Zillimizin giydikleri bunlar
Jimin ile anlaştığımız üzere hazırlanmış kapının önünde onu bekliyordum. Annemin zoru ile daha kısa etek giymek zorunda kalmış ve bundanda bir o kadar rahatsız olmuştum. Ne bu böyle başka anneler kızımın götü görünmesin aman şurası açılmasın diye uğraşır benimki de götümü Billiborde afiş olarak astıracak.
Jimin in uzaktan görünmesiyle eteğimi biraz aşağı doğru çekiştirip sevgilime sarıldım.
"Yuri"
"Jimin"
"Yuri"
Sonunda dayanamamış gözümü devirmiştim. Ne bu böyle ismimizi yeni öğrenen okul bebeleri gibi
"Tekrar Yuri dersen elinde ki anahtar başka yerlerde olacak ona göre Jimin"
Ellerini kaldırıp teslim olurcasına bana uzattı
"Tamam tamam uzatmıyorum"
Jimin'in ne demek istediğini aslında gayet açık şekilde anladım. Eteğimin boyu hoşuna gitmediği öyle açık ki gözleriyle bile bundan rahatsız olduğu gayet açık.
Bugün beyfendi arabasıyla gelmediği için kendince küfürler savuruyor, sonunda sinirle bana döndü.
"Niye uzun etek giymedin, ya da pantolon hadi onuda geçtim tulum falan giyseydin niye elim kadar etek giydin"
Ellerimi kaslı koluna sarıp başımı omzuna gömdüm.
"Fazla abarttın sanki Jimin"
Gözlerini kocaman açtı
"Saçmalama aşkım, tabiki abartmadım gayette haklıyım"
Ses etmedim ses etmememin nedeni bulacak kelimem kalmadığı için değilde, sinemaya gelmiş olmamız.
Jimin biletleri ve mısırları kendi almış benim yerimden kalkmama fırsat bırakmamıştı. Benim saçma isteğim ile Annabelle gitmiştik. Filim efsaneydi ama benim korkak bedenim Jimin in bedenine yapışmış, durmadan korkudan ona yapışmıştım.
Tabi bu korku filmine girmeden önce Jimin korkarsın sen desede gururum beni ele geçirmiş ve *ben kim korkmak kim Jimin* diyerek büyük konuşmuş lakin filmi izlemeye geçtiğimde anam ağlamıştı.
Bir hamile kadının bebek oyuncaklarını toplamasıyla başladı bütün olaylar. Bir oyuncağın lanetini konu alan bu korku ve gerilim filmi ödümü bokuma karıştırdı.
"Filmi beğendin mi?, sevgilim"
Jimin kolunu omzuma atıp dolgun dudaklarını yanağıma bastırdı.
"Jimin"
"Efendim aşkım"
Yüzüm nasıl görünüyor pek bir fikrim yok ama Jimin in yüzünün değişmesiyle az çok nasıl göründüğümü tahmin etmek zor değil.
"Evde ki bütün bebeklerimi atsam bana küserler mi? "
Jimin kahkaha atıp anında dudaklarını dudaklarıma bastırdı.
"Sevgilim korktun mu sen"
Sevimli haline ne kadar gülmek, tonton yüzünü mıncırmak istesem de yapmadım onun oyununa ayak uydurdum.
"Çok korktum"
Yanağına küçük öpücük bırakıp Jimin'in tonton elini tuttum. Jimin ile o kadar tersiz ama bir o kadar da uyumluyuz ki birbirimizi tamamlıyoruz.
"Beni burda bekle sevgilim"
Jimin cevap vermemi beklemem iş koşarak oyuncak dükkanına girmişti. Umarım kel, ya da bebek oyuncağı almaz. Yoksa aldığı gibi çöpü boylar. Sonuçta oda canlanıp öldürme olasılığı var.
İki dakika sonra Jimin elinde tuttuğu kocaman ayıcık ile benim yanıma gelmişti.
"Her zaman yanında olamam ama bu seninle olacak"
Jimin in elinde tuttuğu kahverengi ayıcığı elime alıp Jimin in yanağına öpücük kondurdum.
"Teşekkür ederim sevgilim"
Jimin ile el ele evime gelmiş benim içeri girmem için bekliyordu. Bu gece için ona bolca teşekkür etmiş minik öpücükler vermiştim. Ama Jimin'i mutlu eden bunlar değildi. Kucaklaşıp ayrılacağım sırada kulağına seni seviyorum demiş hemen içeri girmiştim.
Gizli gizli Jimin in gidişini izlemiştim. Yüzünde salak gülümseme ile evine gitmiş bende bimbiş ile uykuya dalmıştım...
Bu bimbiş bununla tanışın. Kendisi çok korumacı biri ve aşırı pofidik onu çok sevin. Vay anasına sanki sınıfa yeni ögrenci gelmişte onu tanıtıyorum :D
Bölüm nasıl olmuş
Bayram hediyem olsun bebeklerim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Naughty ❀PJM❀
Fanfiction05****5478 Ben Park Jimin Seninle dans dersinde ortak olduk. Yuri: Ne zaman eşleştik? Ben berbat dans ederim Git başkasını bul partner olarak. Pjm: Biraz zahmet edip derse gelseydin öğrenirdin. Neyse yarın saat 16:00 da dans odasında ol!