Takım elbiseni düzelttin ve kapının yanındaki masaya bıraktığın evrakları aldın
"Anne,ben gidiyorum"
Annene haber verip evden ayrıldın. Bilmem kaçıncı iş görüşmene gidiyordun.İnşaat mühendisliğinden mezun olmuştun.Kötü bir bölüm değildi,ne de olsa mühendislikti.Ama işverenlerin teklif ettiği rakamlar o kadar komikti ki...Sanki üniversite değil ilkokul mezunuymuşsun gibi davranıyorlardı.Ama bu sefer içinde büyük bir umut vardı.Çünkü bu sefer dünya çapında faaliyet gösteren bir şirkete başvurmuş ve görüşmelere davet edilmiştin.
Kısa bir yürüyüş sonunda otobüs durağına gelmiştin bile.Aslında geleli de on dakika kadar olmuştu ama otobüs gelmek bilmiyordu.Oflayarak duraktaki sandalyelerden birine oturdun
"Pardon,35 numaralı otobüs neden gelmedi bir bilginiz var mı?"
"Ben de onu bekliyorum.Sanırım seferlerde bir aksaklık çıkmış. On-onbeş dakikaya gelir dediler."
"Anladım,teşekkürler"
Yanındaki teyzeye teşekkür edip saatini kontrol ettin.Eğer otobüs on dakikaya gelmezse geç kalacak, görüşmeyi kaçıracaktın.Öyle de oldu. Otobüs yirmi dakika sonra gelebilmişti.İndiğinde saati tekrar kontrol ettin.Görüşme saatine onbeş dakika kadar geç kalmıştın.Koşarak şirkete girdin ve danışmaya iş başvurusu için geldiğini söyledin
"Pardon,ben iş başvurusu için gelmiştim"
"İsim soyisim?"
"Y/N"
"Hemen bakıyorum Y/N hanım..."
Kadın bilgisayarı kurcalarken içinden lütfen bir şansım olsun diye dualar ediyor,dudaklarını ısırıyordun
"Maalesef,15 dakika gecikmişsiniz"
"E-evet..Ama otobüsüm gecikti.Kendi hatam değildi.Patron hala burda mı?"
"Burda ama kendisi başka bir iş görüşmesinde.."
"Onunla görüşmeme izin verebilir misiniz?Eminim durumumu anlayacaktır.Bana sadece on dakika tanısa yeter lütfen"
"Maalesef hanımefendi,bu tür durumlarda hoş görü göstermememiz konusunda kesin bir dille uyarıldık"
"Lütfe-"
"Hanımefendi,çıkıyor musunuz, yoksa güvenlik mi çağırayım?"
Kollarını yasladığın danışma kürsüsünden indirdin ve hayal kırıklığı ile çıkış kapısına yöneldin. Elinde CV ile kalakalmıştın. Şirketin kocaman bahçesinde bir köşe buldun ve çöküp oturdun. Bir süre öylece önünü izlerken gözlerinin dolduğunu fark ettin.Sonra aklına bu insanları bir daha görmeyeceğin gelince dolan gözlerin iç çeke çeke,hıçkırıkla dolu bir ağlamaya dönüştü.Yine de bu kocaman bahçede kimsenin umrunda değildin.
"Hey"
Kafanı kapattığın kollarından kaldırıp yukarıya doğru baktın.Önündeki genç adam sana peçete uzatıyordu.Peçeteyi aldın,gözlerini ve burnunu sildin
"Sen..adın Y/N olabilir mi?"
"Evet de..Sen?"
"Ah,tanımadın demek.Tobirama"
"Ortaokuldaki komşumuz?Hatırladım"
Vay be,giydiği boğazlı siyah kazak, ceket ve kumaş pantolon üçlüsü ne kadar da yakışmıştı ona.Daha geçen oyunlar oynadığınız küçük çocuk gitmiş,jilet gibi olağanüstü çekici bir adam gelivermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
anime karakterleri ile hayal et [one shot]
FanfictionY/N X Anime Karakterleri •• canım sıkıldı öylesine başladım genelde istek üzerine yazıyorum