Kiss?

100 4 2
                                    

Medya Bill

İyi Okumalar

-


Ertesi günü full evde takılmıştık. Annemle olan planları iptal edip birlikte vakit geçirdik. Ve gerçekten baya eğlenceliydi. Ona karşı olan duygularım çok karmaşık bir hal almıştı. Bazen çok yakın iki dost bazen ise flört eden iki sevgili gibiydik.

Aslında bir ilişkimiz olsa böyle olsun isterdim. Ne olursa olsun. Bence ikisi de zaman zaman gerekiyor. 

Tekrar sonraki günde birlikteydik. Ve o sırada annem, babam ve Charles gelmek istese de hiç işim olmadığı için kendime ayırdım. Onun ne yaptığını tam olarak bilmiyorum. Patron o ve sanırım gelmese de birkaç gün bir şey olmaz. Saçma tabii gitmesi gerektiğini biliyorum. Gerçi görüşme falan yaptı. Herhalde halletmiştir.

Şimdi ise ben yeni kalkmıştım. Kesinlikle duşa girmem gerekiyordu. Bill de yanımda ve üstü çıplak şekilde yatıyordu. Doğruldum ve ona baktım. Fazla tatlı!

"Kalk bakalım uykucu. Bugün şirkete gideceğini söyledin." dedim. Ee artık gitsin şirkete. "Biraz daha." dedi ve gözlerini bile açmadan koluyla tutup beni kendine çekti. Göğsüne yattım. 

Aslında bende istemiyorum. Ama bugün bir görüşmem vardı. Kısacık. "Kalkmamız lazım Bill." dedim. Birkaç şey mırıldandı ama anlamadım.

Daha sonra kalktı ve etrafa bakındı. "Günaydın bebeğim." Yanağımdan öptü. "Buraya birini göndermem gerek. Etrafı çok dağıttık." dedi sırıtarak. Benim yanımda o kadar çok gülümsemede de tebessüm ediyordu. 

"Hayır demem." dedim ve yataktan kalktım. Bu arada kıyafetlerinin bir kısmını getirtti. Yani daha rahattı kalması. Ve zaten ben varım. En önemlisi benim için. "İstersen duşa gir." dedim. O da direkt kalktı. "İyi olur." dedi. 

"Ben kahvaltı hazırlayayım. Acele etme." dedim. Arkasını döndü. "Hoşuma gider." Ona havlu verdim ve banyoya girdi. Benim odadaki banyo. Evet. İçerden su sesi geldiğinde olduğum yerden anca hareket ettim.

Aşağı inip hemen kahvaltılıkları çıkardım. Büyük tahta tabağa dizdim. Biber, reçel peynir, zeytin.. klasik şeyler. Yanında da kabarmış yani beyazının üstüne sarı olan kısımlı bir yumurta yapıyordum. Kendi halinde kalıyordu.  Tam pişmiş de olması gerekmiyor. Zevkinize göre. (Y/N : Kendi sevdiğim kahvaltıyı karaktere dayattım. Sorry.)

Tam o sırada merdivenlerden ses geldi. Oraya baktığımda istediğim manzara koydu. Onu havlu ile bekliyordum. Ama takımı ile geldi. O kadar yakışıyor ki ona anlatamam. Bunun için yaratılmış mı ne? "Harika olmuşsun." dedim. 

"Teşekkürler bebeğim. Yukarıda eşyalarımı bıraktım. Onu gelen kişi ile aldırırım." dedi. Yani benim onun için farklı planlarım var. "Şey, bende kalsa olmaz mı? Sadece gömlek." dedim. Bakabildiğim en şirin bakışımı attım. Eliyle çenemi tuttu. "Sende kalabilir." 

Boynumu öptü. "Ayrıca banyoda güzel kırmızı bir sürpriz ile karşılaştım." dedi. Kırmızı? "Nasıl yani?" dedim.

"Kırmızı. Tam şunun için." Eliyle göğüslerimi gösterdi. Elimle hemen tuttum ve vurdum. "Hey, gayet güzeller." dedim. Küçük ama tatlı diyelim. 

Gülümsedi. "Hayır, bence de güzel. Sadece söylemek istedim. Güzel bir sürprizdi." dedi. Oh, peki. Sanırım bu daha iyi mi? "Tamam sen geç. Geliyorum." Saçımdan öptü ve içeri gitti.

Yumurtaları alıp tabağa koydum. Üç tane yaptım. Belki sever ve yerdi. İçeri geçip masaya oturdum. Yumurtayı önüne bıraktığımda dikkatini ona verdi. "Bu farklı olmuş." dedi.

in Love  : SkarsgårdHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin