Biri sertçe kolumu kavradı. Gözleri nefret öfke ile dolmuş bana bakıyordu. Bu Mertten başkası değildi.
"Heyy " Dedim gülerek
"Napıyorsun sen burda"
"Ben ben napıyormuşum bilmem" Hala gülüyordum.
"Yürü"
"Hayır ya ben burda kalıcam hem sen benimle ne ilgilenceğine gidip onun yanında olsana sen"
"Kimin"
"Hahhh unutunmu yoksa içerideki kız seni bekliyordur git yanına ben burda kalıcam"
"Sana yürü dedim"
"Gitmicem yakalayamazsınki" Gülerek koşmaya başladım.
"Asya yakalarsam cezan kötü olur " Dinlemeden koşmaya devam ettik. Arkaba baktığımda bana doğru koşuyordu.
"Ben gitmicem " Dedim gülerek birden belimde hissetiğim güçlü kollar durmama neden oldu.
"Sözüme uymamanın cezası ağır olacak Asya"
"Yakalandım " Dedim sevinçle
"Çocuk gibisin yürü hadi"
"Hayır gitmiteceğim hem ben çocuk değilim" Beni omzuna atınca çırpınmaya başladım.
"Yaa bırak beni gitmicem sana diyorum indir beni"
"Bunu ağır ödeyeceksin " Dedi beni arabata bindirdi. Sahile sürdü. Sahile gelince temiz bir havayı içime çektim. Ahh burası onun gibi kokuyordu. Izmir gibi sahilde yürüneye başladık.
"Sana bu gün anlatacaktım aptal sarhoş olmuşsun"
"Neden o kızı öptün"
"Seni neden ilgilendiyor"
"Hiç iğrençsin"dedim. Yüzümü buruşturdum. Ileride sesler geliyordu. Yaklaştıkça müzik sesi olduğunu anladım. Galiba düğün vardı. Hemde sahilde bu çok güzel geçen yaz Deniz beni kuzenin düğününe götürmüştü. Acayip eğlenmiştim. Çok zevkli bir şey düğünde oynamak. Düğünün önünden geçiyorduk hangi aklıla Mertin kolundan tutup sürüklemeye başladım.
"Hey nereye gidiyorsun"
"Soru sorma yürü hadi" Oturan yaşlı teyzelere merhaba deyip Merti halaya soktum. Ilk başta zorlansakta Merte bende gülüyor halay çekiyorduk. Şarkı değişti bu sefer çifte telli oynadık. Yoruldumuz için bir yerde oturduk. Yanımıza gelin ve damat geldi.
"Biz düğüne katıldık ama bir mahsuru yoktur umarım"
"Yok ne mahsuru ilki geldiniz"
"Allah mesut etsin çok yakışıyorsunuz"
"Sizede kısmet etsin inşallah "Deyince Mertle bir bakışımız var ama sormayın gözüme geline takılan takıları görünce cüzdanımı çıkartıp para aldım. 200'lüğü geline taktım. Merte anlamışa benziyorki cüzdanında para çıkartıp damat'a takdı.Gelin olanın ismi Berkaymış kızın ismi ise Gizem onlar çok ısrar edince bizde piste çıkıp biraz daha oynamaya karar verdik. Şarkı olarak roman çaldı. Mert roman oynamayı bilmiyor herhalde sekizci sınıftan beri hep devlet okullarında okumuştum. Mecburen onlar gibi roman oynamayı öğrenmiştim. Izmirli olmakta bunu gerektirdi. Mert oynamaya başlayınca çok şaşırdım. Çok güzel oynuyordu. Ben onu bilmiyor sanmıştım. Birlikte resmen döktürmüş herkez daire olmuş bizi alkışlıyordu. Sonra Şarkıları çalan adamın sesi duyuldu.
"Gelin ve damatı ve çiftlerini sonkez dansa davet ediyorum" Herkez birden eşleşince bizde ortada kaldık. Gizem ve Berkayın itelemesi sayesinde Mert kollarını belime sardı. Kullağıma fısıldadı.
"Bunların cezsası ağır olacak biliyorsun değilmi"
"Hani karışmayacaktın bu gün bana"
"Evet ama o adamın yanında ne işin vardı"
"Hah sanane neyimsinki benim"
"Ben değil ama sen bana Esirsin"
"Boş laflar"
"Konuş konuşda cezan yükselsin bende bundan zevk alayım"
"Sadistmisin sen"
"Belki belkide senin sadistin belkide katilin"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESİRİM
Любовные романыMerhaba ben Eda wattpaddan bir çok hikaye okudum ve benimde aklıma bir fikir geldi ve yazmaya başladım Asya adında genel evde oturan ama masum ve suçsuz bir kızın hikayesi öyle bir hikaye olmasını istiyorum ki bağlı kalacağımız bir hikaye benim içi...