"Hıçkırmaktan nefesimin kesildiği , bir yudum su içemediğim ve bu kez ölmeme ramak kaldı dediğim geceden bile , sağ çıktım . Sanırım ölüm ; ya beni sevmiyor , yada ten rengime yakışmıyor. "
:;:;;:;;::;::;::;;:;;::;::;::;::;::;::;::;:::;::;:::;::;::;::;;::
Evden hızlıca çıkıp annesinin arabasının kapısını açıp içine binip elindeki çantayı arka tarafa koymuştu.
Şoför koltuğuna oturan annem önce bana dönüp gülümsemiş sonrada arabayı çalıştırarak ilk durağımız olan sahaflara yol almaya başlamıştık .
Sahafların bulunduğu caddede müsait bir yere park ettikten sonra hızla arka tarafa fırlattığım çantamı alarak arabadan inip annemin yanıma gelmesini bekledim .
" Annecim , saat on iki olmadan annemin yanına gitmemiz gerek bilirsin öğle yemeğine yetişmezsek annem bizi hadım eder " yapardı valla hiç kızı, torunu acımazdı . En hassas olduğu konuydu yemeğe saatinde gelinmeli ve öğünler atlatılmamalıydı.
"Canım kendimi seviyorum anne " dediğimde gür bir kahkaha atmış ve koluma girerek karşımızda bulunan sahafa girmiştik.
( Temsili fotoğraftır )
Kapıdan girdiğimiz andan itibaren dükkanda ilgimi çeken ilk şey kitap ve kahve kokusunun harmanlanmış o kokusuyla mest olmuştum.
Annemin kolundan çıkarak klasik kitapların bulunduğu rafa doğru ilerleyip elime geçen ilk kitabı incelemeye başlamıştım sonra diğerini sonra diğerini derken elime aldıklarım baya bir ağır gelmeye başlamıştı ne yazık ki daha alacağım çok kitap vardı.
Elimdeki kitabı pes ederek yeniden rafa koyduktan sonra çantamdan telefonumu çıkarıp saatin kaç olduğunu baktım nerdeye on bir olmak üzere olduğunu gördüğümde elimdekilerle birlikte kasaya ilerlemeye başlamıştım.
Tezgahın önünde duran ellili yaşlarında kadın bana sıcak bir tebessüm ettikten sonra elindekileri alıp hızlıca poşetlemeye başlamıştı.
Annem yanıma gelerek parayı ödedikten sonra hızlıca kitapçıdan çıkmış ve anneanneme gitmek için yola koyulmuştuk .
"Annecim babanı ararmısın bu akşam eve gelecek mi yoksa nöbeti mi var onu bir öğren "
"Tamam" elimi hızlıca çantamın içine daldırırken , elime telefonum haricinde her türlü nesneye dokunmuş ama bulamamıştım .
Elime sonunda ulaşan telefon ile gülümseyip hızlıca kilit ekranını açarak en son aranınanlardan olan babamın numarasını tıklayıp hemen kulağıma götürmüştüm üç dört çaldırış sonrası telefon birkaç hışırtıdan sonra açılmış ve babamın o karizmatik sesi kulaklarımda dans etmeye başlamıştı .
" Nasıllarmış benim göz ağrılarım bensiz gününüz kötü geçmiyordur inşallah "
" Muhteşemiz babacım ama senin umduğun gibi kötü bir gün geçiriyoruz aksine çok şahane bir gün geçiriyoruz "
"İyi madem "
"Yaa üzülme babacım annemin bir dahaki izninde seninle beraberde gezeriz sıkıntı etme "
"Ee sözümü aldım ben bir kere eğer ana kız beni satarsanız öcümü alırım ona göre "
" Söz veriyorum fake atmıyoruz bir dahakine beraberiz ona göre , bu arada baba akşama nöbetin varmı annem soruyordu ondan rahatsız ettim seni "
" Erkenden evde oluyorum o zaman o halde akşama size bir et sote yapayım parmaklarınızı yersiniz "
"Aslan babam öpüyorum eve erken gel bu minnoş kızın karnı pek dayanmaz "
"Yerim o minnoş kızı akşam o zaman , minnoşum benim şimdi kapatmam lazım selam söyle "
"Güle güle "
Telefonu yüzümde gülümsemeyle kapattığımda annem babamın evde olacağını anlamış olmalıki arabayı anneannemin evinin önünde durdurmuş ve hızlıca inip kapının önüne geldiğimizde kapı biz daha kapıyı çalmadan açılmış ve anneannem annemi kucaklayıp sarıldıktan sonra yüzünü bana çevirerek sıcacık gülümseyip koltuk altlarından tutarak hızlıca kucaklamıştı.
:;:;;;;:;;:;;:;:::;;:;;:;;:;;::;:;;::;:::;:;::;::::::::::::;::;::
LÜTFEN EMEĞE SAYGI İÇİN VOTELEYİN EĞER BU SİZE ZOR GELİYORSA OKUMAYIN.
Oy sayısı : 35
Yorum sınırı : 25
+4 takipçi
Gidip FERFECİR ' e bölüm yazıyorum onada uğruyabilirsiniz .