6. KAHVALTI

556 71 203
                                    

6. Bölüm: "Kahvaltı."

İki kere düzenlemek zorunda kaldığım bölümle geldim...

Nasılsınız?

Yorumlarınızı çoook merak ediyorum. Güzel okumalar, umarım beğenirsiniz 🤍

 Güzel okumalar, umarım beğenirsiniz 🤍

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌸

Bölüm şarkısı: Kendimden Hallice - Hatamı Dansa Kaldırdım

🌸

Bazı zamanlarda, zihnimin içinde sürekli aynı cümleler dönse de, o cümleleri düşünürken hiçbir zaman aynı hissetmiyordum. Kurduğum cümleler, her seferinde içinde bulunduğum anılara göre şekilleniyordu.

Bir cümle, hem iyi hissettiğim anımı özetliyordu; hem de en kötü anımdan bir izdi.

Zihnimin içinde kelime oyunları yapmayı seviyordum. Kendimi kandırıp sonra da hiçbir şey olmamış gibi devam etmeyi de seviyordum.

Dudaklarımın arasından kendim hakkında bir şeyler dökmeyi sevmesem de, kendim hakkında düşünmeyi çok seviyordum.

İnsanların zihinlerde var olduğu kadar var olduğunu düşünüyordum. Sonra bu düşüncemin yanlış olduğunu fark ettim çünkü insanlar, kendi zihninde var oldukları kadar varlardı.

Derin bir nefes aldıktan sonra, gözlerimi birkaç saniyeliğine kapattım ve boğazımın ağrısını görmezden gelmeye çalışarak bir süre sessizce bekledim.

Uyandıktan sonra canım kalmak istemediği için, bir süredir yatağın içinde hiçbir şey yapmadan yatıyordum. Yabancının buradan gidip gitmediğini merak ediyordum ama cevabı öğrenmek için acele etmiyordum.

Yorganın üstünde duran elimi hareket ettirip yorganı yavaşça itekledim ve gözlerimi araladım. Net görebilmek için gözlerimi birkaç kez kırpıştırdıktan sonra, derin bir nefes alıp yavaş hareketlerle doğruldum.

Aynı anda, hem saatlerce uyumak istiyordum, hem de bir süre hiç uyumadan gezmek istiyordum.

Üzerimdeki yorganı tamamen ittikten sonra, bacaklarımı yataktan sarkıttım ve birkaç saniye boyunca boş bakışlarla yeri izledim.

Birkaç saniyenin sonunda aklıma gelen fikirle, yüzümde küçük bir gülümseme oluştu.

Avuç içlerimi yatağa bastırıp yataktan tamamen kalktım ve bakışlarımı odanın içinde gezdirdim. Odanın içindeki perdeler kalın olduğu için, odanın içi çok aydınlık değildi ve bu benim hoşuma gitmişti.

Başımın ağrısı tamamen geçmemişti ama dün gecekinden çok daha katlanılır bir durumdaydı. Tamamen dinlenebildiğim söylenemezdi ama dün geceki halimden iyi olduğumu bilmek, benim için iyi bir şeydi.

AYKIRI ÇİÇEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin