🎠14🎠

85 9 5
                                    

Hiddetle ayağa kalktığında kolundan tutup çekmeye çalıştım, O çok güçlüydü. Ravi'ye vuracakken en sonunda önüne geçtim. "Hadi eve gidelim.. hadi Park." Sırt çantamı alıp Chanyeol'ü sırtından ittim. "Köpeğine sahip çıkarsan iyi edersin Baekhyunie~" Duyduğum şeyle yere çivilendim, çantayı eline verip gülümseyerek Ravi'nin yanına yürüdüm. Yakınlaşır yakınlaşmaz yüzüne yumruğumu indirip kravatımı düzelttim. "Bana laf edebilirsin, ama O'na asla. Önce kendi gözünün önündeki çöpe bak." Kolundan tutup otoparka kadar öyle yürüdüm. Hiç konuşmadan, yüzüne bile bakmadan yürüdüm. O da konuşmadı, bana ayak uydurdu.

Arabanın önüne gelince lastiği tekme atarken kravatımı çıkardım. Önüme geçip kollarımı sıkıca tuttu, çenesini omzuma yasladı. "Sakin ol.. sakin ol. O seviyesizce davrandı, böyle birşey yapmana gerek yoktu biliyorsun değil mi Byun?" "Kimse sevdiklerime dil uzatamaz anlıyor musun!? Özellikle sana, kimse sana laf edemez!" Tırnaklarım avuçiçlerimi acıtırken çenesi hâlâ omzumda, ellerimi tuttu.

"Gerek yok Baekhyun-ah.. endişelenme O'nun her zamanki hâli." "Az önce ben seni sakinleştiriyordum ama şimdi sen beni sakinleştiriyorsun." Gülümseyip yanağımı öptü, dudakları çok sıcak. "Biliyorum.. bu gayet normal, hadi eve gidelim bugün çok yoruldun."

...

"Yoora, uyuyor musunuz?" Kapıyı çarparak kapattığında elimden tutup salona getirdi beni. "Bakın size kimi getirdim!" "Çilek kokulu arşiv müdavimi mi? Ay iyiki geldiniz Yoora taze çilek alıp gelmişti~" Annesi içeri neşeyle girer girmez yanaklarımı sıkıp öpmeye başladı. "Aigoo ne kadar hoş ve tatlı bir çocuk bu~ Chanyeol'ümü evinde ağırladığın için teşekkür ederim Baekhyunie." Başımı eğip gülümsedim, annesine benziyor gibi çok neşeli duruyorlar.

"Sonunda Çilek Bey ile tanışma fırsatımız oldu.. Chanyeol sürekli ama sürekli senden bahsediyordu değil mi kardeşim?" Susması için noonaya vururken annesi araya girip ikisini ayırdı. "Normalde hiç kavga etmezler Baekhyun, iki kardeş geçinip-" "Küçükken beni kıskandığı için tokalarımı çaldı ve saçlarımı babamın traş makinesiyle kesti.. annemin de dediği gibi Baekhyun, ben ve kardeşim mükemmel anlaşırız." Anne ikisine de vurup koluma girdi, koltuğa oturduk.

"Sadece gece haberlerini izliyorum, gerçekten çok güzel konuşuyorsun ve sana hayranım Baekhyun." "Anne-" Eliyle susturup konuşmaya devam etti. "Sesin o kadar güzel ve pürüzsüz ki sevdiğim bir şarkının melodisi gibi geliyor ve sürekli dinlemek istiyorum." "Anne!"

"Ay bir dur Chanyeol, seni sürekli övüyorum biraz da Baekhyun'umu öveyim." Baekhyun'um? "Yalnız o benim Baekhyun'um, biz odama gidiyoruz ve çileklerin hepsini alıyorum.. ve Baekhyun bu gece bizde kalacak, benim odamda. Benimle. Benim. Odam. Misafir odası ya da salon değil. Benim odam." Koca kase çileği alıp odasına girdik.

Labmayı açtığında heryer peluşlarla doluydu; aslan, tavşan, kaplumbağa, fil.. ve geyik. Dolaptan birkaç kıyafet çıkarıp bana uzattı. "Bunları giyebilirsin, biraz büyük olacak ama sorun olmaz." Banyoda giyindikten sonra saçlarımı düzeltip kanamış ellerimi yıkadım. Çıktığımda yatakta oturuyordu, boş yere patpatladı. "Buraya gel, ellerini temizleyelim."

Bağdaş kurarak oturdum. Gözüne kaçan uzun kaküllerini yanlara ayırıp ellerimi uzattım, pamuk ve oksijenli suyla temizledikten sonra tentürdiyot sürdü. Biraz yansa da sıcak nefesiyle biraz olsun acısı geçmişti bile. "Neye şaşırıyorum biliyor musun.. 'Gerçek Baekhyun'a ve içindeki 'Deli Baekhyun'a." Ellerini ıslak mendille temizledikten sonra yanağıma koyup okşadı, otomatikman başımı yanağına yatırdım. "Neden ki? İkisi de benim sonuçta, ne varmış?"

" 'Gerçek Baekhyun' hiçbir zaman umudunu kaybetmeyen, yorgun düşse de elinden gelenin daha fazlasını yapıp herkesi mutlu görmek isteyen Baekhyun.. 'Deli Baekhyun' da.. sevdikleri için herşeyi göze alacak kadar deli, mesela nezarete atılmak." O bunu nereden biliyor?

"Geçen yıl beni gasp eden kişileri bulup tek tek dövmüşsün.. iki hafta ortalıkta yoktun ve bana Ning söyledi. Dolabına ve direne bırakılan çilekli şeylerin hepsini ben almıştım ve söylemek istemedim aramız bozuk-" Ellerimi yanaklarına koyup yüzünü kendime çektim. Uzun süre öyle kaldık, sıcak dudakları dudaklarımdayken hiçbirşey umrumda değildi.. çünkü aşıktım, ilk kez.

...

Gözlerimi açtığımda yanım boştu, yanan küçük masa lambasını kapatıp odadan çıktım. Mutfaktan gelen ışığa sessiz adımlarla yürürken konuşma seslerini duymamla durdum. "O'nun geleceğini düşünmek zorundasın, O'nun da bir ailesi var. Bu kadar başarılıyken birden ve aniden evlenmek biraz acele bir karar değil mi Chan?"

"Hiçbirşey umrumda değil tamam mı? O'nun hakkında konuşulanları bir tek ben biliyorum, ben duyuyorum. Ayağını kaydırmak için ne dolaplar çeviriyorlar haberin var mı noona? O'nunla evlendikten sonra istifamı verip tüm ömrümü ona adayacağım, çevrem ve babam umrumda değil ister beni evlatlıktan reddetsin ister yüzüme tükürüp küfretsin." Yine kararlı konuşuyor.. fazla kararlı ve büyük laflar ediyor.

"Zamanın sana ne getireceğini ya da götüreceğini bilemezsin Chanyeol. Bunu Baekhyun'a da anlatmalısın çünkü bilmeye hakkı var. Herşeyin üstesinden tek başına gelemezsin."

"Baekhyun yapıyorsa bende yapabilirim.. ve bu konuşulanlar aramızda kalacak, lütfen noona. Herşeyi halledip ona anlatacağım söz veriyorum."


Birşeyler var.. ve gerçekten var, kaos geliyor.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Amusement Park 🎠ChanBaek🎠 ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin