Sukira ile yaptığımız konuşmanın üzerinden yaklaşık bir hafta geçmişti ve biz hâla doğruluk köyünde kalıyorduk. Köy halkı bizi çok misafirperver ve cömert bir biçimde ağırlamıştı .Bundan memnun olduğumuzu her fırsatta söyleyip teşekkürlerimizi iletmeyide unutmuyorduk elbetteki lakin gülün dikenli tarafınıda unutmamak gerek , köyün adından da belli olduğu üzere sınırlara giren herkes doğru söylemeye mahkumdu hemde her konuda . Ee buda söylenmeyecek şeylerin bile söylenmesi gibi bir sorunsalı ortaya çıkarıyordu. Bu olay bizi her ne kadar zora soksada minnettarlığımızı gidermiyordu elbette.
Bu sabah da her sabah olduğu gibi günlük rutinlerimizi tamamlayıp ortak salon lakabını taktığımız yemek salonuna tam yol alacaktık ki karşımıza küçük bir sorun çıktı henüz kapıdan adımımı atacakken bulunduğumuz evin kapısının önünde bir kutu göründü. Askle ve ben meraklı gözlerle birbirimize baktık. Bunun üzerine Askle benden önce bir hamle yaptı ve kutuyu alıp içeriye taşıdı. Kutu tahtadan yapılmış olduğun için kolay açılabileceğini düşünüyordum. Asklede sanki dediklerimi duymuş gibi kilerden araç Gereç çantasını getirmemi istedi . Bende hemen kilere doğru yol aldım ve gerekli olan çantayı kaptığım gibi Askleye getirdim. Askle çantanın içini kısa bir süre kurcaladıktan sonra gerekli malzemeleri sonunda buldu ve kutuyu açmaya koyuldu . Ama kutu sandığımız kadar kolay açılmıyordu Askle her ne kadar zorlasada açamadı sonunda sinirlendi ve kutuya sert bir tekme attı fakat o an kutu sanki hiç zor açılmıyormuş gibi birden açılıverdi . İçindeyse bordo renkte bir örtü ve içinde de yuvarlağımsı bir cisim vardı . Askle hiç düşünmeden örtüyü kaldırdı ve o an gördüğümüz şey bizi hiçte memnun etmedi hatta dehşete düşürdü. Örtünün arkasında Sally nin kopmuş kafası vardı kopuk kafanın ağzındaysa rulo haline getirilmiş bir not . Fakat ben notu merak dahi edemedim çünkü o sırada öyle büyük bir çığlık atmakla meşguldüm ki sanırım çığlığım beni bile sağır edecek güçte çıkmıştı. Zaten saniyeler sonra ben çığlığıma devam ederken tüm köy evimizin etrafına toplanmış sayılırdı Askle atik bir hareketle tek eliyle ağzımı kapatırken diğer eliyle de bana sarılıyordu. Bu ilginç bir biçimde rahatlamama neden olmuştu . Sonunda kendimi bir nebze olsun iyi hissettiğimde beni bıraktı ve kapıyı açtı . Hemen kapının dibinde Sukira sorgulayıcı bir ifadeyle bize bakıyordu Askle gevelemeden olayı en minik ayrıntısına kadar anlattı. Sukira ise içeriye girip incelemek üzere sandığın ve kafanın olduğu yere eğildi ve iki parmağını kafanın kanlı kısmına sürüp parmaklarını ovuşturdu kısa süren bir düşünme seyansından sonra "kan hala sıcak bu da demek oluyor ki bu kafa kısa bir zaman dilimi içerisinde kesilip buraya gönderilmiş." Dedi ve kafanın ağzındaki notu bana uzattı "sanırım bu sana yazılmış küçük hanım ." Dedi . Şaşkın gözlerle notu elinden kaptığım gibi okumaya koyuldum 'sevgili Banshee bu ikazlarımızı ciddiye alıp teslim olman için son şansın yoksa tanıdığın hatta tanıyacağın herkesin kellesi avuçlarının içinde olur .'
Ben henüz üzerime yüklenen şaşkınlıktan kurtulamamışken Askle sorgulayan gözlerle bana bakıyordu sonunda dayanamayıp notu elimden aldı ve okumaya başladı . Ee tabi o da aynı tepkiyi verdi ama onunki daha kısa süreliydi . Bir kaç saniyenin ardından beni kolunumdan tuttuğu gibi kanepeye oturttu. Gözümün önündeki bir tutam saçı kulağımın arkasına ittikten sonra konuşmaya başladı "Morrí , beni duyuyor musun? Bak bu senin suçun değil tamam mı kendine gel hadi güzelim ." Bunları dedikten hemen sonra umutsuzca yüzüme baktı ve ardından ayağa kalkıp gitti bir süre sonra elinde bir bardak su ile yeniden belirdi ben suyu içmem için getirdiğini düşünürken o her zaman ki gibi beni yanılttı ve o koca bardak soğuk suyu suratıma döktü. İlginç belki ama bu beni kendime getirdi.
"Tamam küçük bayan şok kendine geldiğine göre artık hazırlanma vakti Sally için ise kendini suçlama ve üzme çünkü bunu her kim yaptıysa onu öldürtecekleri üzerine köy halkından yemin aldım hadi şimdi kıpırda bakalım."
"Hey , dur bir saniye nereye gidiyoruz ?"
"Artık yerimizi biliyorlar daha fazla burada kalmamız saçmalık olur değil mi ? "
"Ama ..." Cümlemi bitirememiştim çünkü araya bir bayan girip tüm eşyalarımızı kendinin toplayacağını bizim rahatsız olmamızı söyledi ve hızla kilere doğru yol aldı .10 dk sonra bayan yanında eşyalarımız ile belirdi ben daha teşekkür etmek için ağzımı açamamışken başka bir adam eşyaları bayandan alıp at arabamıza yüklemek üzere yola koyuldu . Aynı zaman zarfında Asklede beni at arabasına götürüyordu. Köy halkıyla son kez vedalaşıp yola koyulduk .Akşam saatlerine doğru mola vermek üzere boş bir arazide durduk ve orta boyda bir çadır kurduk atları besledikten sonra bizde bir şeyler yemek üzere erzaklarımıza bir göz attık. Erzaklarımız yenilenmiş ve fazlalaşmıştı sanırım o köylü hanımın marifetiydi bu . Yemeklerimizi yedikten sonra kendimizi çimenlerin üstüne atıp yıldızları izlemeye koyulduk . Bu defa sessizliği ilk bozan Askle oldu.
"Sence nasıl bir Banshee olabiliyorsun?"
"Bilmiyorum ama sanırım annemde kalma bir durum büyükbabam her zaman annemin böyle gariplikleri olduğundan bahseder dururdu."
"Büyükbaban yaşıyor mu? "
"Hayır geçen yıl öldü."
"Üzgünüm" konuda böylece son bulmuş oldu ikimizde uykuya daldık oysaki henüz bugün olanlar hakkında söylenmesi gereken çok şey varken .Arkadaşlar geç yazdığım için kusura bakmayın bazı teknik sorunlar çıktı umarım bölümü beğenirsiniz iyi okumalar . ^^