XIII

420 49 53
                                    

Chanjin neden bir şeylerin ana karakteri olmak zorundaydı? Kendisi kadar basit, sıradan bir kız nasıl olur da bunca karışıklığın tam ortasına cup diye düşerdi? Ne zaman hayatını normale yakın bir hale getirmeye çalışsa sürekli bir şeyler oluyor, onu tam tersine itiyordu. Ne güzel de uyanmış, hazırlanmıştı, okuluna gidecekti ve ardından mutlu mutlu geri dönecekti. Ama onun yerine her yeri yara bere içerisinde kalan komşusunun, kalorifer peteğine bağladıkları kedi kulaklı kıza sinirle bakarak harıl harıl anlattığı şeyleri dinliyordu.

" Tek tek anlat. " diye uyardı Chanjin bir kere daha, Hoseok neyin ne olduğunu ayırt edememişe benziyordu belli ki.

Hoseok derin bir nefes aldı.

" Okula gitmek için evden çıktım. " Hoseok ona bakarken, kedi kulaklı kız da ağzı bağlı olduğu için hırlayıp duruyordu. " Otobüsü kaçırdığım için koşuyordum, o sırada bu kızı ara sokakta diğer kedilerle buldum. Kulaklarını ve kuyruğunu görünce aklıma Yoongi geldi, bu yüzden buraya getirdim. Ama manyağın teki gerçekten, bak ne hale getirdi beni. "

Gözünü bir kez bile olsun kızdan ayırmamıştı. Üzerinde kıyafete bile benzemeyen kumaş parçası vardı, ayağında ayakkabıları yoktu, vücudu pisti ve teni yara bereyle doluydu. Siyah beyaz lekeli olan kuyruğu ve kulakları deli gibi hareket ediyordu. Birkaç ay önce olsa Chanjin bu görüntüye aklını kaybederdi, ama şimdi her şey o kadar normal görünüyordu ki kılını bile kıpırdatmamıştı.

Yavaşça kıza doğru ilerledi ve ağzına bağladıkları bandanayı tuttu.

" Sana zarar vermeyeceğiz, tamam mı? " dedi yavaşça, gözlerinin içine bakarak. " Sana yardım etmek istiyoruz. Ama bana neler olduğunu söylemen gerekiyor önce. Kedi olduğun zamanları hatırlıyor musun, yoksa hep insan mıydın? Nerede yaşıyorsun? Adın ne? Hepsine sakince cevap vermeni istiyorum, tamam mı? "

Kız hiçbir tepki vermeyince Chanjin bunu evet olarak algıladı ve kumaş parçasını tutarak yavaşça ağzını açtı.

Saniyesinde duyduğu aşırı güçlü çığlık ile kumaşı yeniden sivri dişlerin arasına tıktı.

" Gerçekten işe yarayacağını düşünmüş müydün? " dedi Hoseok, iç çekerek. Chanjin geri çekilirken hala kıza bakıyordu. Daha önceden bir sokak kedisi olduğunu anlamak işten bile değildi, ama bir insan bu şekilde nasıl yaşayabilirdi? Ne yemişti, ne içmişti? Daha da önemlisi, nasıl insan olmuştu? Her şeyi öğrenmesi gerekiyordu ama kız bu kadar inatçı ve saldırgan olduğu sürece hepsi boşunaymış gibi hissediyordu.

O sırada koridorun sonundan gelen ses, hepsinin dikkatinin oraya çekilmesine ve kedi kızın kulaklarının dikilmesine sebep oldu.

Koridorun sonunda, pijaması ayağına dolana dolana onlara doğru yürüyen kişi uykulu bir Yoongi'den başkası değildi. Gözlerini ovarken ses yüzünden uyanmış gibi görünüyordu. Odadaki bir diğer kedinin aksine çok yumuşak, çok temiz ve uysaldı, ayrıca kocaman esnediğinde ortaya çıkan dişleri, az önceki kızın dişlerinden daha küçüktü.

" O ses neydi- " dedi Yoongi uykulu bir mırıldanmayla, ardından kızı gördü.

Chanjin onun nasıl bir tepki verebileceğini hiç bilmiyordu. Yoongi hep uysal olmuştu, doğru düzgün hiçbir kimseye saldırmamıştı, Jimin ona yumruk attığında bile hiçbir şey yapmamıştı. Biraz olsun kıskansa ya da sinirlense bile Chanjin'i görür görmez yumuşuyor, yine her zamanki haline dönüyordu. Bu yüzden kollarını hafifçe açtı ve kedisine bir günaydın sarılması vermek için adımladı.

Fakat, onu şoka uğratacak şekilde, Yoongi öyle bir hırlayıp odadaki diğer kedinin üzerine atıldı ki Chanjin korkudan ne yapacağını bilemedi.

CAT BUSINESS || min yoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin