Kızıl Tilki Ve Karanlık Lord (AU)

Küçük Tilki

Y/N Markler'ın anlatımı;

Kahvaltı bittikten sonra ders için büyük salondan ayrıldım. En erken ben kalkmıştım masadan. Koridor boştu. Bir kol tarafından çekildim ve sırtımda bir acı hissettim.

Duvara çarpmanın etkisi yavaş yavaş geçerken beni kimin çektiğine baktım. Tom'du.

Ben: Ne istiyorsun Riddle? Uzak dur artık benden.

Elleriyle boğazımı kavradı. Çok sıkmıyordu fakat nefes almamı zorlaştırıyordu. İstesem onu çoktan etkisiz hale getirirdim ama sadece bekledim. Gözleri kırmızıya dönmüştü. Şuan bunu yapanın o olduğundan bile emin değildim.

Tom: Bana ihanet ettiğin yetmiyormuş gibi birde iyilik meleğimi olmaya karar verdin?!

Ben: Saçmalama Tom! Ben senin istediklerini yapamam. Ben griyim, siyah değil. Biz düşmanız. İstediğimi yaparım ve bana karışamazsın!

Tom: Bir sırrını bildiğimi unutuyorsun Kızıl Tilki!

Ben: Sende unutuyor gibisin Riddle, bende senin hakkında birşey biliyorum. Slytherin varisi Tom Riddle, yeni yükselmeye çalışan karanlık Lordmuş. Benim hakkımda sadece Kızıl Tilki olduğumu biliyorsun. Beni tehdit etmeye sakın cüret etme!

Boğazımı daha da sıkmaya başladı. Acımıyordu fakat nefes almam gittikçe zorlaşıyordu. Ellerini tuttum bacaklarımı yukarı çekip karnına tekme attım. Karşı duvara yapışınca afallamıştı.

Ben: Yine beni hafife alıyorsun. Ben kimseye ihanet etmedim Tom, sana en başında kölen olmayacağımı söylemiştim zaten.

Tom: Sana benim tarafımda ol dedim ve sende kabul ettin. Sonra da gitmiş aptal bir melezi kurtarıyorsun.

Ben: Birincisi işareti almadım. İkincisi o aptal melez dediğin savunmasız bir kadındı. Hiçbir zaman sütten çıkmış ak kaşık olduğumu ima etmedim lakin ben masumlara yardım eder benimle zıtlaşanı öldürürdüm Riddle.

Tom: O zaman neden en başında bana katılmayı kabul ettin?

Bunu sorarken çok tuhaf bakıyordu.
Kızgın değil aksine üzgün çıkmıştı sesi. Belkide sadece manipüle etmeye çalışıyordu.

Ben: Emin ol bunu bende bilmiyorum... Belki sadece güçlü olanın yanında olmak istedim, belkide güçlerimin getirdiği bir önseziydi...

Tom: Ne demek istiyorsun?

Ben: Bazı şeyleri isteyerek yapmıyorum. Güçlerim gelecek hakkında birşeyler sezip beni yönlendiriyor. Ama kendime döndüm ve yanlışı farkettim. Sırf nasıl doğamayacağını seçemeyen insanları katletmek tam bir aptallık. Bunu seçebilselerdi kim bir mugglelar arasında büyümeyi seçerdi ki?

Tom daha da sinirlenmişti.

Tom: Amacım hepsini öldürmek değil zaten mankafa! Sadece bizim onlardan üstün olduğumuzu anlamalarını sağlamak. Yıllardır suçsuz cadı ve büyücüler katledilirken bakanlık bunları örtbas etti. Onlara haddini bildirip hakketiğimizi alacağız.

Ben: Senin amacın cadı ve büyücü haklarını savunmak değil, herkesi kölen yapmak. Aptal mı sanıyorsun sen beni? Aynı zamanda bizlere de üstün olduğunu göstermek istiyorsun çünkü sen kibirli bir manyaksın!

Tom'un öfkeden koyulaşmış gözleri artık siyah denebilecek derecede kararmıştı. Koridorda derin bir aura geziniyordu. Eminim uzatsam onun sihrini tutabilirdim sanki. Kara büyü neredeyse tüm hücresine işlemişti. Bunu durdurmazsam bütün bakanlık bu gücü hisseder ve kontrol altına almaya çalışırdı.  Kısacası bakanlık onlardan güçlü her kim varsa azkabana atmayı hedefliyordu.

Ben: Tom kendine gel.

Tom: Ne oldu küçük Tilki? Korktunuz yoksa?

Ben: Saçmalama! Bakanlığı buraya mı çekmek istiyorsun? Dumbledore'un bunu hissetmesine ramak kaldı. Sence bu gücün kaynağını tahmin edemezmi sanıyorsun?

Tom bana hak vermiş olacak ki gözlerini normale çevirdi ve büyü gücünü geri çekti. Koridorda uzaklaşmaya başlamadan önce bana baktı ve son kez;

- Bu iş burada bitmedi küçük Tilki...

***

Rezalet ve saçma bir bölüm oldu.
Yazmaya gözüm almazsa ve üşenerek yazarsam çok saçmalıyorum ya jajxjxjsjajwjw

Neyse yeni bölüm istemek dışında bölüm Hakkında yorum yaparsanız sevinirim 😊💖💖💖