Bay Skarsgard

410 11 6
                                    

Medya Kimberly Gibbs

İyi Okumlarr

-

Setten çıkınca annemi aradım. Beni işin ortasındayken aramaya bayılıyor. Ne olduğu ise eve çağırıyordu. İş yemeği için. 

Neden bu yemeklere de ben geliyorum? Bilmiyorum. Bu iki tarafın arkadaşlık ve aile ilişkilerine önem vermesi demekmiş.  Gerçi yakın olduğu biriymiş ama olsun. Kim olduğunu söylemedi. Annem zaten bin kere aradı. Gelmezsem büyük ayıp olurdu. Bir de ondan korkuyorum. Bu daha ağır basıyordu. 

Önce menejerim ve dostum olan Jack ile bize geçtik. Orada bir takım işlerimiz vardı. "Hey Jack sen bunu bana yarın hatırlatsan çıkmam gerek. Geç kalacağım." dedim. Ve saatime baktım. Resmi olarak geç kaldım. Bana yandan bir bakış attı. 

"Ne o? Lütfen bara falan deme. Ya da gidersen yakalanma." dedi alaycı bir tavırla. Göz devirdim. "Komiksin. Ailemin yanına gidiyorum." dedim. Oh çekince güldük. "Neyse o zaman sen git hazırlan ben buraları toparlarım." dedi. Yanına gittim ve yanağından öptüm. "Bir tanesin." dedim. Biliyorum der gibi baktı. Kafamı salladım ve yukarı çıktım. 

Makyajım zaten vardı. Sadece ruj sürecektim. Üstüme ince askılı crop ve dar bir etek giydim. (Medya) Bence şık. Aynada kendime baktım ve saçımı düzelttim. Üstten düzgünce topladım. Parfüm sıktım ve rujumu sürdüm. Biraz da parlatıcı. Hazır! 

Çantamı aldım ve aşağı indim. "Çok güzel olmuşsun." dedi Jack. "Teşekkür ederim." dedim ve eşyaları alıp çıktık. "Biliyorsun acelem olmasa seni bırakırdım. Benim yüzümden arabanla gelmedin." dedim. Başını olumsuz anlamda salladı. "Önemli değil taksi bulur dönerim. Git sen." dedi. O zaten kendi çıkardı. Umarım kapıyı kitlerdi. 

Arabayı çalıştırdım ve evden ayrıldım. Zaten yakındı. Annemin tehdit mesajlarına aldırış etmeden eve gittim. 10 dakika sonra gelince arabamı bırakıp kapıyı çaldım. 

"Annecim." dedim ve sarıldım. "Sonunda kızım." dedi sessizce. "Hoş geldin gel canım." dedi. Vay be. "Hoş bulduk." dedim ve içeri geçtik. "Kızım geldi. Biraz beklettik Bill. Kusura bakma." dedi annem. Bill Skarsgars mı? 

Bu o arkadaşları ve iş yapacakları kişi. Onu tanıyorum ama o kadar değil. "Merhaba." dedim. Karşımdaki kişi bana baktı ve süzdü. Elini uzattığında hemen uzatıp tokalaştık. "Bill Skarsgard." dedi. Sesi çok netti ve sertti. Bu biraz garip ama hoşuma gitti. "Kimberly." dedim. 

Ayakta kalmış ona bakıyordum. Çok hoş bir adamdı. Hatırladığım gibiydi ama saçı biraz daha farklıydı. İki yıl önce erkek arkadaşım ve ailemle yemekte gördüm ama oturmadık. O ara aramızda garip bir an yaşandı. Yanlışlıkla onu erkek arkadaşım ile karıştırıp sarıldım ve biraz garipti. Acaba hatırlıyor mudur?

Annem araya girdi. "Ee yemeğe geçelim. Kaldınız kızım. Biraz geç geldin zaten." dedi. Annemler yan yana oturunca Bill benim yanıma oturdu. Annemle bakıştığımda sinirle baktı. Tamam yani geç kaldık da bu kadar da gerek yok. "Amy, yemekleri getirir misin?"

Babam yemek hakkında bilgi verdiğinde ben de telefonla ilgilendim. Annem öksürdüğünde ona baktım. "Masadayız tatlım." dedi annem. Telefonumu yanıma bıraktım.

Amy yemekleri getirdi. Onun yemekleriyle büyüdüm ve cidden hepsi lezizdi. "Elinize sağlık." dedi Bill. O da başına salladı. "Afiyet olsun." dedi. "Çok güzel yemek yapar. Bir de tatlıları enfes." dedim. Tabaklarıma servis yaptığında bende eline sağlık dedim ve yemeğe başladık. 

"En son ne zaman böyle oturduk hatırlamıyorum. Sen de hatırlıyorsun değil mi Bill'i Kim?" dedi annem. Ah, hayır demek isterdim. "Evet." dedim kısaca. "Sende Bill?" Bay Skarsgard başını salladı. "Hatırlıyorum." dedi. Ona baktım hafif tebessüm etti. Ama çok hafif. Keşke hatırlamasa.

in Love  : SkarsgårdHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin