Yazan:SeKaiLover
Wufan öpücükten sersemleyip gözlerini kapatmış gülümsüyorken Joonmyeon'un sırıtarak onu izlediğini bir süre sonra farketti. Utanmıştı ama hemen ardından sol kolunu kısa olanın beline sararak tutup onu içeri çekti ve kapıyı kapattı. Öylece koridorda durdular bir süre. Wufan, onun belinde olan elini hiç çekmedi. Bir yandan sağ eliyle de onun yumuşak yanağını okşuyor gözlerine bakıyordu.
Bir erkek ne zamandan beri bu kadar güzel olabiliyordu? Onu yanıltacak kadar güzeldi. Ama en önemlisi de, bir erkek olması bile umursanmayacak kadar harikaydı.
Wufan yavaşça ona yaklaşarak onun üst dudağını dudakları arasına aldığında, birbirine kenetli vücutları bir milim kıpırdamıyordu. Joonmyeon daha önce bir erkekle öpüşmemiş olabilirdi ama bunun en iyisi olduğuna adı kadar emindi çoktan.
Wufan onu kendine daha fazla bastırınca Joonmyeon çok fazla gerilmişti. Bunun nereye gittiğini hissedebiliyordu, uzun olanın yaptığı ateşli dokunuşlarından. Ona kendini bırakmayı ve dudaklarına odaklanmayı denediği bir kaç dakikadan sonra gerginliğini hala atamamıştı. İkisi içinde bir hayli yabancı olan bu durumdan Wufan gayet memnun görünüyordu. Kalbi ne kadar hızlı çarpıyor olsa bile.
Joonmyeon da tabiki onu istiyordu aslında ama bu kadar çabuk veya bu kadar çok tedirginken, değil. Yinede Wufan'ı durduracak gücü bulamıyordu kendinde. Gözlerini sımsıkı kapatmış dudakları hareketlerini yitirmişti. Wufan bunu farkedince geri çekildi.
Joonmyeon vücudundan ve dudaklarından ayrılan hoş sıcaklığı farkettiğinde tek gözünü açıp ona baktı. Wufan'ın hayal kırıklığı dolu olan yüzünü görünce diğer gözünü de açtı. "Ben...üzgünüm."
Başını eğerek yanak içlerini ısırmaya başladığı zaman Wufan bu harika görüntüye karşı koyamayarak eğildi ve onun yanağını öptü. "Sorun değil, tamam mı? Acelesi yok. Bunu anlıyorum, ikimiz içinde yeni bir şey çünkü. Ama yinede sana karşı koyamadığımı farkettim."
Doğru bu ikisi içinde farklı bir deneyim olacağı için aceleye getirmeye gerek yoktu. Ama Wufan'ın pantolonunun önündeki çadır bu durumu adeta bağırırcasına yalanlıyordu. Joonmyeon bunu farkettiğinde elmacık kemiklerine yayılan pembeliği engelleyemedi.
"P-peki, o ne olacak Wufan?" Joonmyeon üçüncü bir kişiden bahsediyor gibi konuşmuştu adeta. Wufan, onun gözleriyle işaret ettiği yere bakınca şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı.
Yutkunduktan sonra banyoyu göstererek konuştu. "Oh...Ben...ben bunu halledip geleceğim."
Tam ilerleyecekken Joonmyeon onun kolundan tutarak utangaç olsa bile aynı zamanda hevesli bakışlarıyla sordu. "İstersen, ben yardım edebilirim?"
"H-hayır! Bunu yapmak zorunda hissetme lütfen, senin suçun değil." Wufan hızlı çarpan kalbi yüzünden, aceleyle cevapladı onu. Reddetmek istememiş olmasına rağmen mecbur hissetmesini de kesinlikle istemiyordu.
"Zorundaymış gibi hissettiğim için değil. Sadece ben...ben artık sevgilin değil miyim? Öyle olduğumu umuyorum. Bunu yapmayı istediğim için." Joonmyeon çoktan öpüştükleri için kendisini onun sevgilisi saymaya başlamıştı bile. Haksızda sayılmazdı.
Bu Wufan'ın hoşuna gitse bile asıl odaklandığı şey başkaydı. Yutkunarak ona baktı. Joonmyeon'un kendisine dokunuyor oluşunu düşünmek bile onu daha fazla sertleştiriyordu şuan. Bir şey söylemeden ona baktı. Ne diyebileceğini düşünüyordu. Sanki bu durumda diyecek bir şey varmış gibi. 'yap o zaman.' mı diyecekti? Lanet ediyordu içinden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
|SUDDENLY|✓
FanficFazla zevk düşkünü biri olabilirdi Jongin. Ama bunun değişmeyeceği ne malumdu? Ya da belki hiç değişmezdi...