Krem rengi atkıyı boynuna dolayıp bağladı Minho, şapkasını da takıp çantayı aldıktan sonra elini tutup odadan çıktılar. "Hocam.. taburcu işlemlerini hallettim ben, ne de olsa benim yüzümden hastanede kaldı. İzninizle biraz dolaşmak isterim..." "Han isterse olur tabii.. Ji, bu gece beni bekleme ameliyatım var, sen dinlen biter bitmez ben eve gelirim tamam mı? İyi eğlenceler."
...
"Buranın kahveleri ve pastaları çok güzel! Buraya girelim~" Elimi sıkıca tutup önden hızla girdi, kasanın önüne geldiğimizde parmaklarını birbirine kenetleyip pastalara hayranlıkla baktı. "Bir adet vişneli pasta, bir de yüzde elli sütlü filtre kahve.. sen ne istiyorsun?" "Sütsüz filtre kahve lütfen." Siparişleri alıp yürüyüş alanındaki parka oturduk. Pastayı büyük iştahla yerken yüzünün her yeri vişne yüzünden kıpkırmızı olmuştu. Kıştı ama hava ılıktı üşümüyorduk.
Yüzümü yaklaştırıp seslendim, döndüğünde dudaklarımız birleşti. Ayrıldığımda küçük gözleri sonuna kadar açılmıştı, dudakları daha da pembeleşti. "A.. aniden neden öptün ki? Ye.. yemek yiyordum ben-" Bir kez daha öptüm, gülümsediğini hissettiğimde atkısını yavaşça çekip kendime yaklaştırdım. "Seni seviyorum Han."
"Neden aniden böyle şeyler söyleyip yapıyorsun!? Kalbim hızlanıyor ve boğazım kuruyor. Ellerim de terliyor." "Ne yaptım ki?" Köpük kutuyu bırakıp atkısını düzeltti. "Az önce beni öptün-" Bir kez daha dudaklarına dokundum, sıcacıktı içimi ısıtıyordu. "Pastanı bitir de lunaparka gidelim~"
...
"O tavşanı istiyorum ben.. dur ya da şu kaplumbağa veya şey de olur sincap! Oyuncak dondurma mı? Ondan istiyorum vazgeçtim." Kalan tek atış hakkımla en uzakta duran ve vurması imkansız olan hedefe bakıyordum, söz konusu Han Jisung olursa önümde engel kalmazdı hepsini siler atardım. "İşte bu vurdun! İşte bu! Gördünüz mü o benim erkek arkadaşım, işte bu!" Büyük sincabı ve boyun yastığını eline alır almaz kucağıma atladı, gülerek konuştu.
"Teşekkür ederim Lee!" Sırasıyla atlı karınca, uçan hali, roller coaster, korku evi gibi tüm oyuncaklara bindikten sonra akşam etmiştik. Kapanışa bir saat kala dönme dolaba binmek için ısrar ettim. Tepeye yavaş yavaş çıkarkan bir o yana bir bu yana koşturup şehre bakıyordu. "Vay canına Namsan Kulesi ne kadar güzel duruyor! Aşıklar için mükemmel bir yer~"
En tepede durduğunda arkadan beline sarıldım, eldiven sayesinde sıcak olan ellerini tuttum. Yüzünü bana çevirip kollarını boynuma doladı öptü. "Aşağıda söylediğin şey.. gerçek miydi yoksa anın büyüsüne mi kapıldın?" "Beni benden iyi tanıdığın hâlde beden bunu soruyorsun Minho?"
"Sadece.. neyse, eğlendin mi?" Başını mutlulukla salladığında kaküllerini okşadım, o mutluysa bende mutluyum. "Gidelim." "Nereye gidelim?" Elimi tutup karşı tarafa uzattı. "Namsan Kulesi'ne, kilit asmaya. Yapamadığımız şeyi şimdi yapalım.. sevgilim."
Gece atıyorum ya fl0p kalıcak..
Üç beş yorum atın da sevineyim be canlarım
Bi foto için 918382738292 gün ama vermişim.. şaka gibi.
Bu arada hanın boynundaki atkı Minho adamının isteyip durduğu atkı.
Ve şu anda hem instagram için post çeviricem hem bölüm yazıcam hem fmv yapıcam..... lütfen.
İNSTAGRAMDAN TAKİP EDERSENİZ SİZİ YERİM. SKZ ŞİPLERİ İÇİN DE BİŞİLER YAPCAM ÇÜNKÜ.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
His Scarf Stayed On Gay MinSung ✔
Hayran KurguLeeKnowMinho: ATKIMI VER LAN PUŞT! Benim mükemmel atkım senin gibi bir gay için fazla pahalı.