Su için sınav haftası gelmiş evine kapanmıştı. Yaşadığı kötü akşamdan sonra ne Ayşe’yi nede Akın’ı aramış,onlar arayıncada sudan sebeplerle başından savmıştı.Bu oyun gittikçe tehlikeli olmaya başlıyordu ve Su bundan nasıl kurtulacağını bilmiyordu.Akın’a karşı hissettiklerinden emindi artık onu seviyordu ve bu kadın onu hak etmiyordu.Ya Akın o ne hissediyordu acaba?Boşanmak istemediğine göre seviyordu karısını.
İkinci sınavlara çok çalışmış dersleri toparlamıştı.Daha düne kadar burdan gitmek için gün sayarken şimdi üzülmeye başlıyordu.Akın’ı ardında bırakmak çok zor olacaktı ama bırakmalıydı o evli bir adamdı.Su duygularını kontrol etmeliydi ama nasıl?
***
Ayşe ile kavgalar devam ediyordu.Bi çözüm bulmalıydı.Su’nun verdiği huzuru karısında bulamıyordu.İlk tanıştkları zamandan itibaren geçen zamanı düşündü.Ayşe’yi hiç sevmemişti.Sadece onun yanında olmuş o mutlu olsun diye onunla evlenmişti.Çok kız arkadaşı olmuş ama hiçbir zaman Su’ya hissettiği duyguları hissetmemişti.26 yaşındaydı ve ilk defa aşık oluyordu.
Son zamanlarda Ayşe’nin telefon görüşmeleri iyice artmıştı.Bilgisayar başında daha çok vakit geçirir olmuştu.Kocası gelince ekranı kapatıyor yazışmaları ondan gizliyordu.Bu durum Akın’ın süphelerinin artmasına sebep oldu.Akın Ayşe’nin MSN şifresini kırdı ve tüm yazışmaları inceledi.Ayşe Fatih adında bir adamla çok samimi yazışmalar yapmıştı ve bunlar Ankara’dan geldikleri döneme denk geliyordu.
Akın’ın gözleri gittikçe büyüyordu.Üstelik bi tek Fatih değildi.Başka erkeklerlede yapılmış bir sürü yazışmalar vardı .Akın neye uğradığını şaşırdı!Ayşe’nin boşanma isteğinin sebebini şimdi daha iyi anlıyordu.Ayşe yanında olsa bi kaşık suda boğardı onu.Sinirinden duvarları yumuruklamaya başladı.Elleri kanayana dek devam etti..Evde ne varsa kırıp döktü.Bi çözüm aradı ne yapacaktı şimdi?Bu evliliği daha fazla sürdürmemeye karar verdi.
Akşam Ayşe işten çıkıp eve gelince önce ne olduğunu anlamadı.Akın koltukta oturuyordu ve içerisi yoğun şekilde sigara kokuyordu.Kültablası ağzına kadar dolmuştu.Boş bira şişesi koltuğun kenarına devrilmişti.Yerler cam kırıklarıyla doluydu.Ev savaş alanına dönmüştü.
“Akın neler oldu burda?Evin hali ne böyle?” diye bağırmaya başladı.Akın yerinden kalktı ve birkaç adım attıktan sonra , elindeki kağıtları uzattı.
“Bir açıklama bekliyorum!”
“Nedir bunlar?” diyerek kağıtları aldı ve incelemeye başladı.Bütün yazışmalarının bir örneği vardı.Ayşe neye uğradığını şaşırdı.Akın bunları nerden bulmuştu?Başı dönmeye başladı,sanki yer ayağının altından kayıyordu.
“Şeeyyy…” diye kekeledi ama gerisini getiremedi.Olduğu yere çöktü.Ne diyebilirdiki?Akın onu yakalamıştı.Dövermiydi acaba? Oysa Akın çok sakin görünüyordu.
“Eşyalarını toparla biletini alıcam babanın evine gidiyorsun.Avukattan randevu aldım yarın boşanma dilekçesini verelim” dedi.
Tam bu karmaşada Su aramıştı ve akşam yemeğe davet etmişti onları.
Akşam olmuş işten çıktıklarında Su’ya gitmişlerdi.İkiside susuyorlar mecbur olmadıkça konuşmuyorlardı.
“Neyiniz var? İkinizde çok tuhaf görünüyorsunuz, siz yine kavga mı ettiniz? Bence psikoloğa birlikte gitmeli ve yardım almalısınız.” dedi.
Ayşe ve Akın birbirlerine baktılar ve biz boşanmaya karar verdik” dediler.
“Neden?”
“Ayşe’nin hayatında biri var,onu seviyor" dedi.
“Nasıl yani?” dedi bilmiyormuş gibi yapmak en iyisi olacaktı.
“Doğru duydun,Ayşe başkasını seviyor.Uzun zamandır görüşüyorlarmış.Bizde ayrılmaya karar verdik” dedi ve bütün olaları anlattı.Akın çok rahat konuşuyor sanki kendi eşinden değil bir başkasından bahsediyordu.
“Saçmalamayın, yuva kolaymı kuruluyor.Bence zamana ihtiyacınız var.”dedi.
“Yarın boşanma dilekçesini veriyoruz.Sonrada Ayşe Ankara’ya dönüyor” dedi.
“Acele etmeyin bence. Akın kolay değil senin için farkındayım ama bunlar sadece internette görüşmüşler.Ayşe gitmemiş yüz yüze görüşmemişler.Tamam bir hata yapmış olabilir ama affedilebilir” dedi.
Ayşe susuyordu.Başını uzun süre halıdan kaldırmadı.Sonra Su’ya baktı “Fatih’i seviyorum” dedi.
“Seni sevmiyor,sadece kullanmak istiyor.Bunu görmüyor olamazsın.İnternetten tanıştığın birine ne kadar güvenebilirsin? Akın’la da internette tanıştın biliyorum ama yalan söylüyor olabilir.”dedi
“Tamam Ayşe Ankara’ya ailesinin yanına gitsin biraz ayrı kalmak size iyi gelecektir.Bu arada iyi düşünün eğer hala istiyorsanız ozaman siz bilirsiniz.”
Oysa yüreği öyle demiyordu.Akın çok iyi bir adamdı,yüreği tertemizdi ve bunları hak etmiyordu.Onun bu haline çok üzülüyordu.Ne yapacaktı kafası karma karışıktı.
***
Akın, o geceden sonra sürekli Su’yu düşünmeye başlamıştı. “Nasıl bir kızdı bu? Bu kadar iyimser olamazdı bir insan.Melek olabilir miydi? Ne olurdu keşke Ayşe’de biraz duyarlı olsaydı.Su’nun düşündüğü kadar düşünseydi bu evlilik için. Belkide bu hale gelmezlerdi.Ayşe özür bile dilememiş üstüne “Fatih’i seviyorum” demişti.
Avukata gidip anlaşamadıklarını boşanmak söylemişlerdi. Dilekçe doldurup dava gününü beklemeye başladılar.Ayşe ve Akın evde iki yabancı gibi yaşamaya başladılar.Ayşe artık telefonla konuşmak için diğer odaya gitmiyor.Akın’ın yanında konuşuyordu.
Akın artık tahammül edemiyordu. Bütün aile duymuştu boşanacaklarını ama sebebini Ayşe’nin psikiyatrik sorunlarına bağlamışlardı çünkü kimse olanları bilmiyordu.
Sultan ana Akın’ın gözlerine baktı.Oğlu eriyip gidiyordu.Aylar öncesinde deli dolu laf dinlemeyen çocuk bu evlilikten sonra sessiz sedasız birine dönmüştü.
“Neler oluyor oğul?” dedi.
“Sorma bişey ana seni dinlemedim cezasını çekiyorum.Sen haklıydın keşke hiç gitmeseydim” dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MERHAMET
RomanceNeydi sevda herşeyi göze alıp onunla gitmek mi ? Yoksa onun mutluluğu için, deli gibi severken vazgecebilmek mi? Su bunun cevabını ömür boyu düşündü.Aklı veya yüreği hangisi kazanacaktı ? Genç adam hayatında ilk defa böyle bir sevdaya tutulmuşt...