Bölüm 12

8.1K 562 129
                                    

Medya tanıdık geldi dimi 🤭

Bir telefona bir bana baktı. Yüzündeki afallamayı görebiliyordum.

" Onun hesabının sende ne işi var?"

Hala anlamamıştı hatta Mürüvvet'le benim bu işi beraber planladığımızı bile düşündüğüne emindim. Bir nevi doğruydu aslında.

" O benimde ondan."

"Ne?"

Yüzü allak bullaktı. Ona hak veriyordum, kim olsa dumur olurdu. Yediğim bok yenilir yutulur cinsten değildi.

Bir adım geri çekilip kafasını ellerinin arasına aldı.

" Aklımı mı sınıyorsun sen benim?!"

Hem aklını hem kalbini sınıyordum aslında ama bunu diyip yiyeceğim dayağı erkene almayacaktım.

" Nurullah lütfen otur , otur ki sana her şeyi açıklayabileyim."

" Ulan ne oturması. Sen beni oyuna mı getirmeye çalışıyorsun?"

Siz demek istiyordu, Mürüvvet'le sen demek istiyordu ama dili varmıyordu. Böyle güzel bir insandı işte.

" Böyle olmasını istemedim. Ama seni polise vereceğim diyince devam ettirmek zorunda kaldım. Korkmuştum çünkü hapse girmek istemiyordum."

Elleriyle bir şeyleri parçalamak istiyordu. Kabına sığamıyordu ama dişlerini sıkıp dinledi beni.

" Özür dilerim Nurullah,  seni kandırmak istemedim, o yüzden muhabbeti kesmek istedim zaten. Sözümü tuttuğumu bil diye de kazandığım yeri facebook'a yazdım. Geleceğini tahmin etmemiştim.

İşin özü Mürüvvet aslında Muammer'di. Yani benim."

Ölüm sessizliği kapladı her yeri. Seni seviyorum demek istiyordum ama zıvanadan çıkarıp elini kana bulatacağımdan korktuğum için diyemiyordum.

" İstersen okula sorabilirsin. Bu yıl atanan tek öğretmen benim."

Yine bana asırlar gibi gelen sessizliğin ardından Nurullah konuştu, sesi buz gibiydi.

" Peki profilindeki kim?"

Profilimdeki resmin öncesinin ve sonrasının olduğu fotoğrafı açıp ona gösterdim.

" Benim, sadece shop var."

Gözlerini sımsıkı kapayıp açtı. Ne yaşadığının ayrımına varmaya çalışıyordu. Yerinde sendeleyip koltuğa çöktüğünde ona yaklaşmak istedim ama buz gibi bakışlarını görünce geri çekildim.

" Attığın fotoğlaflar peki?"

Yüzüm kıpkırmızı olmuştu. Nasıl o fotoğraflar benimdi seninkilere de baka baka mastürbasyon yaptım derdim ki?

Bir mucize olsun , olsun ki bunu söylemem gerekmesin.

Ama olmadı. Keşke evdeki delici kesici aletleri saklasaydım.

" Neyse önemli değil zaten. Ben gideyim."

Koskoca adam gözlerimin önünde çökmüştü.

" Dövmeyecek misin beni?"

Manidar bir gülümseme takındı.

" Ne fayda ki? Giden geri gelecek mi ?"

Küçüldükçe küçüldüm onun içliliği karşısında. Şimdi daha iyi anlamıştım ki o Mürüvvet'i sevmişti. Aynı Muammer'in onu sevdiği gibi. Şimdide hiç var olmamış birinin yasını tutuyordu. Onun kaybını hissediyordu.

" Nurullah, özür dilerim."

"Merak etme şikayet edecek değilim seni, yolun açık olsun."

Nurullah kapıyı çekip çıktığında bir hışımla kapı gerisin geri çalınmaya başlamıştı.

Kapıyı açar açmaz içeriye daldı.
Burnundan soluyordu. Eliyle tüm saçlarını koparmak istercesine çekiştiriyordu.

" Ulan. Nasıl ya nasıl?! Sana gönderdiğim fotoğraflar vardı. Gece yarısı azdın diye fotoğraf attım ben sana ne biçim bir sapkınlık bu."

Sanki çatur çutur nudeleri isteyen o değilmiş gibi davranıyordu ama bunu dile getirmedim. Hatta sesimi bile çıkarmadım.

Ve Nurullah gitti, ben bittim.

........

1 aydır ruh gibi geziyordum. Ne yediğimden ne içtiğimden bir şey anlamıştım. Belki çekip gitmek yerine ağzımı yüzümü kırsaydı bu kadar kötü olmazdım.

Onun insanlığı altında ezildikçe ezildim. Gözümde daha da büyümüştü şimdi. Dersleri ruhsuz bir şekilde işlediğim için bir kaç kez şikayet edilsemde elimden başka bir şey gelmiyordu.

Okuldan eve gelir gelmez ağlamaya başlıyordum. Duygusal bir çöküşe geçmiştim. Bir yandan keşke söylemeseydim derken bir yandanda iyi ki söyledim benim gibi birine umut bağlamamış oldu en azından diyordum.

Öyle böyle ilk yılı bitirmiştim sonunda. Dönecek kimsem yoktu. Yine yanlız, yine umutsuzdum. Bu sefer bana iyi gelecek bir Nurullah'ım yoktu.

Kaybedecek neyim kalmıştı ki. Kendi ismimle bir hesap açıp Nurullah'a yazmaya başladım. Kendi resmimi koymuştum profile.

....
Muammer: Nurullah benim, Muammer. 05.07.20..

Muammer: Cevap vermeyeceğini biliyorum ama kendimi durduramıyorum. 06.07.20..

Muammer: Seninle konuşurken nefes aldığımı hissediyordum. Son bir yıldır nefesim kesilmiş benim. 07.07.20..

Muammer: Tamam bir şey yazma ama ben yazmaya devam edeceğim. Özür de dilemiyorum artık. İyi ki seni tanımışım. 08.07.20..

Muammer: Görüp görebileceğim en delikanlı adamsın sen. Tanışma vesilemiz kötü olsa da seni başka türlü tanıyamazdım o yüzden pişman değilim hiç bir şey için. 09.07.20..

Muammer: Ailemden uzaktayım, zaten varlığım ya da yokluğumun hiç bir zaman önemi olmadı onlar için. 10.07.20..

Muammer: Ama şimdi sen varsın konuşmasanda olur. 11.07.20..

Muammer: Hani demiştin ya gönderdiğin fotoğraflar kimindi diye. Benimdi hepsi. Senin için çekiyordum. Zaten başkasının fotoğrafını da göndermem sana. Godoş muyum ben. 12.07.20..

Muammer: Ve evet gönderdiğin resimlerin her bir zerresini ezberledim. Benim içindi onlar. Biliyor musun seni gördüğümde ellerini tanıdım. 13.07.20..

Muammer: Ve Nurullah. Ben erkeğim ve seni seviyorum. En az senin Mürüvvet'i sevdiğin kadar. Deli gibi seviyorum. 13.07.20..

Yazıyor.. yazıyor..

Nurullah: Ne?! 13.07.20..

Ben bu Muammer'le baş edemiyorum helpp🏃‍♀️

Dövecek sandınız dimi Muammer de öyle sandı ama hala geç değil asdf 😘

Atanma Harekâtı - GAY-  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin