müşterisi olduğunu öğrenmişti.Herkes tanıyordu onu girdiğinde herkesle selamlaşırdı.Çok neşeli bir kızdı,onun bu enerjisi Akın'a da yansımıştı.Onu gördüğü ilk günden beri gülmeyi yeniden öğrenimiştı.Hergün Su'yun yolunu gözler olmuştu.Acaba aşık mı oluyordu.? Olmamalıydı...!O evliydi...!
Akın duygularına prangalar takmış,Su'ya karşı olan hislerini kimseye söylememişti.Nasıl söylesin ki kendine bile itiraf edemiyordu.Kalp atışlarını da kontrol edebilseydi tamam dı.
***
Su nihayet ödevi tamamlayıp,hocaya teslim etmiş bundan sonrası ders çalışmaya kalmıştı.Yardımları için Akın'a teşekkür etmeliydi.Kafeye gitti herzamanki yerine oturdu bi çay söyledi.Akın geldi sohbet etmeye başladılar.
"Yardımların için teşekkür ederim,ödevi teslim.ettim bugün"
"Hadi gözün aydın umarım emeğinin karşılığını alırsın"
"Inşallah..!"
Sonra ikiside sustu.Su,bu yakışıklı adamı incelemeye başladı.Ne güzel bakıyordu.Erkeksi kalın parmaklar nasır tutmaya başlamıştı.Sonra gülümsemesi,bembeyaz dişleri vardı. "gülme böyle tatlı tatlı"diye geçirdi aklından.Ateş basıyordu yine...Şakalarında ki kır saçlar ayrı bir hava veriyordu.
Akın'da alttan alttan süzüyordu bu kızı.Neden daha önce karşısına çıkmamıştı ki?Siyah iri gözler aklını başından mı alacaktı hep.Birde şu öpülesi kırmızı dudakları vardı başa bela...Sevgilisi varmıydı acaba?
"Eeee anlat bakalım,hayatında kimse yokmu ? Nerdeyse hergün burdasın"
Akın'ın sesiyle daldığı düşüncelerden sıyrıldı. Su'yun gözleri dolmuştu Emre'den bahsederken.Askerde olduğunu söyledi.Kabataslak hikayelerini anlattı ama ayrıldıklarını söylemedi.Herşeyi anlatmayı sevmezdi hem ne diyecekti "niye ayrıldınız?" sorusuna.
"Yakında izne buraya gelecek tanıştırırım sizi.Sıra sende senin hikayen nedir?"
Akın da babasının ölümüyle başlayan hikayesini anlattı.Ankara'ya nasıl gittiğini,nasıl evlendiğini...Akın eşinin onu aldatmış olma ihtimalinden bahsetmedi.Herkesin kendine ait sırları vardı sonuçta.Saatler geçmiş çaylar içilmiş kültablası sigarayla dolmuştu.
"Gitmeliyim artık gecikiyorum"
"Yarın gelecek misin?"
"Sanmıyorum...Ders çalışmalıyım."
Kalktı montunu giydi,usul usul merdivenleri çıktı.Dizleri titriyordu,iki damla yaş süzüldü yanaklarından.
***
Su ,Akın'ın evli olduğunu öğrendiğinde biraz içi burkulmuştu.Böyle bi adam bekar olmazdı elbette.Ondan hoşlanıyordu ama uzak durma zamanı gelmişti.
Evli bir adamdı ve Su yuva bozan kadın olmak istemiyordu.Bütün hissettiklerini kalbine gömmeliydi. Kendine gidecek yeni bir kafe buldu ve ortadan kayboldu.
Bi tuhaflık vardı,günler geçiyor Su gelmiyordu.Üstelik Akın'ın evliliği gittikçe kötüye gidiyordu.Yardıma ihitiyacı vardı ve neden olduğunu bilmiyordu ama ona sadece Su'yun yardım edebileceğini düşünüyordu.MSN 'yi açtı,Su'yun çevrim içi olduğunu gördü.Yazmaya başadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MERHAMET
RomanceNeydi sevda herşeyi göze alıp onunla gitmek mi ? Yoksa onun mutluluğu için, deli gibi severken vazgecebilmek mi? Su bunun cevabını ömür boyu düşündü.Aklı veya yüreği hangisi kazanacaktı ? Genç adam hayatında ilk defa böyle bir sevdaya tutulmuşt...