CHROLLO'NUN AĞZINDAN:
İllumi:"Kendi kardeşimi tanıyamayacak kadar boş bakmıyorum."
-"Bana yalan söylediler derken neyden bahsediyordun?"
İllumi:"Ben doğduğumdan beri annem Zoldyck ailesinin başına geçecek kişiyi doğurmaya çalışıyor. Ben 5 yaşındayken bir gün evde büyük bir kavga çıktı. Babam bana bir kardeşimin olduğunu söylemişti ama annem bu durumdan memnun değildi. O zamanlar anlamamıştım ama annemi hiç hamileyken görmedim."
-"Başka bir kadından demek."
İllumi:"Evet. Bana hiçbir zaman kardeşimi göstermemişlerdi. Annemi de bir hafta boyunca hiç görmedim. Bir haftanın sonunda ortaya çıktığında bana kardeşimin öldüğünü söylediler."
-"O da aileden sayıldığı için öldüremediler değil mi?"
İllumi:"Evet. Bir sene sonra annem Milluki'yi doğurdu. Bana sürekli doğacak kardeşlerime göz kulak olmam gerektiğini söylediler. O zamandan sonra annem ve babamın arası açıldı."
Sigaramızı bitirmiştik. Sigaramın son nefesini de verirken gözlerimi İllumi'ye çevirdim.
-"Bu konuda ne yapmayı düşünüyorsun peki?"
İllumi:"Sen ailemle ne konuşmayı bekliyorsun bilmiyorum..."
Zaten büyük olan gözlerini iyice büyütmüştü.
İllumi:"Ama ben çok sinirliyim."
Gülümseyerek ayağa kalktım ve malikanenin girişine doğru yürümeye başladım. İllumi de arkamdan gelip bana yetişmişti. Ben de çok sinirliydim.
Kapıdan içeri girdiğimizde etrafımıza çalışanlar doluşmuştu. Dediklerini dinlemeyerek hissettiğim auralara doğru yürümeye başladım.
Büyük bir salondan içeri girdiğimde Kikyo, Silva ve Zeno oturmuş girmemizi bekliyordu.
İkili büyük koltuğa yayılarak oturdum ve İllumi'nin oturmasını beklemeye başladım. Yanıma oturacağını çok iyi biliyordum.
Kimse ağzını açmıyordu bu yüzden sessizliği bozmaya karar verdim.
-"Ben hiç kötü bir şey yapmadım demiyorum. Ama siz...gerçekten iğrenç insanlarsınız."
Silva:"Öyle olması gerekiyordu."
Neyden bahsettiğimi çok iyi biliyorlardı. Sesli gülmeye başlamıştım.
-"Öyle mi olması gerekiyordu?"
İllumi'nin kana susamışlığı iyice yayılıyordu.
Kikyo'nun duymaya tahammül edemediğim sesi bütün salonu kaplamıştı.
Kikyo:"İllumi ben her şeyi kardeşlerini korumak için-"
İllumi:"Kes sesini, Kikyo."
Kikyo derin bir nefes alarak konuşmasını kesmişti.
-"Yeni doğmuş kızını sokağın ortasına bırakırken ne düşünüyordun ki?"
Kikyo:"O benim kızım değildi."
-"Sen de öylece attın mı? Bu niye Kalluto'nun daha 12 yaşına girmeden takımıma katıldığını açıklıyor sanırım."
Silva:"Sınırını aşıyorsun Chrollo."
Sırıtarak Silva'nın yüzüne bakıyordum.
-"Eminim senden daha iyi babalık yapıyorumdur."
Onun da kana susamışlığı yayılıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PEN (Chrollo x Reader)
FanfictionÖrümceklerin lideri kafede tanıştığı bir kıza aşık oluyor. Chrollo takıntım sonucunda ortaya çıkan bir kitap. Ayrıca hisoillu kitabının da devamı sayılabilir. Önce onu okumanızı tavsiye ederim.