İki arkadaş güzel bir cumartesi günü geçirmiş, yeni bulmuş oldukları diziyi izlemeye başlamışlardı.
Felix odağını bozan mesaj sesiyle yere önceden bırakmış olduğu telefonu eline alarak ne geldiğini kontrol etti.
-
hyunjin
felix bize gelsenize dizi film fln izleriz seungmin gelin diye basimin etini yedifelix
tamam geliriz ne izleyecegizhyunjin
seungmin yeni bir diziye baslamis alice in borderland diye onu izletir sanırımfelix
tamam changbinr sorayım geliriz birazdan-
"Changbin?" Koltukta yatarak televizyonu izleyen gence seslendi, Felix."Hm."
"Seungmin ve Hyunjin çağırıyor gelin bize dizi film falan izleriz diye. Gidelim mi?"
"Olur. Üzerime bir şey giyip geliyorum." Yerinden kalkarak sıcaktan dolayı üzerine hiçbir sey giymemiş olan genç ikisinin kullandığı odaya girmişti.
Felix ayağına bir terlik geçirerek anahtarı kilide takmış, Changbin'i bekliyordu.
"Geldim, hadi inelim."
Felix kapıyı bir tur kilitleyerek anahtarı şortunun cebine atmış aşağı inmişlerdi. Kapıyı çaldığında karşılarında tanımadığı bir yüz onları karşılayınca bir anlık yanlış daireye geldiklerini düşünmüşlerdi.
"Yanlış mı geldik?" Felix tereddüt ederek konuştu.
"Hayır, hayır. Seungmin birinin geleceğini söylemişti, doğru geldiniz." Kapıyı sonuna kadar açarak içeri geçmelerini sağladı aynı onlar gibi öğrenci olan çocuk.
"Ben Jisung, bu arada. Bizi beklemiyordunuz sanırım aslında biz de geleceğimizi bilmiyorduk. Seungmin çağırdı." Jisung kapıyı kapatarak içeride koltuklara yayılmış birini daha gördü. Hâlâ Hyunjin ve Seungmin'i görmemişlerdi.
"Hyunjin! Arkadaşların geldi." Koltukta kanallara göz gezdiren genç konuşmuştu.
"Oh.. hoş geldiniz. Sürpriz oldu ama bunlar bizim en yakın arkadaşlarımız. Jisung ve Minho." Eliyle ikisini göstererek cümlesine devam etti. "Onlar planda yoktu ama Seungmin ne kadar çok o kadar iyi dediği için gelmelerini istedik. Umarım sıkıntı değildir."
"Hayır, tabii ki. Neden sıkıntı olsun ki. Ben Felix, memnun oldum." Felix, Jisung'un yanına boş olan tarafına oturarak konuştu. Changbin hâlâ ayakta dururken Felix onu yanına çağırdı.
"Ben Changbin."
"Ben de Minho. Jisung'un sevgilisiyim." Jisung'u kolunun altına alarak sıcak gülümsemesini sunmuştu yeni tanıştığı insanlara, Minho.
"Umarım homofobik değilsinizdir." Minho onların bakışlarından bunu anlayarak konuştu, fakat yanlış anlamıştı.
"Hayır, değiliz. Yani ben değilim Felix'i bilemem ama." Eliyle arkadaşını göstererek şaka maksatlı gülmüştü. "Aslında yakışıyorsunuz."
"Ne zaman homofobiklik yaptım sorabilir miyim?" Felix kendisine çatık kaşlarla bakarken koltukta oturan dörtlü gülmeye başlamıştı.
"Dalga geçiyorum sadece."
"Peki, tamam." Yüzünü Changbin'in yüzüne ters çevirerek konuştu.
Hyunjin kucağında patlamış mısır, cips benzeri abur cuburlarla gelince Changbin kucağındakileri alarak sehpanın üzerine bırakmıştı.
"Seungmin mutfağa yapıştı sanırım." demişti, Felix. Geldiklerinden beri mutfaktan dışarı adımını atmamıştı, Seungmin.
"Selam. Geldim ve dediklerini duydum Felix." Tepside içeceklerle gelerek onları da sehpaya bıraktı.
"Duy. N'apayım." Omuz silkerek avcuna aldığı mısırları yiyordu.
"Başlatıyorum diziyi susun be!" Minho konuştuğunda herkes sessizleşmiş, dizinin giriş müziği duyulmuştu.
...
İlk bölümü bitirdiklerinde hepsinin aklında aynı şey vardı. 'Bu dizi izlediklerinin en iyisiydi.'
"Seungmin'e diziyi bulduğu için bir öpücük." dediğinde Minho sevgilisine bir bakış atarak.
"Ne?" demişti.
"Minho abartma istersen. Seungmin benim arkadaşım." Jisung dudaklara öpücük bıraktığında Hyunjin öğürmüştü.
"Hyunjin, peçeteleri getir canım."
"Ne peçetesi?" diyen Felix'i Jisung cevaplamıştı.
"Minho bir keresinde Hyunjin hiç susmadığı için ağzına peçete sokmuştu da ondan bahsediyorlar."
"Ne? Şaka yapıyorsun?" Changbin anlık boşluğuna gelerek gülmeye başlamıştı. Arkadaşlarının komik olduğunu anlamıştı. "İyiymiş."
"O gün çok komikti fotoğrafı da var hatta, bir saniye." Jisung cebinden telefonu çıkararak galerisini açmıştı, tam göstermek üzereyken elinden çekilen telefonla hepsi Hyunjin'e dönmüştü.
"Hayır ya! Rezil oluyorum sürekli, sikeceğim seni Minho."
"Sen hep rezildin zaten. Dikkat et bebeğim ben seni sikmeyeyim." Göz kırparak telefonu yerde oturan gençten almıştı.
"Oha! Hyunjin..." dedikten sonra kahkaka atmıştı, Felix.
"Olum çok iyi bu."
"Sizi komşuluktan atıyorum, kalleşler." Kollarını kavuşturmuş televizyona geri dönmüştü.
"Hyunjin...Hayat bazen böyledir." dedi Seungmin, yanında oturduğu arkadaşının sırtını sıvazlıyarak.
"Yürüyün gidin ağzınıza sıçayım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
We have each other ∴ Changlix [✓]
FanfictionFelix ve Changbin aileleri tarafından yetimhaneye bırakılan iki çocuktu ve 18 yasina gelmiş olan bu gençlerin başlarının çarelerini bakmaları gerekiyordu... [düz yazı+ text] başlama [050721] bitiş [170921] #1chanmin #2 changlix