Biz geldikkkk
****
Yaz tatili / Melez Kampı
Maria ANDERSON
- Selam millet, ben geldim.
- Erkencisin bakıyorum? Biraz daha geç gelirsin diye düşünüyorduk.
- Tanrıların dedikleri kafamı karıştırdı. Bir an önce kahinle konuşmak istiyorum.
- Kahinle konuşma vaktin daha gelmedi ama birkaç gün sonra konuşabileceksin onunla merak etme.
Yenilgiyle omuzlarımı düşürdüm.
- Pekâlâ. Leo nerede?
- Ormandaki engellerde çalışıyordu en son. Eşyalarını kulübene bırakıp git bak istersen.
Dedi Kheiron bana göz kırparak. Ona gülümseyerek başımı salladım ve kalacağım kulübeye ilerledim. Kamptaki görevliler temizlemişti burayı. Kulübede kalan yoksa görevliler temizliyor, eğer kalan varsa kendisi temizliyordu. Hatta her hafta kontrol bile yapılıyordu. Evet, kampın temizlik takıntısı vardı.
Eşyalarımı dolaba yerleştirdikten sonra kılıç ve hançer aldım yanıma. Zaten üzerimdekiler eğitim için idealdi. Kapıyı kapatıp ormana doğru ilerledim. Leo'nun ne durumda olduğunu öğrenmem gerekiyordu. Küçük bir eğitimden zarar gelmezdi.
- Leo?
Bitirdiği son engelin ardından bana baktı. Gözlerinde anlamdıramadığım -ya da anlamlandırmak istemediğim- bir parıltı olduğunda biraz gerilsem de belli etmedim.
- Gelmişsin.
- Geldim. Hadi kılıcını al da seni ölçeyim biraz. Bakalım ne kadar gelişmen gerekiyor. Sorun olmaz değil mi?
Dedim Leo'yu engellerde çalıştıran meleze bakarak.
- Elbette sorun olmaz. Zaten Kheiron bana bilgi vermişti. Geldiğin gibi Leo'nun eğitimiyle senin ilgileneceğini biliyordum yani.
- Harika. Teşekkürler o zaman.
- Rica ederim.
Melez giderken Leo'yla baş başa kaldık. Kılıcımı elime aldığımda Leo da hemen kılıcına davranmıştı. Seri hareketlerle kılıç kullanıyorduk. Aslında kılıç kullanışı iyiydi fakat gücünün tamamını kullanmadığı çabucak düşüyordu elinden. Ona birkaç hareket gösterip epey zorladım. Saatlerce kılıç eğitimi yaptık. Kolay kapıyordu gösterdiklerimi.
Kılıçtan sonra ok eğitimine geçmiştik. Apollon'un çocukları bu konuda epey yetenekliydi. Leo birkaç saat boyunca onlardan eğitim aldı. Başında durduğum için savsaklayamamıştı. Akşam yemeğine iki saat kala ormandaki engellerin bulunduğu yere geldik.
- Beni takip et bakalım.
Engellere diğer melezlerle birlikte başlamıştık. Birkaç turun sonunda Leo'nun pestili çıkmıştı. Ben ona göre daha enerjik duruyordum. Tahminime göre bir ay içinde onu istediğim seviyeye getirebilirdim.
- Bugünlük bu kadar. Yarın daha erken saatte başlayacağız eğitime. Hafta sonu da bayrak yarışı var zaten. O zamana kadar seni biraz daha güçlendirmiş oluruz. Bir aya her şey hallolur.
- Bugünkü eğitimden sonra ölü gibiyim resmen ve sen bana bunun başlangıç olduğunu mu söylüyorsun şimdi?
- Yapacak bir şey yok Leo. Görevlere çıkmak istiyorsan gelişmek zorundasın. Sonsuza dek burada kalamazsın. İllaki dış dünya da işlerin olacak. Hadi git bir duş al, daha akşam yemeği yiyeceğiz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alfa'nın Meleği (TAMAMLANDI)
FantasyMaria ANDERSON; yarı tanrı yarı kurt olan bir melez. Her şey büyük annesi ile Poseidon'un tanışmasıyla başladı. Kader ağlarını örerken dört kadın, Olimpos'un kaderini belirleyecek kehanetlere sahip oldu. Kehanetler yüzyıllar boyunca adım adım oluşur...