Merhaba! Bölümü kontrol etmeye pek vaktim olmadı, umarım beğenirsiniz. ❤️❤
---
Draco Malfoy, gri soğuk gözleriyle Gryffindor masasındaki dörtlüye bakıyordu. Hiç birinin keyfi yok gibi görünüyordu. Eğer şimdi, Bethany'ye baloya onunla gelip gelemeyeceğini sorarsa, aniden dört tane lanet yemeyeceği kesin değildi.
"Şey... Turnuva şampiyonlarının dans etmeleri gerekmiş," dedi Harry kıpkırmızı olarak. Kelimelerin ağzından nasıl çıktığını bilmiyordu. Aslında utanılacak bir şey de yoktu.
"Sen dans etmeyi bilmezsin ki," dedi Bethany gülerek. Harry ona, sanki olağandışı bir şey söylüyormuş gibi baktı. Hermione gülerken aniden boğazına kaçan yemek parçasıyla öksürmeye başlamıştı. Ron'sa Hermione'nin sırtına vuruyordu.
Elinde not kağıdıyla ikinci sınıflardan bir Slytherin öğrencisi, Bethany'nin yanında durdu. Boyu o kadar ufaktı ki, uzaktan bakan biri oturduğunu sanabilirdi. "Şey- bu notu sana iletmem istendi," dedi ve not kağıdını Bethany'nin eline tutuşturup hızlıca oradan uzaklaştı. Bethany arkasından seslenecekti fakat vazgeçti. Notu açıp arkadaşlarının duyabileceği şekilde okudu.
"Merhaba. Düşündüm de, belki benimle baloya gelmek istersin? Henüz gelen tüm teklifleri reddettin ve ben de şansımı denemek istedim."
"Kimden geldiği yazmıyor mu?"
"Hayır."
"Kim olduğunu öğrenmek için ilan vermemizi istiyor sanırım."
Bethany kağıdı buruşturup cübbesinin cebine koydu. "Birisi şaka yapıyor olmalı."
"Yani hâlâ partneriniz yok, öyle mi?" dedi Hermione.
"Yani bir bakıma öyle..." dedi Ron düşünceli biçimde.
"Bir bakıma mı?"
"Sen ve ben birlikte gidebiliriz? O zaman Harry ve Bethany de birlikte gider... Ve hepimizin partneri olmuş olur." dedi Ron.
Hermione omzunu silkti. "Olmaz."
"Ne? Ama niye?" dedi Ron sesini yükselterek. "Olmaz çünkü zaten başka biriyle gidiyorum." dedi Hermione. Ardından masadan kalktı ve büyük salondan çıktı. Ron arkasından bağırmak için ağzını açtı fakat Hermione çoktan gitmişti.
"Niye her şeyi son güne bırakmak zorundayız ki!? Siz ikiniz! Gelen tüm teklifleri reddettiniz ve bir de bana bakın!" diye söyleniyordu Ron ağlamaklı bir ses tonuyla. Bethany gülmemek için nefesini tutmuştu. Harry de aynı şekildeydi. Ron gözlerini tabağından ayırmıyordu. Çünkü birbirlerine bakarlarsa ciddiyet bozulacaktı.
---
Balo bitiminde Bethany büyük salondan çıkıp, duvara yaslanmış olan Draco'ya kısa süre baktı. Gerçekten çekici duruyordu. Gri gözleri her zamanki gibi soğuk ve mesafeliydi. Sarı saçları, bakımlı halini koruyordu.
Bethany ise her zamankinden çok daha güzeldi. Siyah, yere kadar uzanan askılı elbisesi ve dalgalı saçlarıyla muhteşem görünüyordu. Draco ona bakarken bir süre dalıp gitmişti.
Bethany, Gryffindor salonuna gidiyordu ki, arkasından seslendiğini duydu. "Neden cevap vermedin?" dedi yumuşak ses tonuyla.
"Pardon?"
"Sana yazdım ve senden de bir cevap bekledim. Ama sen cevap bile vermeden Potter'ın davetini kabul ettin."
Bethany gözlerini Draco'nun grileriyle buluşturdu. "Beni davet mi ettin? Ah, sendin değil mi?" Draco anlamadığını belli eden bir şekilde kaşlarını çattı. "Bana verdiğin notta ismin yazmıyordu ki. Niye direkt söylemedin?"
Draco bir süre duraksadı. "Bu bir mazeret değil!"
"İyi o zaman bir daha isimsiz bir mektup alırsam, sana yazıp yazmadığını sorarım." dedi Bethany, kaşlarını çatıp. Draco onu duymamış gibi yapıp zindanlara yöneldi. "Belki seni tek yakalayabilseydim direkt söyleyebilirdim." dedi. Bethany onun duymayacağı şekilde taklidini yaptı ve Gryffindor salonuna çıktı.
Aklına gelen şeyle bir süre duraksadı. Draco Malfoy, gerçekten onu baloya mı davet etmişti?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐼 𝑙𝑜𝑣𝑒 𝑦𝑜𝑢 𝑓𝑜𝑟 𝑖𝑛𝑓𝑖𝑛𝑖𝑡𝑦 || 𝐷𝑟𝑎𝑐𝑜 𝑀𝑎𝑙𝑓𝑜𝑦
FanfictionBaşucundaki boş ilaç kutularına bakıp pencerenin önüne geçti. Hep yapmak istediği şeyi yapıyordu sonunda. Kurtuluyordu. *Kendi kurgum. *21.11.21