12

3.4K 551 377
                                    

İyi okumalar💜

" Bilemeyiz. " dedi Minho elini çekerek.

Jisung oturduğu koltukta dikleşti. Bir eliyle Minho'nun omzuna vurdu.

" Bilemeyeceğin bir şey için kendini bu kadar kasmamalısın. " dedi. " Herkes bir gün ölecek, o zaman tüm dünyadan kendini soyutla. Hatta bir fıçının içine tıka kendini. Olur mu hiç? "

Jisung sarhoşluğun etkisiyle normalden çok daha hızlı konuşuyordu.

" Ailen nerde? " dedi Minho. Jisung ani konu değişimini sorgulayamacak kadar sarhoştu.

" Ne ailesi? Neyin ailesi? "

" Senin ailen. "

Sarhoşluğun etkisi arttıkça konuşmak bir hayli zorlaşıyordu.

" Annem ve babam ecelleriyle öldüler, yaşları büyüktü. Kardeşimi biliyorsun. Onun dışında akrabalarımla bir yakınlığım yok. Arkadaşlarım var. Seninkiler? "

" Tek çocuğum. Annem ve babam başka bir şehirdeler. Üniversite zamanından beri ayrıyız ama arada görüşüyoruz. Onun dışında arkadaşlarım ve Soonie. Bak ben Soonie'yi ailemden saydım ama sen saymadın. Kötü sahip, kötü sahip! "

Minho gülüp duruyordu anlamsızca. Jisung yuvarlanan kelimelerle konuşuyordu.

" Mırmır bana kızmaz değil mi? " Jisung'un aniden gözleri dolmuştu.

Minho ağır hareketlerle Jisung'un koltuğuna geçmişti. Şimdi tek bir koltukta oturuyorlardı.

" Şaka yaptım, hemen ağlıyorsun sen de."

Bedenini Jisung'un üzerine bırakmıştı öylece. Jisung elinin altında kalan saçları çekiştirdi.

" Benimle uğraşma. "

Minho burnunu kedi gibi Jisung'un karnına sürtmüştü.

Jisung iç çekerek gökyüzüne çevirdi gözlerini. Yıldızlara bakıyorken hava hafif esintiliydi.

Bir süre daha orda hayatlarından konuştular. Kendi kendilerine oyun bile oynadılar.

" Sevgilin var mı? " diye sordu Minho.
" Bak bu sefer doğru soruyu sordum, cevap vermelisin. "

Bir eliyle Jisung'un gömleğinin kenarıyla oynuyordu.

" Yook. Niye olsun ki? Senin? " dedi Jisung.

" Benim de yok. "

" Ne güzel. "

" Güzel mi? "

" Evet. "

" Neyi güzel yalnız olmamın? "

" Ben güzel demedim ki. "

Jisung ve Minho'nun kafası iyice gitmişti. İkisinin de gözleri kapanıyordu.

" Biliyor musun? "dedi Jisung gözleri kapanırken. Minho'nun gözleri kapalıydı, hmladı. Hatta uyuyor bile olabilirdi.

" Ben hala beni öptüğün anı düşünüyorum."

Jeongin bir süredir başlarında dikiliyordu ikilinin, ikisine de seslenmişti. Asla onu duymayıp kendi aralarında konuşuyorlardı. Jisung'un son söylediğini de duymuştu Jeongin. Hem itirafı karşısında şaşırmış, hem de Minho'nun bu duyduğunu hatırlamaması için dua etmişti.

Jeongin bir süre daha onları kaldırmaya çalıştı. Yerinden gram kımıldamıyorlardı.

Saat de epey geç olmuştu ama aklına başka bir şey gelmemişti. Jisung'un telefonunu çıkardı cebinden. Minji'nin numarasını bulup aradı.

ride or die // minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin