-"akane-san! uyan artık geç kalacaksın!"
-"tamaaam." oflayarak doğruldum ve bu aklıma nobara'yı getirdi. kalkıp giyindim, asui ile çıktık. arkadaşların yanına oturduk.
-"nasılsın megumi-san?"
-"iyiyim asui-san." megumi'nin garip tavrını anlamamıştım. ama asui'nin sadece onunla ilgilenmesi beni sinirlendirmişti.
-"maki yarın bizimkinin imza günü varmış."
-"hassiktir! ciddi misin?"
-"evet. ileride bir AVM varmış adını bilmiyorum. oradaymış."
-"bizimki derken? sizinki kim?" maki, megumi'nin sorusuna kahkaha atmıştı.
-"sevdiğimiz biri diyelim."
-"kimi seviyorsun?"
-"benimkini."
-"kızım dalga geçme. bir şey soruyorum şurada."
-"cevaplıyorum işte."
-"hadi söyle kim sevdiğin?"
-"ikimizde seviyoruz. neden akane'ye bu kadar odaklandın?" tekrar maki'nin alnından öpmek istedim.
-"o-onun cevabı ikinizide kapsayacak işte. n-ne kadar abarttın."
-"yaoi cosplay yapan bir oğlan." deyip kahkaha attım. megumi'ye döndüğümde bana, o gün nobara'ya baktığı gibi bakıyordu. kalbim deli gibi atıyordu.
-"gidelim canım."
-"tamam maki-sama."
-"puhahahahahaahah."
-"şey megumi-san... onlarla birlikte bizde AVM'ye gitsek, gezeriz ikimiz. hm?"
-"olur."
hiçbir zaman bana nobara'ya baktığı gibi bakmayacak.
•••••••••••••••••••••••••
-"lan orada orada!"
-"hassiktir çok yakışıklı!"
-"beni sik diye bağırıp kaçalım mı? belki harbiden siker."
-"puahahahahaha." maki ve ben deli gibi gülüyorduk.
-"megumi-san bizde artık gezelim mi?"
-"olur." sessizce konuşuyordu ama benim bir kulağım oradaydı. sonra megumi konuştu.
-"biz gidiyoruz kızlar."
-"tamam bay." maki ikisini de çöp yerine koyuyordu ve buna gülmüştüm.
-"güle güle megumi."
-"ve asui" diye devam ettim. bende kurtulamazlardı.
-"gel gidelim akane!" cosplay yapan adamın yanına gittik ve sarıldık. bir sürü saçma sapan fotoğraf çekildik ve bol bol güldük. çok kalabalık olmadığı için bizimle de ilgilenebiliyordu. aklım hâlâ megumi ve asui'deydi.
sinirle nefes verdim.
-"hey! sinirli güzellik! bana bu dansı lütfeder misin?" deyip elini uzattı. kahkaha atıp elini tuttum ve saçma sapan danslar etmeye başladık. tango yapmaya çalışırken ayağımı sikti. ama çok eğlenceli bir gündü.
uzun zamandır bu kadar gülmüyordum. mutlu olmayı neredeyse unutmuştum. anın tadını çıkardım, her zaman bu fırsata sahip olamıyordum. geçmiş ve gelecek zor günlerin inadına tekrar güldüm.
bunları düşünürken, megumi ve asui göründü. asui, megumi'nin omuzlarına tutunup, parmak ucunda yükseldi. daha sonra, megumi'nin yanağına bir öpücük kondurdu.