ride or die // minsung

3

İyi okumalar 💜

Açık kahverengi bluzunun yakasını düzelterek lavabodan çıktı.

Yine uzun bir gün Jisung'u bekliyordu.

Tıpkı bir tilkiyi andıran suratı ile sevimli iş arkadaşı Yang Jeongin dibinde bitti her zamanki gibi. Jisung arada soğuk yapsa da aslında onu sevimli buluyordu. Buradaki tek yakın arkadaşı olmuştu.

Lee Minho?

Siktir et Lee Minho'yu.

" Az önce Bay Lee sincap gelmedi mi bugün diye sordu. "

Anlamadığına dair bakışlar atarak sordu.

" Sincap? "

" Senden bahsediyor." diyerek güldü Jeongin.

Gözlerini devirdi. Ne boş adam ya.

" Ne yapacakmış beni? "

Omzunu silkti Jeongin. " Bilmem. Şu dava ile ilgilidir herhalde. Sahiden, o olay ne oldu? "

Jisung sırıttı. " Onu bir şekilde ikna ettim sanırım. Günlüğü inceleyeceğini söyledi."

Jeongin şaşkınlıkla Jisung'a baktı.
" Korkutucu bir manipüle yeteneğin var. Bay Lee inatçının tekidir normalde. "

" Teşekkürler. " diyerek gülümsedi.
" Neyse o zaman, gidiyim yanına. Öğlen burada mısın? "

" Hiç belli olmaz, niye? "

" Beraber bir şeyler yeriz diye düşündüm, çevreyi hala pek tanımıyorum. "

" Araşırız. " dedi Jeongin gülümseyerek ve uzaklaştı.

Jisung şu sıralar çok sık bakıştığı Bay Lee'nin kapısına gelip kapıyı tıklatarak içeri girdi.

Odada kimse yoktu. Tam geri dönecekken arkasından gelen Minho ile az kalsın çarpışıyordu.

Parfümünün kokusunu alacak kadar yakındı. Hızla geri çekildi.

" Ben sincap değilim."

Jisung masasına ilerleyen Minho'nun gizli gizli sırıttığını hissedebiliyordu.

" O zaman niye geldin? Sincabı sorduğumu hatırlıyorum. "

Gözlerini devirdi. Jisung bu adamı tokat manyağı yapmak istiyordu.

" Her neyse. Günlüğü incelediniz mi? "

Minho masasının çekmecesini açtı. Defteri çıkardı.

" Evet. "

Jisung öne doğru atıldı.

" Dediğim gibi, değil mi? "

Minho geriye yaslandı.

" Senin gibi hemen kanıya varamam. Chaeyoung ile görüşmeliyiz."

Görüşmeliyiz?

Biz?

" Şu an hala hastanede. Görüşeceksek kaldığı hastaneye gitmeliyiz. "

" Hazırlan o zaman, yarım saate çıkarız."
diyerek kravatını çözdü, tekrar bağladı. Kollarından parmaklarına kadar uzanan damarları şişti. Kravatına eğilmiş kafasını kaldırıp ona baktığında hala onu izlediğini fark eden Jisung hızla odadan çıktı.

Rezildi.

Çok geçmeden çantasını eline almış bir elinde kahvesiyle Minho'yu bekliyordu.