---
Sarı, turuncu, kırmızı ve pembe renklerinden sonra laciverte bürünüyordu gökyüzü. Diğer taraftan hilal parlıyor, hiç bulut yoktu. Yıldızlar ortaya çıkıyordu yavaş yavaş, tüm mükemmelliğiyle.
Çimenlere oturmuş, bir şeyler çiziyordu Draco. Kafasını kaldırıp sağ tarafına döndü ve gülümsedi. Kalp atışları hızlandı yine. Normal olup olmadığını bilmiyordu ama bu iyi hissettiriyordu.
"Çok güzel çiziyorsun." dedi Bethany. "Diğer çizimlerine de bakabilir miyim?"
Bethany ailesinin yokluğuna alışıyordu yavaş yavaş. Arkadaşlarının ve Draco'nun desteğini hissetmek onu rahatlatıyordu. Haftalarca evinde kalmıştı ve Hogwarts'a gelmemişti.
Ailesinin ölümünden sonra aylar geçmişti ve geçen sürede ise Draco ile gerçekten iyi anlaştıklarını farketmişlerdi. Onu hiç yalnız bırakmamıştı. Hogwarts'ta değilken bike sürekli onu görmeye gitmiş, onunla fazlaca ilgilenmişti.
Harry'nin dostane uyarılarına rağmen, Bethany Draco ile arkadaş olmaya kararlıydı. İç dünyasında kötü biri değildi Draco. Sadece iyi bir arkadaşa ihtihacı vardı.
Draco çizim yaparak düşüncelerini rahatlatıyor, duygularını döküyordu. Çiziminin, önem verdiği biri tarafından güzel bulunuyor olması onu mutlu etmişti. Defterini Bethany'e uzattı. Bethany sayfalara tek tek bakıyor, küçük detaylarına kadar inceliyordu. Draco gerçekten... Mükemmel çiziyordu. Bir sayfada sarışın bir adam, sarışın bir kadın ve Draco vardı. Çok eskiden çizilmiş bir resim olmalıydı.
"Ailen mi?"
Draco başını salladı ve Bethany diğer sayfayı açtı. Yağmurun altında, bir şemsiyeyi paylaşan iki genç vardı. Yüzleri çok yakındı, öpüşmek üzerelerdi.
"Gerçekten mükemmel... Bir hikayesi var mı bu resmin?"
"Ah... Sanırım var. Fakat... Sadece hikaye. Gerçekleşmeyecek bir takım şeyler işte."
Bethany başını salladı. Gözlerini tekrar resme çevirdi. Diğer sayfayı çevirdiği zaman Draco alt dudağını dişledi ve gözlerini ayırmadan Bethany'nin tepkilerini izledi.
Karakalemdi ama kesinlikle iyi kullanılmıştı bu teknik. Şaşkınlığı her halinden belli oluyordu. Daha önce kimse onun portesini çizmemişti ve bu... Muhteşemdi.
"Nasıl buldun?" dedi Draco. İlk defa birinin portresini çizmişti, ondan habersiz. Ve şimdi vereceği her tepkiye hazırdı.
"Draco... Bu gerçekten muhteşem!"
Derin bir nefes verdi ve gülümsedi Draco. Beğenmesine sevinmişti. Ondan habersiz resmini çizdiği için kızsaydı, kesinlikle haklıydı. Ama kızmamış, aksine resmini muhteşem bulmuştu.
"Beğenmene sevindim," dedi Draco gülümseyerek.
Bethany gülümsedi ve o anda ikisinin de beklemediği bir şey oldu. Draco uzanıp, Bethany'le dudaklarını birleştirdi.
---
-Yedinci bölümün sonu. :)
Draco'nun Bethany'den hoşlandığını, önceki bölümler ve bu bölümde açıkça belirttiğimi düşünüyorum. "İlk adımı hep erkekler mi atacak" gibi yorumlar gelmeden önce yazayım dedim.
Benim bölüm atma aralıklarımı ele alırsak bu bölüm baya erken geldi. Ben de şaşırdım skdbakdb
Önceki bölümlerden hatırlar mısınız bilmiyorum ama Draco'nun Bethany'i çizmesini bir bölümün sonuna eklemiştim.
Olayları uzatmak pek benlik değil. Bu yüzden gerektiği kadar üstünde duracağım. Bu yüzden finali 15. veya 16. bölümde yapmayı planlıyorum.
Kitap bitince özel bölüm yazarım zaten ajdkajdksk
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐼 𝑙𝑜𝑣𝑒 𝑦𝑜𝑢 𝑓𝑜𝑟 𝑖𝑛𝑓𝑖𝑛𝑖𝑡𝑦 || 𝐷𝑟𝑎𝑐𝑜 𝑀𝑎𝑙𝑓𝑜𝑦
FanfictionBaşucundaki boş ilaç kutularına bakıp pencerenin önüne geçti. Hep yapmak istediği şeyi yapıyordu sonunda. Kurtuluyordu. *Kendi kurgum. *21.11.21