Bu sabahta "Hadi kızım ammada uykucusun bak okulun ilk gününden geç kalacaksın" diyen huzur verici annemin sesiyle uyandırıldım.Hemen kısa bir duş alıp okul formalarımı giydim.Hafif bir makyaj yapıp kahvaltı için mutfağa inerken Kardeşimle ( Helin ) yarış yaparak indik.Tabi her zaman ki gibi ben kazandım.Tam masaya oturacakken telefonum çalınca annemden izin alıp telefonuma baktım.Arayan babam'dı. Babam Amerika da ki işi gereğiyle yanımızda kalmıyordu.Aslında bizde Amerika'ya taşınacaktık ama annemin işi ve Helin'le benimde okulum nedeniyle Türkiyede kalmaya karar verdik.
Babamla konuştuktan sonra masaya oturup kahvaltımı yaparken annem bana :
-Mercan bu gün okuldan dönerken seni alamıyacağım önemli bi toplantım çıktı fakat istersen şöföre sölerim seni almaya gelir ne dersin ?
-Tamam anne sorun değil de zaten bende Duru'yla ( En yakın kız arkadaşım ) alışverişe gitmeyi planlıyorduk , bana biraz para bırakırsın dimi annişkooo.( Yine yavru köpek bakışı yaptım. Tabi annem yine kıyamayacaktı. )
-Peki çıkarken haber ver , bende cüzdanımı alıp gelirim fakat bir şartım var.
-Neymiş o şart ?
-Helin'i de yanınıza alın . Alında sen kendi arabanla git Mercan hem şöförde bana lazım okul çıkışında da Helin 'i alıp istediğiniz yere gidersiniz.
-Tamam Helin istiyosa gelsin. Helin :
-Tamam ben kıyafetimi yanıma alırım çıkışta üstümü değiştirir değiştirmez arar haber veririm abla.
-Senin o tamam diyen dillerini yerim aşkımm. Helin'le diğer kardeşlere göre baya da iyi anlaşıyoduk... Aramızda 1 buçuk yaş olduğu için bana abla demene gerek yok bitanem desemde saygısından her zaman abla der.Canım yaa çok seviyorum bu şapşalıı ^^
**********
Okula gelir gelmez sırada oturan Duru ' nun yanına koşarak sarıldım.Benim sarılmama karşılık vermeyince uyuduğunu farkettim tabi hiç durur muyum öperek uyandırmak yerine bir bardağın yarısı kadar suyu yüzüne döktüm.Çok hainim hahahhahha.Uyandığında bir ton laf işittim ama önemli değil çünkü biz hep birbirimize karşı anlayışlıydık.Sol taradına geçip boş sıraya çantamı bırakıp Duru'yla konuşmaya başladım.
-Çıkışta alışverişe gidiyoruz değil mi ?
-Tabikide
-Aaa Duru bide okul çıkışı Helin'i almaya gidicez annem Helin'i de götürmemi istedi.Haberin olsun aşkımm.
-Amaaan ne olucak hatta daha iyi Helin'le 1 haftadır görüşemiyoruz.Biz konuşmaya devam ederken Batu ve Okan geldi.Ben hemen boyunlarına atladım.Aramızda konuşmaya devam ederken sınıfa çok taş bir çocuk geldi anlaşılan yeniydi çünkü geçen sene hiç görmemiştim.Çocukla bakışırken Batu beni farkedip kime baktığımı anladı ve
-Heyy Mercan burda mısınnn ?
-Ha , anlamadım ?
-Hayırdır nereye bakıyosun öyle yiyecek gibi?
-Hiçç...
-Anlat hadiii.
-Yeni çocukla bakışıyoruz söledim oldu mu ?
-Evet oldu ama o gözlerini oyarsam bakmaya devam edemezsiz o yüzden şimdi bakmayı kes artık seni öyle tanımadığımız erkeklere kaptıracak gözümüz yok bizim... Okan'da hiç beklemeden
-Tamam yeter bakmayı kes artık bize bak biz daha yakışıklıyız hem , diyerek sırıtınca aramızda bi gülmeye başladık.Tabi hiç gülmemize eğlenmemize izin verirler mi ? tabiki de hayır...Öğretmen çat kapı gibi direk sınıfa daldı elinde telefon olanlar hemen çantasına ve ya sıra altına koyarken hoca lafa başladı.
-Evet çocuklaaar artık 11.sınıfsınız.Derslerinize karşı daha ilgili ve dikkatli olmalısınız.Her sene duyduğumuz klişe konuşması bitince bizi tanımak için sırayla tüm sınıfı kaldırıp sohbet etti bu arada yeni çocuğun adının Doruk olduğunu öğrendim , güzel isim hoşuma gitti dış göürünüşünede uyan bir adı vardı ...Hoca tam konuşmaya devam edecekken zil çalınca çantasını alıp sınıftan çıktı. Ben ve Duru mutluluk dansımızı yaparken Doruğun bize doğru geldiğini gördüğümde hemen durdum.Duru ne olduğunu anlamadı ama ben durunca oda durdu.Okan ve Batu 'yla konuşmaya başlayınca Duru'la ayağa kalkıp cam kenarına geçip konuşmaya başladık.derken ders zili çalınca yerimize geçmek için sıramıza doğru ilerledik.Hoca sınıfa girdiğinde ders işlemeye başladı evet evet yanlış duymadınız ilk gün ilk dersten ders işlemeye başladı tabi ben yine Duru'yla konuşarak eğleniyoduk.Bi ara espiri yapınca Duru kendini tutamayıp sesli gülünce hoca bizim konuşup dersi dinlemediğimizi farkedince :
-Eveeet Durucum o kadar konuşup eğlendiniz gelip bu soruyuda sen çözüp anlat bakalım.Duru hafif tırsarak gitsede oturduğum yerden ona kağıtla işlemleri gösterdim benim sayemde soruyu çözüp anlatınca hoca biraz mort olsada ağzından " Aferim , doğru çözdün yerine geçebilirsin " dedi. Duru soruyu çözünce benimde bu şekilde çözebileceğimi düşünüp kaldırmadı , en azından ben böyle tahmin ediyorum.. Duru yanıma gelince hafif bi kıkırdadık hoca hiç istifini bozmadan anlatmaya devam etti tabi bizde konuşmaya.
Okul çıkışı Helin'i almaya gitmek için arabama doğru yürüyorduk.Batu ve Okan :
-Biz biraz gezicez sonra görüşürüz , deyip yanımızdan ayrıldılar.Bizde Duru'yla arabaya binince müziğin sesini son ses açıp yola çıktık.Helin'in okuluna vardığımızda hemen arayıp geldiğimizi belirttim 5 dakika bile bekletmeden yanımıza geldi.
-Hoşgeldin aşkım hadi binde hemen gidelim.
-Hoşbuldukk . Duru abla nasılsın ?
-İyiyim tatlımm sen ?
-Bende iyiyim.
Alışveriş merkezine vardığımızda arabadan inip içeriye doğru ilerledik.Alışveriş merkezine girer girmez ilk mağazaya daldık , üçümüzde ayrı bi rafa saldırırken deneme kabinlerini istila ettik.Kasada sıraya girip beklemeye başladık sıra bize gelince kıyafetlerin parasını ödeyip mağazadan çıktık 1-2 saat gezdikten sonra üçümüzde yorulmuştuk Ben :
-Kızlar ben çok acıktım üst kata çıkalımda bi yemek yiyelim . İkiside bir ağızdan
-Bencede , deyip ilerlemeye başladık.
Yemeklerimizi alıp masaya doğru ilerlerken birine çarpıp sarsıldım , az daha yemeğimi yere düşürüyordum.
-Önüne baksana bee (!)
-Ben mi önüme bakmalıyım asıl sen önüne bakk , diye sinirlenip söylenirken çocuk yerden kalkıp bana bakınca gözlerime inanamadım . Uhaa bu o , bu Doruk 'tu özür dileyip bişeyi olup olmadığını sordum .O ise bana
-Bana bişey olmaz , diyerek yürümeye başladı .Ego yığını ne olcak...
Yemeğimiz bitince annemin aramasıyla cebimdeki telefonu çıkarıp aramayı cevapladım .
-Alo anne.
-Evet yanımda.
-Yok anne biz tokuz daha şimdi yedik.
-Tamam yarım saate geliriz zaten. Konuşma bitince Duru ben i dürtüp :
-Yaa Mercann neden yarım saat diyosun sinemaya girmeyecek miyizz ? Helin de başını aynen anlamında sallayınca bende :
-O zaman annemi ariyimde haber veriyiöm merak etmesin.
Sinema biletlerimizi alıp yerlerimize geçtik arkamda oturan çocuğun habere telefonuna mesaj geliyodu ve bu ses filme odaklanmamı engelliyordu.En sonunda dayanamayıp arkamı dönüp :
-Şu telefonun sesini kapatsan nasıl olur ? diye sordum ve o an yine bi şok yaşayıp dikkatle ona baktım olamazzz Yine mi Sennn ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yine Mi Sen ?
Teen Fiction17 Yaşındaki Mercan'ın başından gelip geçenler pekte göründüğü gibi değildir . Gizli olan bir kaç şey , sonradan oluşan bir kaç hastalık ve en çokta sonsuz Sevgi ve Aşk vardır hayatında . Her zaman mutlu olmasına rağmen bazen hayal kırıklığı bazende...
