İstek

3 1 0
                                    

Çekilerek mutfağa girdiğimde beni çekenin annem olduğunu gördüm.

Kapıyı kapatıp gülümseyerek bana sorular sormaya başladı.

Ada
"Parti nasıldı? Gökçe geldi mi?"

Alina
"Parti sıkıcıydı benlik değilmiş. Gökçe de gelmedi"

Ada
"Nerede karşılaştınız o zaman?"

Alina
"Ben partiyi sevmedim diye erken çıktım o da geziniyomuş etrafta öyle"

Ada
"Hmm anladım. Ne zamandır sevgilisiniz?"

Annem böyle sorunca şaşırmaya ve kızarmaya başladım. Gerçi kapısının önünde olan onca şeyi görmemiş olmasına imkan yoktu zaten. Belki blöf yapıyordur.

Alina
"Öyle miyiz??"

Ada
"Tatlım benden bir şey saklamana gerek yok. İlla saklayacağım diyorsan kapının önünde yakınlaşmazsınız"

...eh haklı.

Alina
"Bu akşam oldu her şey. Öyle."

Ada
"Bu akşam mı? Önceden de hoşlanmıyor muydun yani?"

Alina
"Y-yani biraz bi vardı da hani hiç konuşmamıştık... diyelim"

Annem gülümseyip kapının önünden çekildi.

Ada
"Diyelim bakalım"

Alina
"Sen görmemezlikten geldin diye görmedin sandık"

Ada
"Orda kafamı çevirip size baksam çok rahatsız bir durum olurdu. Ben de bu yolu seçtim"

Alina
"Çok zeki bir annem var."

Ada
"Eh tabi."

Alina
"İyi geceler"

Ada
"Size de"

Anneme iyi geceler öpücüğü verdikten sonra mutfaktan çıkıp odama gittim. Gökçe yatakta oturup bana bakıyordu.

Gökçe
"Güzel plan ama sadece sarhoşum diye yedim."

Alina
"Sarhoş olduğunu kabul ediyorsun yani?"

Gökçe
"Artık değilim."

Gülüp dolaba doğru yürüdüm. Gökçe'ye ve kendime pijama aldım.

Gökçe
"Gri renkliyi ben istiyorum"

Alina
"Tamam yakala"

Pijamaları Gökçe'ye fırlattım. İki eliyle ayrı ayrı ikisini de hava da kaptı.

Alina
"Uuu"

Gökçe
"Alkışa gerek yok"

Gökçe bunu dedikten sonra üstünü çıkarmaya başladı. Ben de arkamı dönüp odamdaki tuvalete doğru gittim. Arkamdan Gökçe kısık sesle bir şey söyledi ama tam duyamadım.

Gökçe
"şov yapıyodum..."

Alina
"Duyamadım"

Gökçe
"Bir şey demedimm"

Alina
"İyi öyle olsun"

Trip atmadığımı belli edecek bir ses tonuyla söyleyip tuvalete girdim.

Giyinip çıktığımda Gökçe yatakta uyuyakalmıştı. Giyinmem uzun da sürmedi gerçi. Yorulmuş demek ki.

Elbisemi askıya asıp dolaba koydum ve Gökçe'nin yanına gidip alnını öptüm.

Kafamı kaldırırken baş ucunda bir defter olduğunu gördüm. Kapağında 'Gökçe'nin Günlüğü' yazıyordu. Okumam lazım mı emin değilim. Bu günkü konuşmalardan sonra içinde neler olduğunu tahmin edebiliyorum.

GünlükHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin