10.Bölüm

61 10 42
                                    

İyi okumalar...

Medya= Alec Benjamin~Let me down slowly


Işıl lavaboya uğrayacağını söyleyip gittiği için sınıfa tek başıma gitmek zorunda kalmıştım koridorda tek başıma yürümeyi sevmezdim yada sınıfa tek başıma girmeyi, herkes bana bakıyormuş gibi hissediyordum çünkü.

Zorlada olsa sınıfa varabilmiştim sınıfa girdiğimde kimsecikler yoktu bu benim işime gelirdi zaten uyumak istiyordum sessiz sakin bir ortama ihtiyacım vardı.
Sırama doğru ilerleyip çantamı masaya koydum içi pek dolu olmadığı için yastık yerine kullanabiliyordum çokta rahattı!
Kafamı çantama yatırıp gözlerimi kapattım ama beynimdeki düşünceler yüzünden uyuyamıyorumda kafamı diğer tarafa çevirdim yok uyuyamıyorum olmuyor yapamıyorum gözlerimi açtığımda karşımda bana bakarak sırasına kafasını koymuş Emir'i gördüm gözlerini ayırmadan bana bakıyordu.

Benim ona baktığımı yeni fark etmiş olacakki kafasını hemen diğer tarafa çevirdi benden mi utanıyor'du?

Sıramdan kalkıp yanına gittim sırasına oturduğum an kasılmıştı sanki parmak uçlarımla sırtına vurdum bakmadı yine aynı şekilde vurdum bana doğru dönünce hemen konuşmaya başladım "benden utanıyor musun?" sorduğum soruyla sadece gözlerime baktı ondan bir cevap bekliyordum ama bakışlarından anladığım kadarıyla benden utanıyor'du bence.

Hala birbirimize bakarken, bu arada neden birbirimize bakıyoruz hiçbir fikrim yok.

Ayak sesleri duyunca gözlerimi kapıya çevirdim Emir'de baktığım tarafa bakınca kaşları çatılmıştı Arda'yı sevmediği her halinden belliydi. Gözlerimi Arda'ya geri çevirince onun bana baktığını fark ettim ve çok sinirli gözüküyordu.

Arkaya sırasına doğru gitmeye başlayınca bende Emir'e geri döndüm ama o hala Arda'ya bakıyordu kapıda Işıl'ı görünce kendi sırama geçmek için ayaklandım.

Son dersimiz biyolojiydi dersin bitmesine 10 dk kalmıştı zamanın nasıl bu kadar hızlı geçtiğini anlamamıştım filiz hocanın çocuğu hastalandığı için dersi erken bitirmişti çantamı toplarken bütün sınıf boşalmıştı bile en son çıkacağım için biraz huzursuzdum nedense en son çıkmak beni huzursuz ediyordu sonunda eşyalarımı toplayıp sınıftan çıktığımda nerdeyse bütün okulun boşaldığını gördüm, bahçe'nin çıkış kapısına geldiğimde etrafta göz gezdirdim anladığım kadarıyla babam daha gelmemişti okulun karşısındaki parkta Arda ve yanında bir kaç arkadaşını gördüm galiba arkadaşlarıydı Arda hepsine bağırıyordu daha çok azarlıyor gibiydi çocuklardan biri Doruk'tu diğer ikisini tanımıyordum bizim okulda değillerdi galiba, hızlı bir şekilde ara sokağa girdiklerini gördüm bu kadar aceleyle nereye gittiklerini merak ettiğim için merakıma yenik düşüp peşlerinden takip etmeye başladım ara sokaklardan ilerliyorlardı sokaklar çok dar ve ıssızdı burdan nereye gidiyor olabilirlerdi acaba.

Bir an içlerinden kız olan arkasına döndü takip edildiklerini farkmı etmişti acaba hemen bir arabanın arkasına geçtim inşallah beni görmemiştir diye dua etmeye başladım beni görürse direk Arda'ya söylerdi ve ondan sonra başıma geleceklerden hiç emin olamıyordum görmemişti galiba çünkü yola devam ettiler belli bir mesafeden takibe devam ettim canıma susamıştım galiba.

5 dakikalık bir takipten sonra küçük bir kafeye girdiler bende belli bir süre sonra arkalarından kafeye girdim ama hiçbiri kafede değildi birden nereye kaybolduklarına bir anlam vermeye çalıştım ama ne kadar düşünürsem düşüneyim çok anlamsızdı birden nereye kaybolmuş olabilirlerdi kafeden dışarı çıkmadıklarına emindim uçmuşlarmıydı? Bu küçücük kafede nereye girmişlerdi ben düşünmeye devam ederken omzumda bir el hissettim arkamı dönmeye korkuyordum eğer Ardaysa bu sefer sonum gelmişti.

Bölüm Sonu.

Sizce Arda ne işler çeviriyor?

Nereye kayboldular?

Arya'nın arkasındaki kişi kimdi?

Devam edecek...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 15, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Yeni HayatımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin