XV

349 40 36
                                    

Chanjin daha önce hiç illegal işlere bulaşmamıştı. 

Yani, isteyerek. Tabii, daha önce birkaç kere kırmızı ışıkta geçtiği olmuştu ama kendisini savunması gerekirse, duramayacak kadar hızlıydı. Sonra, bir keresinde Yoongi hala bir kediyken Jaehoon'un kliniğinden bir oyuncak çalmıştı. Yine kendisini savunması gerekirse, Jaehoon çok yakın arkadaşıydı ve zaten ona bir şey demezdi. Sonrasında ise çok beğendiği bir filmi bilgisayarına korsan indirmişti. Bunda kendisini savunamazdı ve hala pişmanlık duyuyordu ama çok da kötü bir şey sayılmazdı zaten. 

Şimdi ise, kendi dairesinin üstünde oturan homurdanık adamın arabasından benzin çalmıştı ve bu, daha önce yaptıklarının arasında en masumane olanıydı. Adam homurdanıktı, canım! Daha önce kaç kez Chanjin'e kötü laflar etmişti, özellikle Yoongi yüzünden. Ki zaten Chanjin'in o benzine her şeyden çok ihtiyacı vardı. Gecenin o saatinde fakülteye başka bir şekilde gidemezdi.

Bu sefer arabasını çok daha dışarı park etmişti. Fakültenin açık bile olduğunu düşünmüyordu ama şansını denemesi gerekiyordu, bir şeyler yapmalıydı. Bu işe polisi ya da bir başkasını sokamazdı, direkt gidip Namjoon'a kafa da tutamazdı. Kendi bildiği yöntemlerle halletmeliydi. Bu biraz tehlikeliydi, ama beklemek daha çok tehlikeliydi.

Arabadan çıktı, kapüşonunu geçirdi. Hava çok soğuktu ve muhtemelen daha kalın bir şey giymesi gerekiyordu, ama o an için umurunda değildi. Telefonunu cebine attıktan sonra Namjoon'la aşıyı yaptıkları boş laboratuvarın bulunduğu tıp fakültesine doğru ilerledi.

Kapıda bir tane güvenlik vardı ama şansına uyukluyordu. Dizlerinin üzerine çöktü, kameraların kendisini tanıyamaması için iyice yüzünü kapattıktan sonra güvenlik kabininden gizlice geçti. Hava çok karanlıktı, ışıklar kapalıydı ve bu da onun işine geliyordu. Kendisini tamamen kurtardıktan sonra binaya doğru tüm gücüyle koşmaya başladı.

Binanın önündeki arabalara baktı. Çok fazla araba yoktu, daha da önemlisi Namjoon'un arabası da burada değildi. Gerçi, eğer bu kadar gizli işler çeviren birisi olsaydı o da binanın önüne bırakmazdı. Namjoon'un bu işi burada halledip halletmediğini bile bilmiyordu. Ya evinde yapıyorduysa? Gerçi onun evine birkaç kere gitmişti, Mira'nın bahsettiği gibi bir yer yoktu. Ama ya bodrum?

Kafasının karışmasına izin vermemeliydi. Geri çekildi ve binanın önüne doğru koşarak açık kapılardan içeri girdi. Kapının açık olması bile başlı başına bir tuhafken, şu an bunu sorgulayamayacağını biliyordu. Yüzünü kapatıp laboratuvara doğru koşmaya başladı. Etraf çok sessiz olduğu için ne kadar sessiz olmaya çalışırsa çalışsın mutlaka ses çıkarıyordu ve bu onu çok tedirgin ediyordu. Burada ne dönüyorsa hemen bakmalı ve ayrılmalıydı.

Laboratuvara vardığında kapının önüne geçip biraz içeriyi dinledi. İçerisi tamamen sessiz gibi görünüyordu. Gizli ve emin adımlarla içeriye girdiğinde, tahmin ettiği gibi içerisi karanlıktı ve boştu. Bu saatte kimsenin olmasını beklemiyordu, ki olmaması onun açısından daha iyiydi zaten. İçeriye adımladı, telefonunun flaşını açarak etrafa bakındı.

Burada aylarını geçirmişti.

Hep şu tabureye oturur, enzimlerle, hormonlarla uğraşırdı. Şu askıdaki kendi önlüğüydü, yanındaki de Namjoon'un. Namjoon hep karşı masadaydı. Bazen yemek getirir, deney farelerini beslerdi. Chanjin'e de yemek alırdı, hep en sevdiği kızarmış tavuktan. Chanjin bütün bunların sadece ona yakın davranıp aşıyı çalmak için olduğuna inanamıyordu. İç çekti ve dikkatinin dağılmasına izin vermeyerek masalara doğru ilerledi. 

Aşı formülünü beraber geliştiriyorlardı, bu yüzden formül hep burada olurdu. Masanın altında gizli bir bölme vardı. Hep buraya saklarlardı. Cebindeki anahtara ulaştı, bölmenin anahtarını açmak için masaya doğru ilerledi ve elini masanın altına attı. 

CAT BUSINESS || min yoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin