...
Zeynep ile Arda yollarına devam etti . Çeken yer upuzun gezinmelerine rağmen bulamamışlardı . Havada iyice kararmıştı . Zeynep en sonunda ağaca çıkmayı düşündü .
Zeynep : Tüm telefonları bana ver bende ağaca çıkıp bakacağım .
Arda : Adadayız çekmesi imkansız .
Zeynep : Burası turistik ada . Az ilerisi de tatil köyü olan ada ! İllaki çekmeli .
Arda : Tamam ama ben deneyeyim .
Zeynep : Gerek yok . Telefonunu alayım .
...
Arda telefonunu Zeynep'e verdi ve '' Dikkatli ol . '' diyerek onu uyardı . Zeynep ağaca tırmanmaya çalıştı . Ağacın yarısına geldi . Telefonları kontrol etti ama hala çekmemişti . Arda'ya dönüp hattını sordu . Arda Turkcell cevabını verince Buğra'nınkini sordu . O da Turkcell imiş . Elinden telefonu atamayacağını anlayınca devam etti . Tam eli kaymış düşüyordu ki Buğra'nın telefonunu elinden atıp sıkıca tutundu .
Arda : Dikkat et !
Arda bunu söylerken Buğra'nın telefonunu da tutmuştu . Zeynep biraz daha yukarı çıkınca çekiyor mu diye baktı . Çekmiyordu . Bir eliyle tutundu ve kolunu olabildiğince yukarı uzattı . Bir çubuk çekiyordu . Şimdi kimi arayacaktı ?
Zeynep : Çekiyor ama kimi arayacağım .
Arda : 112 .
Zeynep : Onu aramak için mi çıktım ağaca deli misin ?
Arda : Ee o zaman şu numarayı yaz . 0547 ...
Zeynep numarayı çevirdi ve hoparlöre alıp kolunu yukarı kaldırdı .
Zeynep : Bu kimin numarası .
Arda : Adadan bir arkadaşın .
Numara 3. Çalıştan sonra açtı. Zeynep ilk önce Arda'nın ismini verdi daha sonra nerede olduklarını söyledi . Arkadan Arda kendi sesini bağırarak adama duyurmuştu . Tam konuşmaya devam ederken hat kesilmişti . Karşı tarafın ne dediği anlaşılmamıştı ama en azından nerede olduklarının haberini verebilmişlerdi . Zeynep tam ağaçtan iniyordu ki ayağı kaydı ve doğruca ağaçtan düştü . Arda onu havada tutmaya çalışırken ikisi birden yolu boylamıştı .
Zeynep : Ah bacağım .
Arda : İyi misin ?
Zeynep : Gibi mi görünüyorum ?
Arda : Hadi kalk gidelim .
Arda Zeynep'in kalkmasına yardım etti . Zeynep yürümeye çalışır iken Arda da yardım ediyordu. En sonunda seke seke de olsa sahil kenarına çıkabilmişlerdi . Bu sırada Buğra ateş yapmaya çalışırken Yağız ile Nilsu teknedeydi . Nilsu Yağız'a sımsıkı sarılmıştı . Sanırım gerçekten de yılan zehirliydi çünkü Nilsu'nun yüzü soldukça solmuştu . Ateş yandı ve Yağız Nilsu'yu ateşin başına götürdü . Nilsu titriyordu .
Buğra Zeynep ve Arda'nın geldiğini görünce hemen telefonları sordu .
Buğra : Telefonlar ne oldu çeken bir yer bulabildiniz mi ?
Zeynep : Evet ama konuşma esnasında yine kesildi .
Buğra : Sen iyi misin ?
Zeynep : Ağacın tepesinde çekiyordu sadece . İnerken de işte gördüğün gibi .
Buğra : Hadi gelin oturun .
Zeynep ile Arda oturdu . Şimdi tek yapabilecekleri beklemekti . Bu sırada topladıkları odunlar da bitmek üzereydi . Yakında soğukta kalacaklardı . Tam bu sırada denizden bir ışık gelmişti . Dönüp baktıklarında bir tekne onları karşılamıştı . Demek konuşma işe yaramıştı . Herkes kalktı . Tekneye kısa sürede bindiler . Teknede Arda en az 100 kere teşekkür etti . Arda Zeynep'e merhem sürdü . Yağız ile Buğra Nilsu ile ilgileniyorlardı . Nilsu'nun bilincini kaybetmemesi için çalışıyorlardı . En sonunda tekne karaya indi . En yakındaki bir hastaneye hızla gittiler . Burası minik olduğundan ne kadar etki bir tedavi olurdu bilinmiyordu tabi .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Ada Macerası
AventuraBir adaya düşmüş 3 erkek ve 2 kızın maceraları ... Tekne gezintisi yaparken teknenin bozulması ile kahramanlarımızın internet çekmeyen bu adada mahsur oluşunu konu edinen bir hikayedir . Karakterlerimiz Buğra , Nilsu , Yağız , Zeynep ve Arda'nın bu...