Yaprak Kız

24

|Kelebekler~Madrigal|

Selam!
Kendimi koltuklardan atarak ağlarken size komikliğin daniskası bir bölüm yazıyorum, hadi yine iyisiniz. Dldlsqsçd

İthaflar geliyor: griffindorh56 EbrarGren
nursenagrmn eminem_yapmaz _asopos_ katil_civcivella Berrabirkendinegel -DeathOfAHero-
Oy verip yorum atarsanız çok sevinirim...

Baş-la-ya-lım!

Odamda geldiğimden beri düşünüyordum. Ben kendime bile paramdan harcamazken bir kabileyi doyurmak...

Aklıma gelen şeyle hemen doğrulup gülümsemeye başladım. Aynaya bakıp kendime öpücük attım. "Zekaya bak, zekaya!"
.

Sabah 6'da kalkmıştım. Kimse kalkmadan işlerimi halletmem lazımdı. Hemen mutfağa geçip malzemeleri ayarladım. Daha sonra da dün akşam Kaan beyin izniyle onun kartından sipariş ettiğim 14 çiğköfteyi de sepete atıp arabaya koyması için şöföre verdim. Arkamı dönüp sırıttım. Benimle aşık atabileceklerini sanmışlardı.
Sesler gelince gözlerimi oraya çevirdim. Aynı anda pijamalarıyla inmişlerdi. Bunlar aynı anda inmeyi nasıl başarıyor?

"Günaydın, hadi hazırlanın sizi bekliyorum." dedim neşeli bir sesle.

"Günaydın da, sen hazırlanmamışsın." dedi Bulut. Üstümde siyah eşofman ve siyah bir sweat vardı. Bence hazırdım.
"Hazırım ben böyle gideceğim. Siz de hazırlanın, benim gibi rahat şeyler giyin. Böyle estetik, rahat bir mekana gideceğiz." dedim. Şaka! Dağın tepesine gidiyorduk.

Onlar da onaylayıp tekrar yukarı çıkmaya başladılar. Onlara nereye gideceğimizi söylememiştim. Cebimden beş kuruş bile harcamadığım, çok güzel bir gün olacak.

"Hah, geldiniz mi? Hadi!" dedim. Ama gördüklerimle gülmeye başladım. Çünkü herkes benim gibi siyah eşofman siyah sweat giyinmişti. Takım olmuştuk yani, ailecek.

Kapıya yönelip siyah montumu ve botlarımı geçirdim. Aynı zamanda atkımı, beremi ve eldivenimi de takmıştım. Eğer üşürlerse diye onlara da almıştım zaten. Hem, hava da çok soğuk değildi, orası bir tık karlıydı ama olsun. Bedava sonuçta!

Arabalara bindikten sonra Poyraz'a yolu tarif etmeye başladım. Sarp'larla sık sık gelirdik yazın. Yolu oradan biliyordum. Ormanlık alana girmemizle Efe konuşmaya başladı "Ablam bizi kaçırıyor!" diyip gülmeye başladı. Gözümün ucuyla ona bakıp yola geri döndüm. Bir saattir yoldaydık ve benim midem sırtıma yapışmıştı. Sinirler cupturu hop hop anlayacağınız!

Gelmemizle arabadan hızla inip gerindim. Can yanıma gelirken "Gerçekten mi?" diye sorup güldü. Ben de ciddiyetle onayladım. Bagaja yönelip çantayı aldım ve hafif ileride olan oturma alanlarına doğru yürümeye başladım.
Elimdeki yastıkları oturma alanına koydum. Sonra da masa örtüsünü serip üstüne aldığımız şeyleri koydum. Ayağımla yerdeki karları kenara atıp kollarımı açtım "Ta ta ta taamm!" dedim gülerek.

Diğer çantadaki atkı ve bereleri de ellerine tutuşturdum. "Hadi oturun, yemekler donmasın." dedim gülerek. Bence çok güzel olmuştu. Sadece biz vardık...

"Bu soğukta, buraya mı geldik cidden?" dedi Çağan gülerek. "Karlı olduğuna bakma, hava 17 derece. Hem bak ne güzel değişiklik oldu." dedim otururken.