🌸bölüm 4; kaçamak bakışmalar🌸

899 52 58
                                    


Bölüm Şarkısı: Yüzyüzeyken Konuşuruz - Sen Varsın Diye

Keyifli okumalar...

🌸

"Kızım yürüsene, bak hala sallana sallana geliyor."

Abimin, arabasının içinden söylenmelerine karşı gözlerimi devirerek evin bahçesinden çıktım ve içinde bulunduğu Mercedes'in ön yolcu koltuğunu binmek için açtım.

"Ne yapıyorsun sen?"

Tam arabaya binecekken abimin bana attığı ters bakışlarla karşılaşınca kaşlarımı çattım. Neden herkes bugün aynı soruyu soruyordu?

"Arabaya biniyorum."

"Hadi canım, şaka yapıyorsun?"

Onun bu dalga geçen tavrına karşılık gözlerimi devirdim. "Yoo, ciddiyim."

"Arkaya geç," diye nefeslendi eğilerek açtığım kapıyı kapatırken. "Öne Yade binecek."

Oh, beyimizin sevgilisi binecek diye arka koltuklarda sürünen yine ben olacaktım. Alara kimdi ki zaten?

Arabanın içindeki abime ateş çıkaran gözlerimle baktıktan sonra sırf inadına kapattığı kapıyı tekrar açtım ve sertçe çarpıp arka koltuğa bindim.

"Lan," diyerek arkada oturan bana döndü abim. "O araba senden pahalı manyak mısın kızım ne çarpıyorsun, babanın malı mı?"

"Evet."

"Ne?"

Bunu beklemeyen abime zafer kazanmışçasına sırıttım. Arabasını üniversite son sınıftayken babam almıştı. Eh belki onu satıp üzerine de biraz daha ekleyerek daha iyi bir model almış olabilirdi ama yine de babamın malıydı.

"Üff iyi tamam be," dedim ona bunu açıklamak yerine. "Yemedik arabanı da, sevgilini de."

Abim de bu tartışmayı daha fazla devam ettirmek istemiyor olacak ki uzatmadı ve önüne dönüp arabayı çalıştırdı.

Birkaç dakika sonra Yade'de geldiğinde abim sahile doğru sürmeye başladı. Ben yanlarında olduğum için rahat olamasalar da abimin Yade'ye attığı kaçamak bakışlara şahit oluyordum.

Bize karşı aslan olan Altuğ Bey'in bu kızın yanında uysal bir kediye dönüşmesi de kaderin bir cilvesiydi sanırım.

Yade'nin de abime kayıp duran bakışları eşliğinde sahile geldiğimizde abim arabayı park etmeden yolun kenarında durdurdu.

"Alara sen geç," dedi bana dikiz aynasından 'bir sorun çıkartmadan in' der gibi bakan abim. "Biz arabayı park edip geliyoruz."

"Kaç kişi park edeceksiniz arabayı abi, zor olacaksa yoldan iki üç kişi daha çağırayım."

Dikiz aynasından bana ters ters bakarken Yade'nin yanakları kızarmaya başlamıştı bile.

"İn, Alara."

Abimin gereksiz bir sakinlikle söylediği sözlerin ardından kaşlarım şaşkınlıkla havaya kalktı. Ama daha fazla uzatmadan indim çünkü şuanki tavırlarım eve gidince bana yol, su ve elektrik olarak geri dönebilirdi.

Arabanın kapısını ardımdan kapattıktan sonra kol çantamın sapını tutarken gözlerimle Elizler'i aramaya başladım.

"Alara!"

MANOLYA MAHALLESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin