LOS(V)ER ' taegyu

yes or yes?

Lucas: Selam dostum. Naber?

"Ah selam."

Lucas: Bugün.... Hmmm

Biraz elini raflarda gezdirdikten sonra bana bir video oyunu verdi.

Lucas: Şu sıralar bunu herkes kapış kapış alıyor.

Yüzümü ekşittim.

"Bu oyuna demode diyenler bile mi? Saçmalık. Ben arka raflara bakacağım. Ne varsa orada var."

Lucas: Öyledir.

Lucas'ın yanından geçip arka raflara yöneldim.
Tozluydu. Aklı olan buraya bir bakardı. Gerçekten en iyi video oyunları buradan çıkıyordu. Eskilerin en iyilerini bulabilirdiniz. Hmmm fazla nostaljik oldu.

Şansıma bir sürü şey vardı. Burayı taramam uzun sürecekti. Lucas ile yakınızdır. Sık bir müşterisi olduğumdan dolayı tabii. Benden 3 yaş büyük ama abi dememe gerek olmadığını söylediği için bro bro takılıyoruz.

Lucas: Yardım lazım mı?

"Yok ya... Da sen buraları hiç temizlemez misin?"

Lucas: Amaan. Al çık işte. Temizlesemde o veletler hayatlarında ilk defa video oyunu görmüş gibi saldırıyorlar.

"Ah... Peki."

O an pespembe kılıflı bir oyun gördüm.

"Bu ne be?"

"Sen böyle şeyler satarmıydın?"

Kahkaha atmaya başladığımda Lucas oyunu elimden kaptı.

Lucas: Bundan hala kurtulamadım. Oyunun şirketi istifa etmiş. Telif hakkı veya onun gibi bir şey de yok. İstiyorsan al ama alan herkes geri getirdi.

"Ya bunun nesini alıcam şuna bak."

O da gülünce masanın üstüne koyup güzel bir oyun aramaya devam ettim.

"Bugün piyasa boş sanırım. Elim boş gideceğim. Yazık oldu."

Tam gidecekken aklıma gelen şey ile duraksadım. O pembe oyun her ne kadar çocuk işi gibi görünse de +16 yaş işareti ilgimi çekmişti...

Yanlış şeyler düşünmeyin.

Demeye çalıştığım şey bir çocuk bunu oynayamaz. O zaman o nasıl bir oyundu?

Geri dönüp Lucas'a gösterdim.

"Alıyorum."

Lucas: Ne?? Ciddi misin? Pekii.

Lucas: 2 dolar.

"Ne? Niye bu kadar ucuz?"

Lucas: Yalan yok fiyatı gitgide düşüyordu. Çok geri getiren oldu. Boktan bir oyun olduğuna eminim. İstiyorsan al ama geri getirirsen kesinlikle çöpe atacağım. Fazlalık yapıyor.

"Göreceğiz. Hadi gideyim ben görüşürüz."

Taehyun'un evinde...

"Bir bakalımmm."

Bilgisayara takmadan önce kapağını iyice inceledim. Anime bilmem nesine benziyordu.

Niye yaş kısıtlaması vardı ki?

"Lan hentai bilmem nesi mi yoksa?"

Deneyip görecektik. Hemen bilgisayara taktım. Karşıma gözlerimi resmen kör edecek renk tonlarında bir intro çıktı. (Medya)

"Bu ne amk"

*My Superstar GyuGyu'ya hoşgeldiniz! Giriş yapmak için sağa, bir GyuGyu oluşturmak için sola tıklayın!*

Sola tıkladım ve bunun Angelina veya Tom gibi bir şey olduğunu hemen anladım. Ama ihtiyaçlarını yapmanız gerekmiyordu. Onu giydirip geliştirmek ile alakalıydı. Zaman öldürmek için ideal kısacası.

*Gizlilik politikası....*

"Bilmem ne, bilmem ne felan işte. Hepsi kabul."

Şimdi ise ekran tamamen gitmişti sanki. Bilgisayar çalışıyor mu diye baktım... Evet ışığı yanıyordu. Ama o renkli ekrandan geriye bir şey kalmamıştı.

"Ne bu yandere hentai mi amk?"

Ekranda ufak yazılar belirdi. Teker teker yükleniyordu ve zaman almıştı.

"Sonunda açıldı... Bir bakalımmm."

*Hoşgeldin. Ben GyuGyu. Beni oluşturduğun için teşekkürler MOA. Sahiplere seslenme şeklimiz böyledir. Beni kabul ediyor musun?*

*Evet/ Evet*

Bölüm sonu 💓 dayanamadım gene yaziyim dedim ayy ⭐