Gökçe Adında Biri Varmış

7 2 29
                                    

Saat 12'ye gelirken uyandım. Annem cumartesi günü de çalıştığı için evde değil.

Dün akşam bana partiye giderken giymem için beyaz bi elbise vermişti. Ben de beğenip onu giymeye karar vermiştim. Saçımı da salık bırakmayı düşünüyorum.

Altı üstü bir parti ama çok stresli ve heyecanlıyım. Dün sınıf grubunda konuşmaları okurken gördüm saat 21 de başlayacakmış.

Bunları düşünmeyı bırakıp yataktan kalktım. Kendime kahvaltı hazırlamaya gittim. Kahvaltı dediğim sadece yumurta ve çay tabi.

Ben kahvaltıyı hazırlarken telefonuma mesaj geldi. Gökçe yazmıştı.

Gökçe
-Günaydın napıyorsun?

Alina
-Kahvaltı hazırlıyorum. Sen?

Gökçe
-Uu afiyet olsun. Dışardayım yürüyordum.

Alina
-Yemek yemediysen gel sana da yumurta yapayım ?

Gökçe
-Gerek yok Ada teyze dinlensin hem

Alina
-İşte o :d

Gökçe
-A doğru bu gün pazar değil

Alina
-Gelcen mi?

Gökçe
-Eh olur geliyom o zaman. Parti için hazır mısın?

Alina
-Elbiseyi seçtik.

Gökçe
-Mental olarak yani

Alina
-Hmm emin değilim.

Gökçe
-İyi ben gelince kontrol ederim hazır mısın diye. Bir de uzak durman gereken salakları göstericem.

Alina
-Fotoğrafları var mı?

Gökçe
-Tabi. Sınıf fotoğrafları ne işe yarıyor sanıyorsun? Neyse sen yumurta yap kolay gelsin

Bunu yazdıktan sonra çevrimdışı oldu.

Alina
-Asla 'Yapma ben gelince beraber yaparız' deme.

Telefonu masaya koydum ve işimi yapmaya başladım. O sırada Kedoma gelip bacaklarıma süründü.

Alina
"Günaydın bebişim nasılsın?"

Kedoma mükkemmel bir cevap verdi. Evet sadece 'miyav'

.
.
.
.

Kapı çalınca koşarak kapıyı açtım. Beklenildiği gibi Gökçe gelmişti. Ayakkabılarını çıkarıp içeri girdi. Kedoma'yı görünce çömelip onu sevmeye başladı ben de kapıyı kapattım.

Alina
"Sen bu saatte yürüyüş mü yapardın ya?"

Gökçe
"Yazıklar olsun ben her cumartesi yürüyüş yapıyorum. Bu hafta ilk seferim olsa da"

Güldük. Gökçe, Kedoma'yı kucağına alıp mutfağa gitti. Ben de peşlerinden gittim.

Gökçe
"Her gün görmek istediğim kahvaltı sofrası bu işte"

Alina
"Evet sadece yumurta. Peynir zeytin falan da yok."

Gökçe
"Sen hazırlamış ol da ne olursa olsun yerim"

Gökçe bunu diyip göz kırptı ben de gülüp çayları doldurdum. Gökçe yemeğini de alıp sandalyesini yanıma çekti. Telefonunu çıkartıp sınıf fotoğrafını gösterdi.

İlk gösterdiği kişi Gökçe bana sarılırken laf atan mavi saçlı kızdı.

Gökçe
"Bak bu Esra. Çok sinir birisi sana iyi davransa bile arkadaş olma lütfen."

GünlükHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin