9. Bölüm: "Yarış."
Sizi çok seviyorum, umarım bölümü seversiniz. Yorumlarınızı bekliyorum!
🌺
Perdenin Ardındandakiler - Derdime
🌺
Kalbimin sesini duyamıyordum.
Şimdiye kadar bana, zihnimle birlikte yol gösteren, adımlarımı atmama yardımcı olan kalbimin sesini duyamıyordum. Belki de artık kalbim durmuştu, kalbimi hissedememektense durmasını tercih ederdim.
Kalbimin sesini duyamıyordum, tüm dikkatimi verdim, kalbimi hissedemiyordum.
Gözlerimi açmak ve göğsüme bakmak istiyordum ama kendimde o gücü bulamıyordum. İçimde çok büyük bir sessizlik vardı ama buna rağmen kendimi rahat hissedemiyordum.
Kaybolmuştum, ben kalbimi hissedemezken hep kaybolurdum.
Gözlerimi açmayı biraz daha denedim ama olmadı. Sanki göğsüme baksam, elimi kalbime koysam ve onun atışlarını duysam onu hissedebilirdim. En azından bunu denemek istiyordum.
Yeni fark etmiştim, ben tüm gücümü kalbimden alıyordum.
Sonrası yine karanlıktı. Korkmuyordum, pişmanmış gibi hissetmiyordum, sadece çok yorgundum. Kabullenmek benim için hiçbir zaman zor olmamıştı, peki öyleyse neden böyle hissediyordum?
Aslında... hissetmiyordum.
Dikkat kesildim, kalbimin sesini hâlâ duyamıyordum. Pes ettim, artık ben de yaşamıyordum.
Sen pes ettiğinde de devam eder hayat, dedi kalbimin içine kendini gömen o kız çocuğu. Hatırlasana, bunu öğrendiğinde ben de büyümek zorunda kaldım.
Başımdaki ağrı ve ağzımın içindeki tat, içimi yüzümü buruşturma isteğiyle doldursa da bunu yapıp yapamadığımdan bile emin değildim. Kulaklarıma dolan sesleri seçemiyordum ve bu başımın ağrısının biraz daha artmasına sebep oluyordu. İçime derin bir nefes doldurmaya çalıştıktan sonra, tüm gücümü tüketiyormuş gibi hissederek gözlerimi aralamaya çalıştım.
Kulağıma dolan seslerin netleşmeye başlaması ve algılarımın biraz da olsa açılmasıyla içimi bir korku sardı.
"Uyanıyor," dedi kim olduğunu çıkartamadığım bir adam. Az önce gözlerini açmaya çalışan kişi ben değilmişim gibi, gözlerimi sımsıkı kapatmak istedim. Ben henüz kendimle yüzleşebileceğimden bile emin değilken, insanlarla konuşmak istemiyordum.
"Siktir, sonunda," dedi Arın yorgun bir ses tonuyla. Onun sesini duymak içimi bir anlığına rahatlatırken, derin bir nefes almak istedim ama ona yaşattığım korkuyu düşünmek bile o nefesi almama engel oldu. "E uyanmadı bu? Bu kız beni sikiyor."
Arın'ın sinirle kurduğu cümleye normal şartlarda hem gülüp hem kızardım ama kendimde nefes alacak gücü bile zor buluyordum. Daha yeni uyandığım hâlde bu kadar yorgun olmamın normal olup olmadığını bilmesem de, kabullenmem gereken bir şey vardı ki, o da artık dinlenmenin benim için hayal bile olamayacağıydı.
Neler olduğunu az çok hatırlıyordum, bununla yüzleşmem gerektiğini de çok iyi biliyordum ama bunu da istemiyordum. Ama biliyordum ki isteyip istememem de bir işe yaramayacaktı, ben istesem de istemesem de yüzleşmem gereken her şeyle yüzleşecektim.
Arın ve etrafımda kişilerin bir şeyler daha söylediğini duyduğumda, içinde bulunduğum atmosferin beni boğduğunu hissettim. Ben savunmasız bir şekilde uyurken, etrafımda birilerinin olmuş olması içime çok büyük bir korkunun yerleşmesine sebep oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYKIRI ÇİÇEK
Fiction générale03.02.2021 Vazgeçme düşüncesi zihne bir kere düştü mü, yokluyordu bütün gerçekliklerini. Yavaş yavaş yapmıyordu, canını acıtacak kadar hızlı ve sert yapıyordu ama sen yavaş yavaş hissediyordun. Zihni ele geçiriyordu, başka düşüncelere dalmana izin v...