"Bir dakika Potter seni baloya mı davet etti? Ne oldu nasıl etti bir daha anlat."
"5 kere anlattım Will dinleseydin."
"Ama çok romantikmiş bazıları gibi öküz değil." dedi Maria Will'e bakarak
"Ya ne öküzlüğümü gördün."
"Sana mı dedim ben. Beni baloya davet eden çocuktan bahsetmiştim"
"Ha öyleyse. Ne! Seni baloya davet eden çocuk mu kimmiş o."
"Seni ilgilendirmez Cooper."
"Kim dedim sana Maria."dedi Will sinirlenmemeye çalışarak ama çene kasları o kadar gerilmişti ki kızdığı ortadaydı.
"Seni ilgilendirmez dedim."
Onlar kendi aralarında kavga ederken Sev Reg ve Lena konuşuyorlardı.
"Ee kabul edecek misin Le."
"Bilmiyorum Reg."
"Nasıl bilmiyorum kızım. Çocuk seni Lilly yerine davet etmiş."
"Ya bir şakaysa Reg kaldıramam biliyorsun."
"Aramız iyi değil mi? Abim benimle bir daha küsmek istemez böyle bir şey yapmazlar. Bence gerçekten seninle vakit geçirmek istiyor."
"Öyle mi dersin"
"Evet kabul..." Reg'in sözü kesildi
"Sana kim o dedim Maria beni delirtme."
"Kimse değil anladın mı kimse değil sadece beni kıskanmanı beni fark etmeni istedim. Çok yoruldum beni görmezden gelmene." dedi Maria ne zamandır tuttuğunu bilmediği göz yaşlarını serbest bırakarak.Will tam bir şey dicekken
"Tamam Mari hadi gel biz hava alalım."
İki kız ortak salondan çıkıp astronomi kulesine çıktılar.Maria'dan devam
Will kalbimi o kadar kırmıştı ki artık dayanamadım.
"Keşke ona söylemeseydim Le. Ya benimle bir daha konuşmazsa."
"Öyle bir şey olmayacak Mari ağlama artık. Belki o koca kafasına bir şeyler dank eder."
"Bilmiyorum sadece yıldızları izlesek olur mu?"
"Tamam Mari izleyelim."
Lena ile yıldızları izlemeye başladık ama benim aklımdan Will hiç çıkmıyordu. Kafayı yemek üzereydim bu zamana kadar yaşadıklarımızı düşündüğümde ağlamama engel olamıyordum. Ben de kendimi uykunun kollarına bıraktım.Will'den devam
Maria bana o sözleri söylediğinde onu ne kadar kırdığımı fark ettim. Yaptıklarıma bu kadar alınacağını düşünmemiştim.
"Aferin Will sana kıza senden hoşlanıyorum demek bu kadar mı zordu."
"Üzerime gelme Sev. Tamam biliyorum tam bir aptalım. Kendimi nasıl affettiricem."
"O biraz zor olacak gibi duruyor Will."
"Saol ya çok iyi moral verdin Reg." dedi Will.
"Hadi yatakhaneye çıkalım kızlar gelince bizi daha doğrusu Will'i görmesinler yoksa Le Will'i parçalar."
"Ya gerçekten çok yardımcı oldun Sev teşekkür ederim." dedi Will ve yatakhaneye çıktılar.Lena'dan devam
Mari'yi uyandırıp yatakhaneye götürdüm. Onu yatırıp yatağıma uzandım.
Beynimde James'in söyledikleri yankılanıyordu. Bu zamana kadar Lilly'yi sevip şimdi benimle ilgilenmesi hiç mantıklı gelmiyor. Kalbim ise ona inanmak istiyor.
Napıcam şimdi ben.
Beynimi mi dinlemeliyim yoksa kalbimi mi?
Böyle düşünüp dururken uyuyakaldığımı fark etmedim.James'den devam
Lena ile konuşmamızdan sonra olanları bizimkilere anlattım. Sirius "Çatalak tek parça gelmene sevindim ama kabul etmeyeceğini söylemiştim."dedi
Remus ise arkasından"Düşünücem demiş pati üzme Çatalağı." deyip beni teselli etti. Onları dinlemeyip kendimi yatağa bıraktım ve Lena'yı düşünmeye başladım.Üçüncü kişiden devam
James gözlerini açtığında saatin erken olduğunu fark etti. Uykusu kaçtığı için yatağından kalkıp ortak salona indi.
"Günaydın Potter."
"Günaydın Evans. Nasılsın."
"Kim bu kalbini çalan?"
"Anlamadım."
"Beni Lilly çiçeğimden Evans'a düşüren şanslı kişi kim?"
"Carter ama sana olan takıntım yüzünden hala senden hoşlandığımı düşünüyor ve bunu her seferinde yüzüme vuruyor."
James Carter deyince Lilly'nin yüzü düştü.
James bunu fark etti
"Lena ile aranızda ne geçti. Seni sevmeme bahaneleri bana saçma geldi. Sırf sen Snape'i savunmadın diye senden bu kadar nefret etmez."
"Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun."
"Çünkü onun kalbini gördüm.O böyle küçük nedenlerden dolayı kimseden nefret etmez."
"Biz Lenayla küçüklükten beri beraber büyüdük.Severus'u saymassak tek arkadaşı bendim .Sonra Hogwarts'a geldik.Ayrı binalara seçilmemiz zaten aramızı açmıştı.Birde onun Slytherin varisi olduğunu öğrenince korktum ve benimle bir daha konuşmamasını istedim.O da bu duruma çok kızdı ve benimle uğraşmaya başladı.O zamandan beri aramız hep böyle."
"Peki neden Snape ile konuşmayı bırakmadın."Lilly bakışlarını yere çevirdi.
"Dur yoksa sen...OHA!Sen Snape'den hoşlanıyorsun."
"Niye bağırıyorsun biri duyacak ."
"Merlin'in kirli donu sakin kalmalıyım.Peki neden biz Snape ile uğraşırken bir şey yapmadın."
"Çünkü Severus öyle istedi."
"Anladım"
"Benim kütüphaneye gitmem gerekiyor.Sonra görüşürüz Potter."Lilly kütüphaneye giderken Lena ile karşılaştı.
"Le"
"Ne var Evans."
"Ben.... özür dilerim. Ben eskileri özledim. Eski seni, eski beni, eski hatıralarımızı özledim Le lütfen böyle yapma."
"Ben bir şey yapmadım her şeyi sen yaptın."
"Biliyorum lütfen affet."
"Aklını başına getiren ne oldu."
Lilly James ile konuşmalarını anlattı.(Tabi Lena'dan hoşlandığı kısım haricinde hepsi. Lilly'den hoşlanmadığını söylediği kısmı baskı yapa yapa söyledi Lilly.)
"Potter'ın bile sana benden çok güvenmesi yüzüme tokat gibi çarptı ve sana haksızlık yaptığımı anladım."
"Bilmiyorum Evans biraz düşünmem lazım."
Lena kendi kendine "bu aralar neden bu kadar kararsızım istemiyorsam hayır diyebilirim. Gerçekten istemiyor muyum yoksa istiyor muyum? Ah beynim yanmak üzere." diye söylenmeye başladı.
"Peki Le-Carter. Sen nasıl istersen. Görüşürüz."
Lilly oradan uzaklaşıp kütüphaneye gitti. Lena ise bahçeye çıkıp Lilly'nin anlattıklarını düşündü onu affetmeli miydi yoksa affetmemeli miydi?
Bu düşünceleri bir yana bırakıp James'in Lilly'ye söylediklerini düşündü. Gerçekten Lena'nın güzel bir kalbi olduğunu mu düşünmüştü. Gülümsemeden edemedi. Gerçekten Evans'dan hoşlanmıyor muydu?
"Lena kendine gel kızım bu aşık haller ne böyle tamam aşık olabilirsin ama bunu herkesin bilmesine gerek yok." diye kendine telkinde bulundu Lena. Kendini toplayıp kahvaltı için ortak salona gitti.Kendi aralarında tartışan Slytherin büyücüleri bırakıyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Serpent Kraliçe (james potter)
FantasiNe aydınlığın ne de karanlığın yanında. Kendi yolunu seçmiş bir kız Serpent Kraliçe. Yüzyıllar önce Salazar Slytherin'in kararlarını gerçekleştirmek için kurulmuş bir grup "Serpentler". Serpentlerin ve Slytherin'in tek varisi Lena Lexa Carter.