Yenilmez Kart Ustası

1 0 0
                                    

Yaklaşık iki saat boyunca Gökçe ile kart ve kutu oyunları oynadık. Eskiden de oynardık tek fark Kedoma oyunun ortasında gelip her şeyi dağıtmıyor ve Gökçe çok belli bir şekilde isteyerek yeniliyor. Yoksa beni hep yener.

Gökçe
"Öf yine yenildim"

Alina
"İsteyerek yenilmiyor musun zaten?"

Gökçe
"Hayır tabi ki"

Gökçe'nin gözünden şu an

Tabi ki isteyerek yeniliyorum ama belki az da olsa mutlu olur diye. Yalan söylemiş olsam da doğru şeyi yaptığımı düşünüyorum

Gökçe
"Ee şimdi ne yapalım?"

Alina
"Bilmiyorum..."

Alina bunu deyip gözlerini kapattı. Bir süre öyle kaldıktan sonra gözlerini açıp ayağa kalktı. Masanın önüne gidip çekmeceyi açıp pembe bir defter ve mavi bir kalem çıkardı.

Onlar elinde gelip önceden oturduğu yere oturdu. Defter tanıdık geliyor. Kalemi de Alina'nın babası ölünce ben vermiştim. Hâlâ saklıyor demek ki.

Gökçe
"Bu defter senin günlüğün müydü?"

Alina
"Evet"

Gökçe
"Hmm.. kolay gelsin"

Alina
"Teşekkür ederim. Sen yat istersen uzun sürer"

Gökçe
"Uykum yok ki"

Alina
"Gökçe oyun oynarken uyuyakalacaktın gördüm. Git uyu sen"

Alina da yorgun görünüyor aslında. Acaba dün gördüğü kabustan sonra yine uyuyamadı mı?

Gökçe
"İyi peki. İşin bitince uyandırırsın"

Alina cevap vermedi. Ben de kalkıp yatağa yattım. Cidden çok uykum var.

.
.
.
.
.
.

Uyandığımda hemen duvarda asılı olan saate baktım. Yaklaşık 3 saattir uyuyormuşum. Alina hâlâ yazıyor mu? Niye beni kaldırmadı?

Yataktan kalkıp evde onu arayacakken yerde yattığıni gördüm. Deftere çok az bir şey yazmıştı. Bir cümle olup olmadığından bile emin değilim.

Kesin uyuyamadı dün akşam. Yazık benim tatlışıma. En iyisi uyandırmadan yatağa koyayım.

Yanına gidip onu uyandırmamaya çalışarak kucağıma aldım. Zaten zayıf görünüyor da bayağı zayıfmış.

Yatağa yatırıp üstünü de örttüm ve alnını öpüp mutfağa gittim. Patates kızartması sevdiği için hem patates hem de yumurtalı ekmek yapmaya karar verdim.

Tek sorun buzdolabını açtığımda süt bulamamış olmam. Eh yumurta yaparım o zaman diyip yumurtaya uzanacaktım ki yumurta da yoktu.

Galiba Tanrı bile evden çıkmamı istiyor. Eh yumurta ve süt alıp gelirim hemen.

Alina'nin pijamalarıyla markete gitmek istemediğim için buraya gelirken giydiğim giysileri giydim. Çantamı ararken Alina'nın sesini duydum. Kafamı masanın altından kaldırıp ona baktığımda uykusunda konuştuğunu fark ettim.

Gidip yanına çöküp onu izlemeye ve dinlemeye başladım.

Alina
"özür"

...rüyasında Kedoma'yı mı görüyor?

Alina
"git...me"

Her kimi görüyorsa eminim ki üzücü bir rüya.

Alina
"baba"

GünlükHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin