Yoongi evinin kapısının önünde otururken sadece aklında tek bir soru vardı?
Bu o muydu?
Parıldayan Genarali o muydu? Gerçekten ilk aşkı mıydı o adam?
Hızla göz yaşlarını sildi ve ayağa kalktı.
İstemsizce kendi kendine konuşuyordu.
"Adları da uyuşuyor. Görünüşleri de. Ama general beni sevmiyordu. Hikayemiz kötü bitmişti belki de bu sefer..."
Bir iç çekti ve adımlarını durdurdu. Bir kaç saniye durduktan sonra ayakları tekrar hareketlendi.
"Hayır bu imkansız. Belki de sadece onun soyundan biridir. Bu hikaye bizim için çok uzun zaman önce bitti."
Ayakları onu parlayan genaral portresini sakladığı sandığa götürdü.
Sandığı açtı ve içinden rulo halinde katlanmış parşömeni çıkarttı.
Dikkatle parşömeni açtı ve generalin yüzüne baktı.
"General en başından beni kabul etseydin..."
Yine cümlesini tamamlayamadı.
"Sana benzeyen o adamı öldürmek istemiyorum general..."
Yoongi persomeni incelerken göz yaşları hâlâ dökülüyordu.
"Y-yapamam. Sizin bir çocuğunuz olmalı. Ülkenin geleceği söz konusu..."
Bu kelimeler o her aklına geldiğinde olduğu gibi yine zihninde yankılandı ve bu göz yaşlarının şiddetlenmesine neden oluyordu.
158 kelime
Merhaba 👋
Nasılsınız
Bölüm nasıldı?
Sonraki bölümde görüşürüz 👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Depend On You [Sope] ✓
FanfictionDikkat! Kalbi dayanmayacaklar okumasın. Mini hikaye (Bölümler kısa) Yoongi insanların enerjileini çekerek yaşayan bir canlıdır. Fakat herkesin değil sadece ruh eşinin enerjisini alabilir. Enerji olmadan yaşayamaz fakat böyle sevdiği insanları öldürm...