gözlerimi açtığımda çok yakındı. fazla yakın. yavaşça bakışlarımı etrafta gezdirdim. balkondaydık. onun Aralık bacaklarının arasında, sırtım göğsüne yaslı şekilde uzanıyorduk.
-"günaydın prenses." deyip hafifçe gülümsedi.
-"g-günaydın." alnıma bir buse kondurdu. birazdan bayılacaktım. rezil olmak istemiyordum.
-"hadi kahvaltı yapalım." belimden tutup doğrulttu. ayağa kalktık ve mutfağa geçtik.
-"ben yumurtayı kırayım, sende kahvaltılıkları koy." bana biraz daha emir ver. yönet beni.
-"tamam." buzdolabını açtım ve kahvaltılıkları masaya dizdim. o da yumurtayı hazırladı ve sofraya oturduk. bu evliler gibiydi ve mükemmel hissettiriyordu. ağzıma bir zeytin attım.
-"zeytin sever misin?"
-"severim."
-"ben nefret ederim."
-"lezzetli bence." neden bahsettiğini anlamamıştım. elini uzatıp yanağımdan makas aldı ve güldü. her hareketinin beni başka başka fantezilere götürdüğünü bilmiyordu.
-"gece ilerideki sahile gideceğiz çocuklarla. gel sende."
-"olur."
-"seni odanın önünden alırım 21:00 gibi."
-"aslında artık oraya girmek garip hissettiriyor. yani biliyorsun... iki arkadaşım da artık yok ve yataklarını görünce bir değişik oluyorum."
-"ben sana kıyafetlerini getireyim. odanı değiştirmeyi isteyelim. olur mu?"
-"iyi olur. teşekkür ederim." deyip güldüm.
-"bir şey bile yapmadım, neden teşekkür edip duruyorsun?" gözlerime bakıyorsun. tapılası tenin bana değiyor. başka bir şey istediğimi sanmıyorum. rüyada gibiyim.
-"alışkanlık olmuş."
-"doydun mu? nasıl olmuş?"
-"doydum. çok güzel olmuş."
-"oh iyi. gecikmeden gidelim hadi."
-"tamam."
••••••••••••••••••••••••
-"o saatte neredeydin?" sürekli benim odamda kalan kişiler ölünce herkes ister istemez benden şüphe ediyordu.
-"ben AVM'ye gitmiştim."
-"nasıl inanacağız?"
-"fotoğraflarım var... hemde sinema biletim." telefonu çıkarıp fotoğrafları gösterdim.
-"anladım. bu arada asui de intihar etmiş sanıyoruz."
-"üzüldüm. ışıklar içinde uyusun." çıkıp megumi'nin yanına gittim.
-"kıyafetlerini alıp odama koydum. gel giyin orada." yüzüm kızardı.
-"şey, tamam."
-"utanınca şirin oluyorsun." iyice kızaran yüzüm ve yerinden çıkacak gibi atan kalbimle odasına ilerledim. saat oldukça geç olmuştu. 'sensei bir sal artık!' dememe ramak kalmıştı.
içeri girdiğimizde ben banyoya gidip hemen giyindim ve çıktım. megumi kapıda bekliyordu. her şey o kadar hızlı gelişiyordu ki şaşırmaya bile zamanım kalmamıştı.
![](https://img.wattpad.com/cover/263784374-288-k262210.jpg)