Merhaba herkese.Haftaya sınav haftam olduğundan yeni bölüm gelmeyebilir.
Votelarınızı esirgemeyin please ☺Okuyan herkese teşekkürleer :)
◆◆Dudaklarıma değen dudaklar bu anın gerçekçiliğini kanıtlıyordu.Nefesi yüzüme çarpıyordu.Tanrım!Ne zamandan beri bu anı bekliyordum ben? Dudakları yavaş yavaş benimkilere uyum sağlamaya başlamıştı bile.Geri çekildim.
"İlk karşılaştığımız andan beri..." Yeniden eğilip minik bir öpücük kondurdum. "Sana bakmaya doyamaz hale geldim." Tekrar öptüm."Bana ne yaptın Brenn?" Ve tekrar.Mavi gözleri şaşkınca bana bakıyordu.Şimdiye kadar hiçbir kızın bu kadar çekingen davrandığını görmemiştim.Beni daha önce öpmüştü fakat bu..tarif edilemezdi.
"Bunu y-yapmamalıyız." Dediğini duyduğum an gözlerim onunkilere odaklandı."Herşey için erken Harry,bunları ş-şu an yaşamamalıyız."
"Ne demek istiyorsun?" Diye sert bir tonla sorduğumda "G-Gayet açık" diyerek yanıtladı.Üzerinden kalkmamı fırsat bilerek hızlıca odadan dışarı çıktı.
Brenna
Kafamda dönüp dolaşan sorular,bugün ondan uzak kalmama neden olmuştu.Hızla eve girdim.
"Brenna,nerdesin sen?"
"Neden açmadın telefonunu?
"Cevap verecek misin?" Soruları önemsemeden dizlerimin üzerine çöktüm ve ellerimle yüzümü kapattım.
"Hayatım ne oldu sana?" Jade bana doğru eğildi ve ellerimi çekmemi sağladı.
"Ağlıyorsun sen.Ne oldu anlat Brenn." Perrie de bana doğru eğildi."Lanet o-olsun." Hıçkırıklara esir kalmıştım."O ,H-Harry ö-öptü beni." Dediğimde ikisi de gözlerini kocaman açtı."Nasıl,sen onunla mı birlikteydin?" Kafamı olumlu anlamda salladım."A-ama ben istemedim."
"Peki istemediysen,neden ağlıyorsun?" Bir an duraksadım.Gerçekten neden ağlıyordum?! Doğruldum. "Ben biraz dinlenmeliyim sanırım." Diyerek odama yöneldim.Yastığa kafamı koyduğum an gözyaşlarım iyice artmıştı.Kendime engel olamıyordum ve bu çok sinir bozucuydu.
Harry'nin Ağzından
O gittikten sonra sinirden odadaki eşyaları kırıp dökmeye başladım.Lanet olsun! Neden öptüm ki?!Küçük duruma düşmüştüm.
"Lux korkuyor,ne oldu sana Harold?" Louis yanıma gelip yatağın ucuna oturdu.Hızlı nefesler alıp veriyordum.Gözlerim tek noktaya odaklanırken konuşmaya başladım."Onu öptüm! Kendime hakim olamadım!" Dediğimde sesimin yükseldiğini farkettim.Oturduğum yerden kalkarak odanın içinde dönmeye başladım."Ama o reddetti!" Dediğimde Zayn de içeri girdi."Harry sakin olacak mısın?" Gözlerimi ona çevirdim."Hem kızı öpüyorsun,hem de sinirleniyorsun.Amacın ne senin?" Sınırlarımı zorluyordu.Dişlerimin arasından "Bana bağırma!" Dedim. "O sana kötülük yaptı zamanında.Şimdiyse sen zaman tanımadan onu öpüyorsun.Ne yani,bir de karşılık mı bekliyorsun?"
Kaşlarımı çatarak ona doğru adımladım."Zayn sus kötü olacak!"
"Hey çocuklar bir kendinize gelin." Louis'e aldırış etmeden öfkeli bakışlarıma devam ettim."Şimdiye kadar kızların sadece vücudunu sevdin Harry.Hadi inkar etsene.Brenna hoş kız.Becerdiğin an işin bitecek.Peki yüzüne nasıl bakacaksın ha? Hemen yanıbaşında! Sen kimseyle ciddi bir ilişki kuramazsın.Ondan uzak dur !"
"S-sen ne diyorsun lan!" Tam yumruk atacakken Louis'in tutması bir oldu.Daha fazla bu şeylere dayanamazdım.Hızlıca aşağı attım kendimi.İçerdekilerin soru dolu gözlerine aldırış etmeden bu lanet yerden uzaklaştım.
**
Beni her zaman rahatlatan yere geldim.Banka uzanıp gözlerimi kapattım.
"Sen kimseyle ciddi bir ilişki kuramazsın." Zayn'in sesi kulaklarımda yankılanıyordu.Siktir! Nerden demişti bu cümleyi.Bende isterdim normal bir ilişki kurmayı.Fakat tanıdığım hiçbir kız bunu haketmiyordu ve bende bağlanmamak için uzak duruyordum.Ama Brenna benim kullanacağım türden biri değildi,bunu bem de biliyordum.İlk defa biri yanımdayken heyecanlanıyordum ve bu onun farkıydı.Zayn'i dinleyip ondan uzak mı kalacaktım,yoksa bu farklılıkları yaşatan ilk kişi olması nedeniyle onu hayatıma mı sokacaktım? Daha doğrusu hissettiklerim doğru muydu?Beynim karmakarışıktı.Kısa süre sonra gözlerimi açmamı sağlayan yüzüme değen nefesti.Gözlerimi araladığım an gördüğüme inanamamıştım.Brenna. O şu an yanımdaydı ve daha garibi nefesi yüzümü süslüyordu.Uzandığım yerin yanında kalan boşluğa oturmuş,bana doğru eğilir pozisyondaydı ve gözlerinden yaşlar dökülüyordu.Neler oluyordu?
İyice bana eğilip dudağıma küçük bir öpücük kondurduğunda donup kaldım.
"-B-Brenna n-ne yapıyorsun." Dediğimde mavi gözlerini kapattı ve tekrar dudağıma bir öpücük bıraktı.İşte bahsettiğim bu duyguydu.!Farklıydı,kalbimdeki kıpırtıları hissediyordum.Yumuşak dolgun dudakları her değişinde vücudumun ürpermesi bir oluyordu.
"Suçlu hissettim Harry.S-sana karşılık vermeyince kendimi kötü hissettim."
Bu da neydi böyle? "Brenna yapma." Bu sefer ben doğruldum.Gözlerindeki kırıklığı görebiliyordum.Ne yapmam gerektiğine emin değildim.Onu görünce çok farklı oluyordum."Özür dilerim." Diye mırıldandı geri çekilerek.Elleriyle yüzünü kapattı. "Hayatımda kimseyle ciddi bir ilişki kuramadım.Korkuyorum." dediğim an bakışlarını bana çevirdi."Ama aşık olmak istiyorum.Aşkla hareket etmek istiyorum." Yüzü düştü. "Bunu galiba s-seninle yapmak istiyorum." Gözleri gözlerimle bir kere daha buluştu.Gözyaşlarını silerek,yüzünü avuçlarımın arasına aldım."Biz birbirimizi yeni tanıdık ama senin yanındayken hissettiklerimi daha önce kimsede hissetmedim.Gerçekten hissetmedim.Bana ne yapıyorsun hiçbir fikrim yok ama..galiba yanımda olmanı istiyorum.Ben konuşurken yüzünü kaçırman,sana yaklaştığımda atan kalbinin ritmi ve gözlerinin benim sana baktığımda değişen maviliği...Bunları görüyorum Brenn.Ama bana zaman tanı olur mu? Çünkü uzun zaman sonra bana bu duyguları hatırlatan tek kişi sensin.""B-ben neden yanına geldiğimi bile bilmiyorum.Ama kendimi g-gerçekten kötü hissettim Harry.Yanında olmak istiyorum.Nedenini bilmiyorum." Duyguları karışıktı belli olduğu gibi.O da benim gibi hissediyordu galiba.Onu kendime çekip,sarıldım.
"H-Harry b-ben..." Cümlesini tamamlaması için bekledim.Gözlerinden sadece yaşlar süzülüyordu. "Söyle güzelim." Mavileri benimkilerle buluşunca elini yüzüme götürdü."B-ben Z-zayn için y-yapmıştım." Hıçkırıp,devam etti."Hani b-bana demiştinya yine mi intikam almaya g-geldin diye." Kafasını eğdi,ağlamaya devam ediyordu. "Brenn." Diye seslendim ellerini tutarak. "Ö-öyle birşey hiç o-olmayacak,bana inan olur mu ? B-ben sana zarar gelmemesi için k-kendimi dahi feda ederim.Özür dilerim.Bana i-inan lütfen." O kadar masumdu ki...Yanağına öpücük kondurup kulağına mırıldandım."Sana inanıyorum Brenn.Artık bu konuyu açma.İkimize de zarar gelmeyecek."▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼
Eve geldiğimizde Zayn'i bulamadım.Lux gitmişti.
"Zayn nerede Niall?" Ses vermedi.
"Hangi halttaysa onu gebertmeyeceğim.Merak etme,sadece birşey anlatmam gerek." Dediğimde "Pekala,sen çıkınca o da gitti.Nerede olduğunu bilmiyorum." Saçımı karıştırdıktan sonra kapının sesi duyuldu.Açtığımda Zayn'in geldiğini gördüm."Konuşalım mı?" Dediğimde başıyla onayladı.Louis ve Liam evde yoktu.Niall ve Zayn mutfak masasına oturdular.
"Hiçbir zaman gerçek bir ilişkiye girmediğimin ben de farkındayım.Ama o bana farklı hissettiriyor."
"Harry seni kırmak istemiyorum..Fakat ya geçici bir hevesse?" Buna ben de karar veremiyordum.
"Bilmiyorum ama dayanamıyorum da.Lütfen beni anlayın.Az önce birlikteydik.Zaman istedim ondan." Dediğimde Niall ayaklandı.
"Hızlı gitme dedikçe iyice çığrından çıkıyor işler.""Ah lanet olsun." Diyerek sandalyeyi iterek yere düşürdüm.Neden beni anlamıyorlardı.Biri anlasa öbürü karşı çıkıyordu!
"Belki heves belki değil.Ama ben o kızı istiyorum.Şu an sadece onunla olmak istiyorum duydunuz mu beni! Heves ise eğer,o zaman da diğerleri gibi herşey biter.Kararlarımı sorgulamayı bırakın!"
İkisi de salona geçti.Onların suratını çekmeye hiç niyetim olmadığından kendimi yine dışarı attım.
*
Kafede bizimkilerle buluşmanın iyi fikir olacağını düşünerek Emma,Cara,Ash ve Elvin ile bir araya geldik.Ash ve Elvin sevgililerdi,şimdilik.Biraz sohbet ettikten sonra kalktım. Ash Amerika'ya döneceğinden son kez hep beraber olalım diye plan yapmışlar. 2 gün sonrası için bir davet aldım ve gidip gitmemek konusunda kararsızdım.Kolumu tutan bir el hissedince duraksadım.
"Cara? Birşey mi oldu?"
Dediğimde "Davete katıl olur mu? Birde ş-şey" sözünü tamamlamadan dudağıma öpücük kondurup çekildi. "Seni özledim."★★★★★★★★★★★★