Medyada ki video hayatımda gördüğüm en iyi mashup olabilir...😩🛐
Deri koltuğumda biraz daha oturmanın ardından, aklıma gelen fikir ile bir hışımla kalkmıştım.
Yoongi'yi bulmamızın bu kadar zor olacağını, herkes onu normal bir katil sanarken, onun bu kadar iyi planlar yapacağını kimse tahmin etmemişti.
Odadan nasıl çıktığımı bile umursamayıp, tek isteğim bir an önce namjoon'un odasına gidebilmekti. Etraftaki, insanları umursamayıp bir çoğuna çarparak ilerliyordum. Herkes, şaşırmış bir şekilde bana bakarken hızla namjoon'un odasına girebilmiştim.
Kapıyı sertçe açmam ile birlikte namjoon korkmuş olacak ki, sandalyesiyle geriye kayarak gözlerini bana dikmişti.
Derin bir nefes alarak, kapıyı kapattım. Ardından namjoon'un yanına gelerek, ellerimi masanın üzerine koyarak bir nevi destek aldım.
"Ne oldu Hoseok? Ne bu telaşın amına koyayım, alacaklıymış gibi?"
Eh, namjoon ile liseden beri beraber olmamızdan dolayı, insan içinde olmadığımız vakitlerde birbirimize bolca küfür edip, bunu asla sorun etmiyorduk.
Namjoon'un bu dediğine göz devirip, direk konuya girmiştim.
"Onu bunu boşver de, sanırım bir plan buldum gibi."
"Ee, anlat o zaman planını?"
Rahatça anlatabilmek adına, masanın önünde bulunan koltuklara oturmuştum.
"Şimdi, biz bu Yoongi'nin yüzünü bilmiyoruz ama bunun jungkookve jimin adında arkadaşı olduğunu biliyoruz değil mi?"
Namjoon dirseklerini masaya yaslayıp, ellerini çenesinin altına koyarak beni dinliyordu.
"Evet, doğru bu."
"Ben de diyorum k-"
Odaya telaşlı bir şekilde Gyu'nun girmesiyle sözüm yarıda kalmış ve ikimizde ona dönmüştük.
"Hoseok hyung! Yoongi'nin yerini tespit ettik ve şuan kardeşiniz taehyung'un bulunduğu eve yol almakta."
Gyu'nun dedikleriyle birlikte, olanları idrak edememiş ve olduğum yere çivilenmiştim. Ardında namjoon'un hızla sandalyesinden kalkarak bağırması bir olmuştu.
"Bunu neden şimdi söylüyorsun Gyu!"
namjoon'un bağırması ile gyu başını eğerek konuşmuştu.
"Üzgünüm efendim."
namjoon derim bir nefes almış ve tam konuşacakken, sözünü kesmiştim.
"Gyu'ya bağırma joon! Onun bir suçu yok."
Kendime gelmemle beraber ayağa kalkmış ve Gyu'nun yanına gitmiştim.
"Gyu sen ekiplere söyle, taehyung'un evine gitsinler. Namjoon sen de benimle gel."
Tam kapıdan çıkmamla, aklıma gelen ile tekrardan Gyu'ya dönmüştüm.
"Bu arada, ekiplere söyle sakın evin önünde bulunmasınlar. Yoongi'yi görebilecekleri bir ara sokakta bulunsunlar. Bu sefer işleri batırmak istemiyorum."
Gyu, bu dediklerimle başını sallamış ve yanımızdan ayrılmıştı. Gyu'nun ardından ben de hızla kendi odama gitmiştim.
Odama gelmemle beraber dolapta bulunan, ekipmanları ne olur ne olmaz adına giyinmiştim.
Odadan çıkmamla beraber namjoon'un da ekipmanlarını giyinmiş bir şekilde geldiğini görmüştüm.
Başımı hafifçe sallayıp, asansörü çağırmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Behind the Curtain / Sope
Fanfiction+82 ** **** **** : Oh, zaman daralıyor Jung Hoseok. Hala beni bulmak için seferber olman ne acı. Ama biliyor musun, sana kötü bir haberim var; Beni bulman, sandığın kadar kolay olmayacak. İyi şanslar... 🥇#yoonseok 🥈#ukegi top!Hoseok bottom!Yoongi