İyi okumalar💜
Oy ve yorumlarınız benim için değerli^^
Jisung her saniye aklından çıkmayan adam yüzünden bu gece de fena bir haldeydi. Hem de onun evinde, ona bu kadar yakınken. Gözlerini kapattı, uyumaya çalışacaktı.
Minho odasına geçti. Işığı kapatıp yatağının ucuna oturdu. Kalbi Jisung'un yanındayken apayrı bir hal alıyordu. Her gün rüyalarına giren kişi bu sefer evindeydi.
Yüzünü pencereye doğru çevirdi, sokak ışığı yüzüne vuruyor, karanlık odayı hafifçe aydınlatıyordu.
Duyduğu kapı açılma sesi ile kafasını geri çevirdi. Ses koridordan gelmişti. Sonrasında birkaç adım sesi duydu. Kontrol etmek için ayağa kalktı. Odasının kapısı açılmıştı bu sefer de.
" Jisung? " diye kapının girişinden ona bakan Jisung'a baktı. Şortunu çıkarmıştı, üstünde sadece uzun hoodiesi vardı. Bacakları açıktaydı.
(Y/N: Burdan sonrası smut içermektedir.)
Jisung hızla Minho'ya doğru ilerleyip dudaklarına yapıştı. Ellerini Minho'nun yanaklarına koymuştu. Hızla öptüğü dudaklardan bir saniyeliğine ayrıldı.
" Artık dayanamıyorum. " dedi dudaklarına doğru. Tekrar asıldı o her gece aklını yoklayan dudaklara.
Minho ellerini Jisung' un beline koydu. Bir eli belini sıkarken diğeri sırtını okşuyordu.
Jisung Minho'nun emdiği üst dudağını bırakıp alta geçecek iken kontrolü Minho almıştı. Jisung'un dudaklarında dilini gezdirdi. Yanaklarında duran ellerini alıp göğsüne yerleştirdi.
Bir süre alt dudağında oyalandı, tadını ruhuna kazımak istiyormuşçasına emiyordu. Jisung'tan kazandığı mırıltılarla dilini daha derinlere ilerletti. Ağzının her bir noktasını gezdi. Bu biraz dejavu hissiyatı yaratmıştı. Ama çok değildi, çünkü o sıra endişe vardı. Şimdi ise şehvet.
Jisung Minho'nun göğsünde duran elleri ile onu hafifçe arkasında durduğu yatağa ittirdi. Minho bağımlısı olduğu dudaklardan yavaşça ayrılarak nefes nefese yatağın ucuna oturdu. Oda karanlıktı fakat çok değildi. Birbirlerini görebiliyorlardı. Minho oturduğu yatağında baştan aşağı Jisung'u süzdü. Nefes nefeseydi, dilini dudağının üzerinden geçirdi. Ellerinin üzerinde duruyordu, onu incelemeye devam etti. Gözlerinden şehvet akıyordu. Bunu ona yapmamalıydı, buraya gelip dudaklarına asılmamalıydı. Minho zaten, zaten çoktan hazırdı.
Ellerini geceliğinin düğmelerine götürüp çözmeye başladı. Ayakta dikilen Jisung gördüğü bu hareketle hızlıca üstünü çıkarıp geceliğin düğmelerini Minho'nun elinden aldı. Ağır ağır açmaya başladı.
Minho ise hala az önce gördüğü görüntünün etkisindeydi. Hızla üstünü çıkarıp düğmelerine asılan Jisung fazlasıyla zorlayıcıydı.
Jisung ağır ağır düğmelerini açarken Minho uzun zamandır dokunmayı hayal ettiği beyaz bacaklara koydu ellerini. Yavaş yavaş tenini okşuyordu. Bacakları arasında duran Jisung'un ağır hareketleri onu yeterince zorlamıştı. Onu önce kendi dizlerinin üzerine oturttu, sonra ise tam olarak kucağına çekti.
Jisung sonunda Minho'nun geceliğinden kurtulmuştu. Açığa çıkan tenini inceledi bir süreliğine. Ufak mırıltılar kaçırıyordu ağzından. Minho tekrardan dudaklarına asıldı, oradan aşağıya kaydı. Arada geri çekilerek Jisung'un onun için can atan harika bedenini süzüyordu.
Jisung izlenildiğinin hissiyatı ile gözlerini açtı. Kafasını geriye atarak Minho'nun kafasını eliyle boynuna ittirdi. Minho bu daveti memnuniyetle kabul etti. Boynunu önce diliyle ıslattı, birkaç öpücük bıraktı. Uzun bir süre boynunu emmekle oyalandı. Jisung bu sırada tek eliyle saçlarını çekiştiriyor, diğer eliyle Minho'nun omzunu ovuşturuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ride or die // minsung
Fiksi PenggemarLee Minho davayı çoktan kapatmıştı. Fakat departmana yeni gelen Han Jisung, davanın kapanmaması gerektiğini düşünüyordu.