🎠7🎠

95 13 11
                                    

"İddiayı kaybettiğine göre istediğimiz herşeyi yapacaksınız!"

Küçük çocuk gibi koşarak herkesten önce içeri girdi, takım elbiseyle ve kalem eteklerle lunaparka gelen ilk insan onlardı, hepsi emindi buna.

"Lunaparka takım elbiseyle gelinir mi?"

"Ahjumma gelinlikle gelenlere neden laf etmiyorsun? Hadi sen biletleri ver, biz de eğlenmemize bakalım..." Ahjumma şaşkınlıkla bakıyordu, diğerleri de öyle.

Chanyeol Bakehyun'a odaklandı bir süre. Sehun'un yanında çocuk gibiydi, neşeli, mutlu ve saf. Ancak iş zamanında bambaşka bir yüze bürünüyordu, ikisi aynı kişi mi diye düşünüp duruyordu sürekli.

Junmyeon poşet uzatıp hepsine baktı. "Buradan seçin, çektiğiniz renkli toplardan iki tane var. Eşinizi belirlemiş olacaksınız." Eline gelen kırmızı topa baktıktan sonra gözlerini diğerlerine gezdirecekken daha en başta eşleşme bitmişti.

"Lanet olsun ben Park Chanyeol ile olmak istemiyorum! Oh Sehun bana topunu ver Kim Jongin ile olmak istiyorum! Lanet gelsin ben gidiyorum ya!" Junmyeon Baekhyun'u üzerine doğru itip Joohyun ile kol kola girdi.

"İtlik yapma, lunapark diye başımızın etini yedin ulan! Üç saat sonra burada buluşuyoruz dağılın hadi." Kolundan tutup büyük atlı karıncanın önüne getirdi Chanyeol. "Seç, ne istiyorsun.." Parmağıyl atlı karıncayı gösterdi. Durur durmaz pembe atın üstüne atladı.

Makine çalışmaya başladığında yüzündeki gülümseme daha da büyüdü, Chanyeol gizliden fotoğraf ve video çekmeye çalıştı.

...
O sırada Jaemin'i uçan halı için zorlayan Ningning ağlamaklı sesle konuştu. "Ne olur bir kerecik binsek? Ölür müsün arkadaşım ya?"

"Öldürsen de binmem o aptal şeye!" Ningning bileği bırakıp hediyelik eşya dükkanına girdi. Kristal kürelere bakarken arkasında duran Jaemin sessizce izliyordu kızıl saçlı kızı. "Biraz daha bakarsan yüzüm eskiyecek. Gel de birini seç hadi."

Büyük kürelere tek tek baktı, hepsi çok pahalıydı."Ama bunlar çok pahalı ve nasıl-" "Annemler için alacağım, endişelenme." Jaemin'in eline iki tane küreyi sıkıştırdı ve kasaya gönderdi. Ödemeyi yaptıktan sonra kafeye oturup kahve içtiler. Ningning biraz daha işi olduğunu ve Jaemin'e beklemesi gerektiğini söyledi. Güzel bir saat ve kıravatı hak ediyordu sevdiği, yanında durması karşılığında az olacaktı ama sorun değildi...

...

"Şimdi sıra bunda, son bileti de ben kullanıyorum ve buna biniyoruz." Chanyeol dönme dolabı gösterdiğinde Baekhyun geriye adım attı,yükseklik korkusu vardı. "O.. olmaz, binemem buna."

"Hadi ama çocuklaşma, alt tarafı dönme dolap!" Chanyeol kolundan tutup kabine bindirdi, karşılıklı oturdular. Yavaşça yükselmeye başladığında ceketinin eteklerini sıkıca kavradı, tırnaklarını geçirdi.

Nefes alması giderek zorlaşırken Chanyeol hemen yanına oturdu, en üstte durdular. Chanyeol ellerini tutup kitlenmiş parmakları açmaya çalıştı, nefesi giderek hızlanıyordu.

"Buradayım, bana bak Byun Baekhyun.. şimdi sakin ol ve derin nefes alıp ver tamam mı?" Parmakları ve vücudu hissettiği sıcaklıkla gevşerken gözleri açıldı. Chanyeol saçlarını nazikçe okşadı, kokusunu içine çekti.

"Endişelenme, ben buradayım tamam mı? Yanındayım, birşey olmayacak... Seni koruyacağım Byun Baekhyun." Gevşeyen bedeni kendinden ayırarak elini ensesine attı Chanyeol. Batan güneş yüzüne vuruyordu Baekhyun'un, ömründe gördüğü en güzel manzara buydu.

Yavaşça dudaklara yaklaştı, birleştirmeden önce içinde tuttuğu iki kelimeyi bıraktı. "Senden hoşlanıyorum..."

Hükümet çocuklarımı geri ver, memlekette bir sürü adam var neden çocuklarım, neden?

Bundan sonraki bölümlerde ruh halim sağdaki manyak kişi gibi olacak😁
Chan kadar ciddi olmaya çalıştım ama Baek gibiyim hala...
Biyoloji de sıktı birazcık yazıp atayım dedim

 Biyoloji de sıktı birazcık yazıp atayım dedim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Amusement Park 🎠ChanBaek🎠 ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin