Bölüm onüç: beni hatırla

306 15 9
                                    


Merhabalar! umarım iyisinizdir. hadi uzatmadan başlayalım, İYİ OKUMALAR!

Şahika o sabah uyandığında aklına ilk gelen şey dün geceki olaylar oldu. sadece düşüncesi gözlerini yaşlandırmaya yetti. içindeki hayal kırıklığı ve incinme hissinden kurtulamıyordu. ender bu sefer çok ileri gitmişti; şahika, sebebi ne olursa olsun bu tür bir muameleyi hiç hak etmemişti.

Bir an için işe gitmemeyi bile düşündü. vücudu ağrıyordu, sırtı da öyle ve yara izleri hâlâ tazeydi. artı şu anda gerçekten de ender ile yüzleşmek istemiyordu, onu görürse duygularını kontrol edememesinden korkuyordu. ancak işe gitmeme lüksüne sahip değildi. bu yüzden büyük bir rahatsızlık içinde yataktan kalktı ve holding için hazırlanmaya başladı.

O gün aşırı sıcak olmasına rağmen şahika, uzun kollu siyah balıkçı yaka bir elbise giymişti. Aslında fazla seçeneği yoktu. yaralarını bir şeyle örtmesi gerekiyordu. sırtı onlarla doluydu. ayrıca boynunda, göğsünde ve kollarında mor lekeler vardı. balıkçı yaka tek seçenekti, sadece sıcaktan bayılmamayı umuyordu.

Aynaya son bir kez baktı; biraz yorgun görünüyordu, ama yapabileceğinin en iyisi buydu. Kimsenin fark etmemesini umdu. Çantasını aldıktan sonra evinden ayrıldı ve istasyona doğru yürüdü. büyük olayların olmadığı sakin bir gün diledi. bugün herhangi bir dramayla başa çıkamayacak kadar bitkindi. Ama bugünkü olayların hayatını sonsuza dek değiştireceğinden habersizdi!

ilk tuhaf bakışlar lobideki resepsiyondan geldi, ki şahika onları görmezden gelmeye çalıştı. ama odasına yürürken bakışlar gittikçe daha rahatsız edici hale geldi. tabii bakmakta haklıydılar. ilkbaharın ortasında çok sıcak bir kışlık kıyafeti giyiyordu. ve çok da sıcaktı!

Cildi özellikle bu elbisenin altında yanıyordu ve terlediğini hissedebiliyordu. Tanrıya şükür çantasında bir parfüm vardı. günün sonunda iğrenç kokmak istemezdi. ama odasına ulaşamadan yine Ömerle karşılaştı. ama bu sefer onunla durup sohbet etmek yerine yanından geçmeyi denedi. dersini zor yoldan da olsa öğrenmişti, artık bela istemiyordu. ve enderden de artık korkuyordu, ki bu çok doğaldı. Yaşadıkları oldukça travmatikti.

Ama onun yanından başını sallayarak geçerken, Ömer onu durdurdu "şahika! Nereye gidiyorsun? Bir şey söylemeyecek misin?"

Şahika etrafına, özellikle asansörlere baktı. Enderin henüz gelmediğinden emin olmak istedi. "neden söyleyecekmişim?" Ömer bir an şaşkın görünüyordu, "ama .. dün biz..yani ben düşündüm ki.." şahika başını salladı."bak Ömer, buna vaktim yok şimdi ben.." Ömer bitirmesine izin vermedi, sözünü kesti "şahika sende bir sorun olduğunu biliyorum. Önce hafta sonu tatilinden boynunda bir eşarpla döndün.. ki sorun o değil ama sonra tüm gardırobun değişti ve şimdi çok bitkin görünüyorsun, gözlerinin altında torbalar var ve baharın ortasında balıkçı yaka giyiyorsun! Senin için endişeleniyorum"

Şahika sadece çığlık atmak istedi, bu kadar belli miydi? 'beni rahat bırak, sana yakın olmak istemiyorum, beni bu durumun içine sokan sensin' diye düşündü ama hayır. suçu başkasına yüklemek istese de gerçeği biliyordu.

Enderi Kıskanan ve çocukça saldırıp Ömer'in öğle yemeği randevusunu kabul etmeye karar veren oydu. neyi kanıtlamak istemişti ki? emin değildi. o anda sadece asi davranmıştı. "Ömer, benim için endişelendiğin için teşekkür ederim, ama senden biraz geri çekilmeni istemek zorundayım, tamam mı? Bunu kendim halledebilirim. Yine de yardım etmeye çalıştığın için teşekkürler. Ama gerçekten gitmem gerekiyor." sonra odasına doğru koştu. ender her an gelebilirdi ve onun önünde ömerle bir daha görülmek istemiyordu.

unutma beniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin