Çünkü o kişi Yaren'in annesi Canan Hanım'dı. Yaren'i Cevher'le evlendirmek istemesi gözünü karartmış , kendi kızını kaçırıcak kadar hırsa bürümüştü. Canan Hanım kızını babası aldıktan sonra toparlayamamış Cevher'in ailesinin desteğiyle kendine gelebilmişti. Düzelene kadar ailenin evinde kalmış zenginliğin sefasını sürmüştü. Düzeldikten sonra bunu kullanaral pis pis işlere bulaşmasıyla ailenin güvenini kaybederek evden ayrılmak zorunda kalmıştı. O günden beri zengin olmanın yollarını arayan Canan Hanım sonunda hayallerine adım adım yaklaşmaya başladı. Cevher'in ailesine tekrar girebilirse hayallerine ulaşması için büyük bir engel ortadan kalkıcak. Yaren gibi güzeller güzeli bir kızı olması ve Cevher'in de ona aşık olması da durumu kolaylaştırıyor fakat Karlos amacına ulaşması için önüne engel koyup duruyor. Bu nedenle Yaren'i kaçırdı ama Yaren'i degil evlenmeye hasta ziyaretine yurtdışına bile gitmeye ikna edememişti. Korumalar Canan Hanım'a mesaj konusunu iletince hemen hazırlanmıştı. Karlos'un gördüğü de Yaren'i o evden gitmeye ikna çabalarıydı. Yaren yeni havuzdan çıkmış piknisinin üzerindeki havlusuyla oturmuş sürekli başını sallıyor arada da bağırarak bir şeyler söylüyordu derken Karlos'u gördü. Karlos'un sus işaretinden dolayı tebessümle yetinerek banyoya girdi. Giderken annesi görmeden telefonunu aldığı için hemen Karlos'u aradı ve planları sonucu kaçmayı başardılar. Saatlerce kızı banyodan çıkmayan Canan Hanım endişelenerek banyoya gitti. Bulduğu şey sonucunda da şoka girdi. Kızı yerine yerde bir kağıt vardı. Kağıdın üzerinde de "Size Cevher'le mutluluklar biz daha çok eğlenicez. YAREN♡KARLOS" Deliye dönen Canan'ı korumaları ve hizmetçileri onu sakinleştirmeye çalışırken çığlıkların arasında Yaren ve Karlos gözden kayboldular.
Akşam herkesin olduğu bir yemekte Yaren'in bulunuşu kutlandı. Günler sonra yüzler ilk defa bugün gülebildi.
Üç gün sonra okulun açılacak olmasından dolayı son hazırlıklar yapıldı. Yoğun bir çalışma dönemine girilecek olmasından dolayı aşklar son kez doya doya yaşandı.
Karlos Yaren'ini Ağva'ya götürdü. Sandalla açıldılar. Konuşmaları , bakışları , dokunuşları günlerce ayrı kalmanın özlemini yansıtacak kadar hisli ve sıcak olan iki aşık saatlerce sessizlikten sonra yemekte yürüşmelerini yaptılar. Bunu bile o kadar özlemişlerdi ki... Bu sefer her zamankinden çok söz söylediler birbirlerine. Son söz Karlos'un du ;
K : Biz seninle pazara kadar değil mezara kadar sevdik. Ölüme gidelim dedin de matoz mu bitti dedik ? Yaren'im benim evlenir misin ?
Yaren gülerek kafasını çevirdiği taraftan şaşkınlıkla Karlos' a döndü. Elinde bir tektaş kutusuyla diz çökmüş karşısındaydı.
Y : Evet Karlitom benim. diye bağırdıktan sonra güçlü bir alkış koptu. Kıyıya yaklaştıklarını fark etmeyen ikilimiz bir grup insanın övgülerinin arasında kaldılar.
Ferdi biricik sevgilisinin oyunculuk hayallerini ve filmlere olan ilgisini bildiğinden ona yönelik çalışmalar yaptı. Sabah Derya'sını sadece ikisinin olduğu bir tiyatro sahnesine götürdü. Kendi filmlerini yapmayı önerdi. Diledikleri gibi giyinip süslendiler sonra da sahneye çıkıp önce bilindik hikayeleri , sonra içlerinden geldiği gibi oynamaya başladılar. Karakterden karaktere , kıyafetten kıyafete atlayıp durdular. Ardından diğer tiyatro oyunlarının provalarına gidip oyuncularıyla tanıştılar. Bu Derya için çok güzel bir deneyim oldu. Hava kararırken açık hava sinemasına gittiler. Ferdi burayı özel olarak o akşam için yaptırmıştı. Gecenin geç saatlerine kadar film izlediler. Son filmin sonunda "Derya'yam Benimle Evlenir Misin ? " yazan bir yer vardı. Lakin Derya bunu göremeyecek kadar uykunun kollarına teslim olmuş Ferdisinin omzunda huzurla dolu rüyalsr görüyordu. Ferdi süprizinin bozulmasına ne kadar üzülse de o anki anlar her şeyi unutmasına yardımcı oldu. Bir süre sevgilisini izledikten sonra onu eve götürdü.
Tilki Aylin'i sabah alışverişe götürdü. Ona istediği her şeyi aldıktan sonra kendi istediği elbise ve ayakkabıyı da aldı. Akşam yapıcağı süpriz için bunlar gerekliydi. Aylin'in yıldızlara olan merakını bildiği için akşamı tercih etti. Hava kararmaya başlayınca eve gidip üstlerini giydiler sonra da özel bir araca binip düğün yeri gibi süslenmiş bir alana gittiler. Gül yapraklarıyla dolu bir yoldan geçerek arkada fon müziği ,yerde uzanmak için yer olan bi alana gittiler. Tabii açık alan. Buradan yıldızlar çok net gözüküyordu. Aylin yıldızların büyüsüne kapıldığı için yanından ayrılan Tilki'yi farketmedi. Ta ki pastanın üstündeki maytabı fark edene kadar. Tilki elindeki pastayla Aylin'in yanına oturdu. Birlikte mumları söndürücekleri sırada bir yıldız kaydı ve ikisi de dilek tuttu. Ardından keyifle pastalarını yediler. Sonra uzanıp yıldızları seyrettiler. Sessizlikleri Tilki'nin dans teklifiyle bozuldu.
Ayaz Öykü'yü bütün gün gezdirdi. Sözlüsüyle ilk defa bu kadar rahattı. Evlenmelerine daha çok olduğunu biliyordu fakat yine de gelinlik ve damatlık da baktılar. Biricik aşkını gelinlikle görmek Ayaz da tuhaf hisler oluşturdu. Öykü'yü kaptığı gibi kalıcakları otele götürdü. İlk defa sevgili olarak beraber aynı oda da kalıcaklardı. Her yer gül yapraklarıyla doluydu. Yatakları birbirinden ayıran sehpanın üzerinde aşklarının sembolü vardı. Saat erken olduğu için şöminenin başına geçtiler. Gelecekleriyle ilgili hayallerinden söz etmeye başladılar.
Bu dört çift için de son geceydi. Sonra sıkı bir çalışma dönemine giriceklerdi. Okulda yaşayacaklarından habersiz aşk dolu gecelerinin tadını çıkarıyorlardı.