Birden dördüncü hikayemi paylaşmak istedim çünkü neden olmasın xnxnxndmsmsmsksks
Keyifli okumalarrrr
****
Maria ANDERSON
- Şuradaki savunma bölgelerine takviye yapın Damon. Son saldırıda burası epey hasar almıştı.
- Nasıl isterseniz leydim.
Önümüzdeki haritadan dedemin krallığında güçlendirilmesi gereken yerleri belirliyorduk. Dedem denizler tanrısı Poseidon'du. Annem ise onun kızı tanrıça Anna'ydı. Ben onlar gibi ölümsüz bir varlık değildim. Bir melezdim veya benim gibilere yarı tanrı da derlerdi. Babasız büyümüştüm. Annem, babam hakkında ağzını açıp tek kelime bile etmiyordu. Babamın normal bir insan olduğunu düşünmüyordum açıkçası. Çünkü babam sıradan bir insan olsaydı annem beni ona bırakıp normal bir yaşantım olmasını sağlardı.
Beni neyden veya kimden korumaya çalıştığını bilmiyordum. 20 yıllık hayatım boyunca sadece normal insanların okuluna gittiğim saatlerde dış dünyada vakit geçirebilmiştim. Bazı anlar dışında. Onda bile annem yanıma, her zaman yanımda olan Damon'ı gönderiyordu. O denizdeki savaşçı erkeklerden biriydi. Normalde fiziksel olarak insan ırkından çok farklıydı. Bir kere ten rengi maviydi. Ayrıca bir insana göre fazla iri yarıydı ve ortalama bir insanın iki katı kadar boya sahipti. Tabi bu onu yıldırmıyordu. Bir büyüyle benim yaşlarımda, üniversiteli, genç bir erkeğe benzeyebiliyordu.
Ayrıca Damon bana kendimi geliştirmem ve korumam için çeşitli dersler de veriyordu. Bir tanrıçanın kızı olmak gerçekten çok zordu. Annemle hiç tanıma şerefine erişemediğim babamı düşünmeyi bir kenara bırakarak incelediğimiz krallığımıza ait haritaya geri döndüm.
- Kiklop demirhanelerini de kontrol edin. Bazen ipin ucunu kaçırabiliyorlar. Sıkı çalışıp çalışmadıklarını gözlemlemek için sık sık, onlardan habersiz birileri kontrol etsin onları.
- Emredersiniz leydim. Bu arada ders saatiniz yaklaşıyor. Dilerseniz artık hazırlanıp yola çıkalım.
Başımı sallayarak onu onayladıktan sonra suyun altında hızla yüzerek burada kaldığım odama ilerlemeye başladım. Dedem biraz gösterişi sevdiği için her taraf çeşitli inciler ve mercanlarla süslüydü. Hatta revir olarak kullandığımız yer bile! Sanki oraya tedavi olmaya gidenler etrafın ihtişamına dikkat edeceklerdi. Bazen dedemi anlamakta zorluk çekiyordum doğrusu.
Birkaç dakika içinde hazırlanıp fedaimle birlikte okuduğum üniversiteye geldiğimde dersimin başlamasına 10 dakika kalmıştı. Neyse ki profesör gelmeden sınıfa ulaşabilmiştim. Bu ders teorik bir ders olduğu için biraz canımın sıkılacağı kesindi fakat buradaki ikinci senemdeyken derslerimi boşlayamazdım. Okyanus Bilimi okuyordum. Zaten bir deniz tanrıçasının kızı ve denize resmen aşık olduğum için bu bölümü seçmiştim. Seçtiğim bölümden de asla pişman olmamıştım.
Ders başlamadan önce yanıma eskiden sevgili olduğum çocuk oturmuştu. Onun bir kurt adam olduğunu çok iyi biliyordum. Annem onun sevgilim olduğunu öğrenir öğrenmez hemen ondan uzak durmamı istemişti. Anneme göre kurt ırkından hiç kimseyle birlikte olmamalıydım. Aslında bu zamana kadar ki sevgililerimin hiçbirine karışmamıştı. Fakat Jason'un bir kurt adam olduğunu öğrenir öğrenmez ayrılmamız için elinden geleni yapmıştı. Bense ona karşı koyamamıştım bile.
Ama bu durumun babamla bir ilgisi olduğunu düşünüyordum. Babam da bir kurt adam olabilirdi. Belki de Jason asıl kimliğimi öğrenseydi babamın bana ulaşması çok daha kolay olurdu lakin annemin küçüklüğümden beri beni alıştırdığı bir şey vardı. O da; eğer dedemin krallığında değilsem kokumu gizlememdi. Bana annem olarak değil de tanrıçam olarak emretmişti ve ona karşı gelmem gibi bir durum söz konusu bile değildi. Babama gelecek olursak belki de kurtlar arasında saygın bir yere sahip olduğu için annem zarar görebileceğimi düşünüyor olabilirdi. Emin değildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alfa'nın Meleği (TAMAMLANDI)
FantasyMaria ANDERSON; yarı tanrı yarı kurt olan bir melez. Her şey büyük annesi ile Poseidon'un tanışmasıyla başladı. Kader ağlarını örerken dört kadın, Olimpos'un kaderini belirleyecek kehanetlere sahip oldu. Kehanetler yüzyıllar boyunca adım adım oluşur...